Hemen her gün yeni bir anket yayımlanıyor. Millet İttifakı yüzde şu kadar, Cumhur İttifakı yüzde bu kadar... Falanca partinin oyu düştü, filanca partinin oyu yükseldi...
Aynı akşam televizyonlarda tartışmalar, seçime yönelik geyik muhabbetleri izleniyor.
Peki, seçimden sonra ne olacak?
Bunu tartışana pek rastlamıyoruz.
Diyelim ki bugünün muhalefet partileri yarın seçimi kazandı.
Hangi sorunu, nasıl çözecekler?
Formülleri nedir?
Eğitim konusunda ne düşünüyorlar?
Tarımın geleceği konusunda ne tür projeleri var?
Şehircilik konusunda hangi farklı düşüncelere sahipler?
Bunlar konuşulsa hem halkın eğilimleri ve fikirleri gündeme yansır hem muhalefetin iktidar programı şekillenir hem seçmen hangi partiye oy vereceğine daha rahat karar verir.
Şimdilik adeta... Seçimin her sorunu çözeceği, oylamanın ertesi günü her şeyin mucizevi şekilde değişeceği sanılıyor!
AYAKTOPU
Ligler başladı. Futbol maçlarını izliyoruz. Aslında tümünü izleyemiyoruz çünkü sıkıyor. Arada bir diğer kanallardaki Avrupa amaçlarına atlıyoruz. O futbol bizim futbola benzemiyor. Daha doğrusu, bizim futbol futbola benzemiyor.
Oysa aylardır transfer haberleri okuyoruz ve dinliyoruz. Milyonlar havada uçuşuyor. Bir tek futbolcunun fiyatı 50 - 60 milyon liraya kadar yükseliyor. Ancak onca transfere rağmen oynanın futbol geçen yılki futboldan farklı değil. Paralar boşa harcanmış. Bu yıl da futbol diye kör döğüşü izleyeceğiz. Avrupa’da birkaç basamak daha geri gideceğiz.
Harcanan milyonlar ne oluyor derseniz? Onlar futbola gitmiyor anlaşılan. Gitse futbol gelişirdi. Onlar birileri arasında bölüşülüyor. Futbola yansımıyor. Benim böyle kuşkularım var.
Sizin farklı düşünceniz var mı?
DUVAR
Yunanistan, Türkiye sınırına çektiği yüksek duvarı 40 kilometreye uzattığını açıkladı. Ayrıca elektronik bir gözetleme sisteminin kurulduğunu bildirdi. Yetmedi... Ses bombası da kullanılacakmış. Ses bombası denilen şey kulakları sağır eden bir ses dalgası. Düğmesine basıldığında kitlelerin kaçmaktan başka çaresi kalmıyor. Yunanistan’ın bu önlemleri aslında AB’nin projesi. Bulgaristan da sınırımıza benzer bir duvar çekti.
NATO devletleri ABD’nin yanında Afganistan savaşına katıldılar. Demokrasi ve özgürlük götürmek bahanesiyle ülkeyi yaşanmaz hale getirdiler. Oradan kaçmaya mecbur bıraktıkları insanları da topraklarına almamak için böylesi duvarlar çekiyorlar sınırlara.
Lafa gelince insan haklarına çok saygılıdırlar. İnsana saygıları bu kadar...
HUKUK
28 Şubat davasında müebbet hapse mahkûm edilen 14 emekli general hapis cezalarını çekmeye başlarken muhalefet partilerinin sessizliği dikkati çekiyor. Avukat dostumuz diyor ki:
“Muhalefet 1997 yılındaki MGK kararlarını uygulayan komutanları darbe suçlusu görebilir. Ancak bu davanın 14 yıl sonra açılmış olması, 24 yıl sonra sonuçlanması, yargılamayı başlatanların, kanıtları getirenlerin, bilirkişilerin FETÖ’cü çıkması, Anayasa Mahkemesi kararının beklenmemesi, 80 yaş üstü kişilerin hapsedilmesi üzerinde hukuk adına söyleyecekleri bir söz yok mu?”
ÇELİŞKİ
Ankara, Taliban’ın iktidara gelmesine bakmaksızın Afganistan’la ilişki kurmak istiyor
O kadar ki bazı yetkililer Taliban iktidarında Kabil Havaalanı’nı işletmeye dahi talip oldular.
Ancak Taliban’ın buna razı olmayacağı anlaşılıyor
Sanıyoruz verilen sürede yani 1 Eylül’e kadar alanın yönetimini devredeceğiz. Ancak ortada bir başka çelişki daha var.
Hem Alman basını yazdı. Hem E. Büyükelçi Şükrü Elekdağ söyledi.
Afgan Hükümet Ordusu’na ait askerlerin bir bölümü, NATO girişimiyle Ankara’da eğitiliyor. Bu eğitim sürecekse ilişki nasıl kurulacak? Hem Taliban’a karşı
Afgan askeri eğitmek hem Taliban’la dost olmak mümkün mü?
NATO projeyi iptal etti mi?
Meraktayız...
