Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       Türkiye'de devekuşu yetiştirmekten ilk söz edenler tiye alınmıştı. Lakin.. Devekuşu besiciliği kısa sürede ekonomik hayatımıza girdi. İşte bir gazetede gözümüze çarpan ilan: "Türkiye'nin yeni işi: Ege Devekuşu.. Büyük fırsat: Hemen teslim devekuşları.."
       Merakımızı celbediyor, telefon açıp soruyoruz:
     Â- DevekuÅŸlarınız kaça?
       - Yeni doğmuş "bir günlük" devekuşu 150 dolar. "Bir haftalık" olanlar 175 dolar, üç aylıklar 550, bir yaşındakiler 1400 dolar...
     Â- DevekuÅŸu etinin diÄŸer etlere oranla daha sıhhi olduÄŸu söylenir?
       - Kesinlikle öyle... Bir defa yağ oranı düşük... Devekuşundaki yağ oranı 2.74 gr / kilo iken bu oran tavukta 3.57 gr, sığırda 4.7 gr'dır... Kalorisi de düşük: 126 kilokalori.. Tavuk etinin kalorisi 165, sığırınki 166...
     Â- Peki, devekuÅŸu etinden tatmak isteyen vatandaÅŸ ÅŸu an nereye, hangi restoranta (veya markete) baÅŸvurabilir?
       - Devekuşu eti henüz marketlerde satışa sunulmadı. Yakın bir tarihte kesim tesislerinin faaliyete geçmesiyle herkes marketlerden devekuşu eti edinebilecek. Devekuşunun pazara girmesiyle et fiyatlarında da belli bir ucuzlama da olacak.
     Â- Bir de merak sorusu: Bir devekuÅŸu yumurtasından kaç kiÅŸiye omlet çıkar?
       - Bir tanesi 20 tavuk yumurtasına bedel.. Çift yumurtalı 10 porsiyon omlet çıkıyor bir devekuşu yumurtasından...

Plaket sözü...

       Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nin 35'inci kuruluş yılı törenle kutlandı; okulun kuruluşunda emeği geçenler ile eski hocalara teşekkür plaketleri verildi...
       Gazetemiz yazarlarından Metin Toker de plaket alanlar arasındaydı... Toker, 1960'ların başında Ankara Gazeteciler Cemiyeti Başkanı'yken fakültenin kurulabilmesi için UNESCO'dan para çıkarılmasını sağlamış, bir anlamda temele "ilk harcı" o koymuştu...
       Plaketini Prof. Oğuz Onaran'dan aldıktan sonra mikrofona geldi, bütün salonu kahkahalara boğan şu sözü verdi:
     Â- Bu plaketi deÄŸerli bir anı olarak ömrüm boyunca saklayacağım. Ve sizlere söz veriyorum, ben plaketimi asla denize atmayacağım!

Kedin...

       1. Kedi canı ne isterse yapar.
       2. Kedi sizin sözünüzü pek dinlemez.
       3. Kedinin ne yapacağı önceden kestirilemez
       4. Sizin yanlız olmak istediğiniz anlarda kedi oynamak ister
       5. Sizin oynamak istediğiniz anlarda kedi yanlız olmak ister.
       6. Kedi her miyavladığında ilgilenmenizi ister
       7. Kedinin ruh hali çok değişkendir.
       SONUÇ: Kediler yumuşacık tüylerin altına saklanmış kadınlardır.

Modunu söyle...

       Katıldığı bir törende sürekli olarak yanındaki Hollandalı bayan milletvekilinin bacaklarına baktığı iddia edilen Türk milletvekili için Star gazetesi "Serbest dikiz moduna geçti" diye yazmış; biz de sormuştuk:
       - Ne demek bu serbest dikiz modu?
     ÂRasin Etiman izah ediyor:
       - "Mod", farklı işlemler yapan bir aygıtın belli bir zaman dilimi içinde yaptığı işlemi tanımlamak için kullanılır. Mesela bazı tip telefonlar bir düğmeyle konuşma veya dinleme moduna geçer. Sizin sorduğunuz "mod" da, kahramanının belli bir süreçte yapmış olduğu işlemi, doğru veya yanlış tarif etmektedir.

Gurbet geyikleri

       Belçika'da yaşayan Erdinç Utku, "Akıntıya Yürek Çekmek" adlı kitabında gurbetçilerin dilinden düşmeyen cümleleri aktarıyor bizlere:
       - Yok bu sene Türkiye'ye kesin dönüş yapıyoruz. Lamı cimi yok. Bu sene kesin!
       - Buranın doktorlarında iş yok. Türkiye'dekiler uzman canım. Bizimkiler aletsiz edevatsız bi ellemeyle her bişeyi anlıyorlar.
       - Bunların karılarının hepsi orospu. Hepsi de kocalarını aldatıyo..
       - Yok abi bunların okullarda bişey öğrettiği yok. Bizim ortaokul mezunu bunların lise mezunundan daha çok şey biliyo..
       - Türkler olmasa aha bu Almanya batar. Almanya'yı biz ayakta tutuyoruz.
       - Doğru abi biz olmasak ortalığı bok götürür.
       - Türkiye'de bu kadar çok çalışsak bundan daha çok para kazanırız.
       - Dernek mernek işi boş.. Türklerle birlikte hiçbirşey yapılmaz.
       - Bu ikinci kuşak zibidilerde iş yok abi. Ben bizim oğlan gibi Almanca konuşabilseydim. Almanya'nın altını üstüne getirirdim.
       - Çok değil, her vatandaşımız Alman bankalarındaki hesabından 1000 DM çekse Alman ekonomisi batar.
       - Bunlarda insan sevgisi yok abi. İşleri güçleri köpek beslemek.
       - Bunların hepsi ırkçı...
       - Yok abi, bunların hiç biri ırkçı değil. Valla adamlar bize yine iyi davranıyo. Onlara yaptığımızı Türkiye'deki yabancılar bize yapsalar hepsini diridiri gömeriz... Avrupalılar yine insaflı valla..

Gabon'a kadar

       Masada G.Saray'ın dünya çapındaki popülaritesi konuşuluyordu. Koyu bir F.Bahçeli olan Tuğrul Erkin gülümseyerek söz aldı, konuya katkıda bulundu.
       Geçmişte İstanbul Belediyesi Genel Sekreterliğinden tanıdığımız, şimdilerde iş konseylerinde aktif çalışmalar yapan Tuğrul Bey, Gabon'un fahri konsolosluğunu üstlenmiş.. Gabon, Afrika kıyısında 1 milyon 200 bin nüfuslu küçük bir ülke. Ama petrol ürettiği için bölgede hatırı sayılan bir devlet... Gerisini Tuğrul Bey'den dinliyoruz:
       - Geçenlerde Devlet Bakanı Hasan Gemici'yle birlikte bu ülkeye ilk geziyi yaptık. Cumhurbaşkanının oğlu ve Savunma Bakanı Ali Bongo sürekli bizimleydi. Sürekli Galatasaray konuşuldu. Ali Bongo bize Hakan'ın İtalya'da şansının olup olmadığını sordu. Terim'in Fiorentina'da ne yapabileceğini konuştuk. Gördük ki adam Galatasaray'ı herhangi bir Galatasaraylı kadar yakından izliyor...
       Evet.. Galatasaray bir futbol takımı niteliğini aştı... Dünya çapında propaganda ve imaj aracımız oldu. Bu şansı kaybetmeyelim. Elimize geçen bu kolay zenginliği kısır tartışmaların orta malı yaparak heder etmeyelim.

     Â*Ä°nsanoÄŸlu hayatın sonsuz olmasını ister de pazar günü öğleden sonra yapacak iÅŸ bulamaz...
     ÂSusan Ertz



Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr