ÂAlaattin Çakıcı'nın adamlarına telefonla talimat vererek Fransız KonsolosluÄŸu'nda görevli birisinin öldürülmesini istediÄŸi dün gazetelerde yer aldı. Habere göre Çakıcı bu talimatı Kartal Cezaevi'nden telefonla BayrampaÅŸa Cezaevi'ndeki bir adamına vermiÅŸ. Telefon dinlendiÄŸi için eylemin önüne geçilmiÅŸ. Gelelim bu iÅŸin anlayamadığımız tarafına...       İşe gidip gelirken BayrampaÅŸa Cezaevi'nin önünden geçiyoruz. Geçenlerde PaÅŸakapısı Cezaevi'nin önünden geçtik. Bir süre önce Kartal Cezaevi önünden geçmiÅŸtik. Her defasında aynı durum dikkatimizi çekti.       Bu cezaevlerine bir iki kilometre yaklaÅŸtığınızda cep telefonu üzerinde "Sadece 112" iÅŸareti okunuyor. Telefon hat vermiyor. Yani.. Bu cezaevlerinin çevresindeki alanlardan cep telefonuyla bir baÅŸka yeri aramak ve konuÅŸmak olanaksız. Ama cezaevinin içinden her yer aranılıp konuÅŸuluyor.       Böyle garabet de olursa ancak Türkiye'de olur.
YaÅŸam ikilemi
      Bir tarihte Hollanda'da fahiÅŸelik okulu açılmıştı... Amerikalı ünlü komedyen Jay Leno bu okul tartışılırken kimsenin aklına gelmeyen bir soru sormuÅŸtu:       - Acaba kızı bu okulda okuyan bir baba, çocuk sınıf geçti diye sevinmeli mi, üzülmeli mi?       Hayat insanın karşısına böyle ikilemleri sık sık çıkarır... Buyrun benzer bir ikileme:       - Acaba bankası fona devredilen bir iÅŸadamı banka batırdığı için baÅŸarısız mı sayılır? Yoksa bankanın paralarını cebine aktarıp faturayı vatandaÅŸa ödetmeyi becerdiÄŸi için baÅŸarılı mı?       Sorunun devamı:      Â- Bir iÅŸadamı banka batırdığı için üzülür mü? Paraları kurtarıp cebine attığı için sevinir mi?       Herhalde toplumun alacağı tavra baÄŸlı... Adam her gittiÄŸi yerde saygı görürse "Ä°yi ki soymuÅŸum bunları" diye düşünür... Yüzüne tükürür gibi bakılırsa belki hatırlar bir soyguncudan baÅŸka bir ÅŸey olmadığını... Ara sıra üzülür.
Neden yassah!
      Ankara'da Keçiören'in Kuyubaşı mahallesine güzel bir park açılmış.       Parkla ilgili gözlemini okurumuz Metin Koyuncu şöyle anlatıyor:       "Huzurlu bir ortam, bekçiler yerinde. Her 20 metrede bir torbalı çöp kutusu.       Fakat parkın giriÅŸinde kocaman bir afiÅŸ:      Â"Parkta Kabuklu YemiÅŸ Yemek Yasaktir!".       Amaç yeni ve güzel parkı temiz tutmaksa... Neden "Lütfen Çöp Kutularını Kullanınız" gibi bir afiÅŸ asılmıyor...       Neden bizim insanımıza birÅŸey yaptırmak için ille de yasak konuyor?
Ä°zindeler!
     ÂAtatürk'ün manevi kızı Ãœlkü Adatepe Cumhuriyet'in 77'inci yılında idareyi elinde tutanların Atatürk'e ne kadar benzediÄŸini kısaca anlatmış:      Â- Atatürk cumhurbaÅŸkanı olduÄŸu 15 yıla bunca yeniliÄŸi ve inkılabı sığdırdı. Åžimdiki yönetimler yıllardır türban sorununu çözemediler...       Eee, n'aapsınlar Hanımefendi, ABD sorun çözemeyenleri seviyor.
Hasarlı organ
      Trafik kazasında adamın muhtelif organları hasar görmüş. Cinsel organı da kullanılmaz hale gelmiÅŸ. Doktorlar baÅŸlamışlar hasar gören organları tek tek onarmaya. Bu arada hesap da çıkarıyorlar. Sıra gelmiÅŸ cinsel organa. Doktor maliyeti bildirmiÅŸ:       - EÄŸer küçük bir organ takarsak 10 bin, orta boy organ 20 bin, büyük boy organ 30 bin dolara malolur...       Adam: "Bir dakika karıma danışayım" diyerek telefona gitmiÅŸ. Biraz sonra geri dönmüş. Doktorlar merakta:       - Ne diyor karınız?      Â- En iyisi mutfağı tamir ettirelim, diyor...
Batık yavrular...
      Nur topu gibi iki çocuÄŸumuz daha oldu...       Devletin batık portföyüne iki öksüz yavru daha eklendi.       Yavruların birinin adı Eti diÄŸeri Kapital...       Vatandaşın önüne uzatılan fatura son olarak 10 milyar dolar...       10 milyar dolar Türk ekonomisini ve halkını abad ederdi...       Ne var ki sadece 9 banka patronu ile bir avuç sülüğü abad etti...       Kamuoyunun küçük bir tesellisi var.      ÂZekeriya Temizel ve Sadettin Tantan ikilisi bu iÅŸin üzerine gidiyor.       Yürekli davranıyorlar.       Acaba bir - iki namuslu adamın soluÄŸu "Devlet konuyla ilgileniyor" havası vermekten öte iÅŸe yarar mı?       Halkın 10 milyar dolarını devlet geri alabilir mi?       Biraz zor...       Düşünün ki o para hala adamların cebinde.       10 milyar doların onda biriyle Türkiye'de siyasetin ve bürokrasinin yarısını satın alırlar.      Â- Efendim ödeme planı yapılacak, paralar devlete ödenecek...       Hikaye...       Neden Gaziantep'de 20 milyon liralık fıstık çalan çocuklar için ödeme planı yapılmadı da her biri 7 yıl yatırıldı?       Ayrıca adam borcunu ödeme niyetinde olsa bankasına batık bayrağı çeker miydi?       Gayret yine dayıya kalıyor.. Yani halka...       Dün Sadettin Tantan yol gösterdi... Halk örgütlenir, diretirse parasını geri alır. Yoksa batakçılar bir kez daha kazanır...
     Â
Murat Demirel mahkemede bağırmış:       - Burası muz cumhuriyeti mi?       Elbette... Başka hangi meyve bu kadar kolay soyulur?
Ecevit'i savundu
      Gazeteciler geçen akÅŸam Aydın Boysan'la söyleÅŸirken söz bankalara geldi...       Bir gazeteci sordu:       - Bazı bankaların zorda olduÄŸu Hükümete bildirilmiÅŸ. Sayın Ecevit bu bankaların batacağını yeni mi öğrendi? Daha önceden bilmiyor muydu?      ÂAydın Boysan bu noktada Ecevit'i savundu:      Â- Evinde kaç oda olduÄŸunu bilmeyen adam bunları nereden bilsin?