Faydasız bir tartışma tekrar alevlendi. Ayasofya tekrar gündeme geldi.
TBMM’de 1991-2002 yılları arasında üç dönem Ankara milletvekili olarak görev yapan, bu yıllarda AGİT ve Avrupa Parlamenter Meclisi’nde üye ve başkan yardımcısı olarak yer alan Uluç Gürkan anlatıyor:
- Avrupa Parlamenter Meclisi başkanlığına bir gün yaklaşık 50 milletvekilinin imzaladığı bir önerge geldi. Başı Romanya ve Polonya delegeleri çekiyor ama altında hemen her ülkeden de imza bulunuyordu. Önergede Ayasofya’nın müze statüsünden çıkarılarak Hıristiyan dünyasına iadesi isteniyordu. Biz Türk grubu olarak yoğun diplomasi faaliyeti yürüttük. Ayasofya’nın kültürlerin ortak mirası niteliğine uygun olarak müze yapıldığını ve böylece tek bir dinin değil bütün insanlığın hizmetine sunulduğunu anlattık. Tartışmalar sonunda önergeyi etkisizleştirdik ve reddini sağladık. Bu sonuç fanatikleri durdurdu, Balkanlar ve Avrupa’da pek çok Osmanlı eserini yok olmaktan kurtardık. Ayasofya tartışması çok sakıncalı noktalara ilerleyebilir, aman dikkat!
Müezzinoğlu
Maliye eski bakanlarından Ziya Müezzinoğlu 101 yaşında hayattan ayrıldı.
1942 yılında Mülkiye’yi bitirmiş, aynı yıl Maliye Bakanlığında işe başlamış. Devletin bürokratik kademelerinde çalışmış, Almanya’da büyükelçi olarak bulunmuş, uzun yıllar CHP’de politika yapmış bir isim Müezzinoğlu.
Yaşamını ve meslek anılarını 2015 yılında Tarihçi Kitabevi tarafından yayınlanan “İki Türkiye” adlı kitapta topladı.
İki Türkiye dediği, laik kesim/dindar kesim ayrımıdır. Bu iki kesim arasındaki çatlağın son yıllarda “ben ve öteki” anlayışıyla büyütülmesi Müezzinoğlu’nu endişelendirmekteydi. Kitapta nasıl bir Türkiye özlediğini de anlatır. Okumanızı salık veririz.
NÂZIM
Büyük şairimiz Nâzım Hikmet bu yıl 3 Haziran’da ölümünün 57. yılında dijital etkinliklerle anıldı. Her yıl verilen “Nâzım Hikmet Dostluk Ödülü” bu yıl 100 yaşının eşiğindeki değerli yazarımız Hıfzı Topuz’a takdim edildi. Eleştirmen Hayati Asılyazıcı:
- “Hava Kurşun Gibi Ağır” adlı bu kitapta Nâzım Hikmet hakkında bilinen ve bilinmeyen gerçekler net bir üslupla anlatılmış. Nâzım’ı daha iyi tanımak ve yorumlamak isteyen okurlarıma bu kitabı salık veriyorum.
Asılyazıcı, Nazım’ın Moskova Novodevici mezarlığındaki anıt mezarını da anlatıyor bize.
“Sağında Gogol’ün, solunda Çehov’un mezarı vardı. Şairimizin mezarı bu iki dünyaca ünlü edebiyatçının mezarından daha görkemliydi” diyor...
YAŞ
Bir magazin sayfasında eski başbakan Tansu Çiller’in şık bir fotoğrafı, altında da şu satır gözümüze ilişti:
“70’ini geçmesine rağmen hâlâ genç, yaşını hiç belli etmiyor”
Aklımıza 1995 yılında Gazeteciler Cemiyeti kokteylinde karşılaşan Tansu Çiller ile Osman Bölükbaşı’nın arasındaki sohbet geldi.
Osman Bölükbaşı sohbetin bir yerinde demişti ki:
- Bir otomobili asfaltta sürerseniz bir yıl sorun çıkarmadan gider. Ama Arnavut kaldırımlarında kullanırsanız bir ayda teklemeye başlar. Ben 50 yıldır Arnavut kaldırımlarında yürüyorum.
- Arnavut kaldırımlarında yürümüş hali yok sizde.
- Senin ömrün asfaltta geçti tabii, ondan anlamazsın...
SİYASET
İngiliz devlet adamı Churchill’e sormuşlar:
- İyi bir siyasetçi nasıl olunur?
Cevap:
- Birincisi, bir ay veya bir yıl sonra ne olabileceğini görebilmeli.
- İkincisi, tahmininin neden tutmadığını halka inandırıcı şekilde anlatabilmeli.
KOVİD
Kovid-19 vaka sayısının yeniden artmaya başlaması üzerine belli belirsiz bir telaş baş gösterdi. Örneğin Karabük İl Hıfzıssıhha Kurulu karar almış. Maskesiz sokağa çıkanlara 3180 lira para cezası kesilecekmiş.
Maskenin bir standardını saptayamadık.
Örneğin, sabah vakti kimsenin olmadığı alanlarda spor yapanların maske takması gerekmez. Ama takıyorlar.
Mutlak takılması gereken kapalı alanlara ise maskesiz girmeye çalışan çok oluyor. Kesin kural koymalı. Kapalı alanlarda maske takmayan ya da buna izin verenlere yaptırım uygulanmalı. Erken ve abartılı iyimserlik havası vatandaşı (özellikle gençleri) gevşemeye sevk etti. Cıvataları sıkmalı. Yoksa yeniden yasaklı günlere döneceğiz...