Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, 1999 yılı Basın Özgürlüğü Ödülü'ne Cumhuriyet Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Fikret İlkiz ile birlikte bizi, kurum olarak AP ajansını, yerel basın organı olarak Bartın gazetesini layık gördü.
Ciddiyetine inandığımız saygın bir kuruluş tarafından ödüllendirilmek bizi mutlu etti. Gururlandırdı. Ödülün kara kaşımıza değil yıllardır savunmaya çalıştığımız haktan, hukuktan, emekten yana bir çizgiye verildiğini düşünmek mutluluğumuzu arttırdı.
Adayları belirleyen Sayın Nail Güreli başkanlığındaki Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu ile seçimi gerçekleştiren Sayın Nezih Demirkent başkanlığındaki Seçici Kurul'a çok teşekkür ediyoruz.
Şahsımıza teslim edilen ödül, aslında bizim kadar yıllardır bu sütuna katkıda bulunan arkadaşlarımıza ve okurlarımıza da verilmiştir. Bizim yolumuzu çizen okurlarımızdır. Her birine yürekten teşekkür ediyoruz.
Ödülle ilgili olarak faks, telefon ve e - mail notu göndererek kutlayan dostlara aynı sıcak duyguları iletiyoruz.
Bize mutluluk verdiniz. Aynı zamanda daha çok sorumluluk da...
Bilgisayarın tuşlarına, yeniden, bu mutluluk ve bilinçle dokunuyoruz...
Hesabın incesi
- Enflasyon ne zaman tek rakama düşecek?
Doğrusu yanıtı zor bir soru... Eğer mutlaka bir yanıt vermek gerekirse... Ünlü yazar Refik Halit Karay'ın 1940'larda "Savaş ne zaman bitecek?" sorusuna verdiği yanıttan esinlenebiliriz... Bakın üstad nasıl bir hesapla yanıt vermiş soruya:
"Önce harbin başladığı tarihi yazacaksınız: 1939. Buna bir sene zammedeceksiniz, eder: 1940. İki tarihi toplayınız: 3879'u bulursunuz. Bunu ortadan bölünüz: 38/79. Evvela birinci kısmı, yani 3 ile 8'i cemediniz: 11. Sonra da 7 ile 9'u: 16. Şu son dört rakamda kaç bir var? 3 tane değil mi? İşte 1939'a bunu eklerseniz, 1942 çıkar, harp sonu o yıldır, yukarıki 11 rakamı, senenin ayını, 16 ise gününü gösterir."
"Enflasyon ne zaman düşecek?" sorusuna da böyle ince bir hesap sonucu yanıt bulunabilir. Kimse de itiraz edemez!..
Okuyan
- Bayram Meral orada, işçiler nerede?
Seçim meydanlarına 10 - 15 bin kişi toplayabilmek için Mahzun Kırmızıgül'ün arkasına saklanarak kürsüye çıkan Mesut Yılmaz'ın sağ kolu Yaşar Okuyan... Nedense hep işine geldiği gibi okuyor...
İsyan
- Şu yaşadığım ortamda ne heyecan var, ne macera var, ne kadın var, demiş, o yüzden evi terkediyorum. Sakın bana engel olmaya çalışmayın.
Babası kalkmış, kapıya doğru yürümüş... Delikanlı öfkeli:
- Bana engel olmayın dedim size!..
- Sana engel falan olmuyorum, demiş adam, ben de geliyorum!..
*Cihan Demirci’den LAFORİZMA
Telsim Türkiye ligi yakında başlıyor...
Çok yakında "Türkiye Cumhuriyeti" ibaresinin başında da bir firma ismi görürseniz sakın şaşırmayın!..
Vurguncu reformu
Arkadaşımız Ayşe Akkuş da "Peki" diyerek sorularını sıralıyor:
Dünyada bütçesinin yarısını rantiyeye faiz diye ödeyen başka ülke var mı?
Dünyada milletvekiline kıyak emeklilik tanıyan başka ülke var mı?
Dünyada emekçinin haklarını gaspetmeye "reform" adı takan başka ülke var mı?
Dünyada Çalışma Bakanı'nın çalışmayanın haklarını savunur duruma düştüğü başka bir ülke var mı?
Dünyada rantçının parasına yüzde 150 faiz verirken emekçinin biriken primini "sıfır" faizle parababalarına peşkeş çeken başka ülke var mı?
Dünyada mali milattan geri adım atan, vergi cezalarından geri adım atan, parababalarının devlete olan borçlarından geri adım atan ama emekçiyi ezen uygulamadan geri adım atmayan başka ülke var mı?
***
Sorun sorabildiğiniz kadar... Bu soruların hiçbirine cevap alamazsınız. Emlak Bankası batakçılara 400 milyon dolar kaptırmış... Bank Ekspres ile İnterbank'tan götürülen para 2 milyar dolar... Zeytinci Erol Bey'in devlete borcu 300 milyon dolarmış... Birkaç kişinin cebine 3 milyar dolar koymuş olan devlet sadece bu paraları tahsil etse durumu kurtaracak. Ne var ki bu paraları tahsil etmek bir yana, borçluları rahatlatacak kredi ve ödeme kolaylıkları sağlıyor. Zengin vergiden kurtarılırken iki günün biri "benzin zammı" adı altında fakir fukaranın sırtına yeni vergi bindiriliyor. Karaoğlan dişini sadece işçiye ve emekçiye gösteriyor.
Sağ iktidarlar ekonomiyi batırır. Faturayı sosyal demokratlara ödetirler.
CHP Murat Karayalçın öncülüğünde ağır bir bedel ödedi. Saf dışı oldu.
Türkiye bugün de "Demokratik sol"un intiharına sahne oluyor...
Ecevit inkıtaları oynarken... Olan halkın ve ülkenin yarınlarına oluyor...
Miras kolaylığı
- Hükümete teşekkür etmekten başka söyleyecek bir söz bulamıyorum, demiş...
Söyleyecek çok söz bulabilirdi oysa... Mesela:
- Üyelerimizin bundan böyle sigortasız işçi çalıştırmasını engellemek ve de ödemedikleri SSK primlerini ödemelerini sağlamak için çalışacağız, diyebilirdi... Ama neden desin? İsteyen yok ki...
Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr