11 Eylül’de İkiz Kuleler bombalandı
ABD, elinde tutarlı hiçbir kanıt olmadığı halde...
Bin Ladin ve El Kaide’yi suçlu ilan etti.
Terör yuvası diye Afganistan’a saldırdı.
Taliban’ı devirdi, ülkede 19 yıl taş üstünde taş bırakmadı.
19 yıl sonra Afganistan’ı yine Taliban’a teslim edip çekildi.
85 milyar dolarlık silahı Taliban’a hediye etti.
Şeriatçılara muazzam bir destek sağladı.
İkiz Kuleler’in yıkılması sonucu 3 bin kişi ölmüştü.
ABD’nin NATO takviyeli Afganistan macerası sırasında 150 bin kişi öldü.
Peşinden Irak, Libya, Suriye saldırıları geldi.
Ülkesini sömürtmeyen liderler vahşi diktatör, terörist, dünya barışı için tehlike, vs. gibi sıfatlarla yaftalanıyor, terörle mücadele adı altında hayatları bitiriliyor.
Batı’nın zengin ülkeleri ABD’nin peşinde bu saldırılardan pay alıyor.
ABD’nin peşindeki zayıf ülkeler ise saldırıya uğrayanlar gibi enkazın altında kalıyor.
Sorarsanız, ABD terörle mücadele ediyor.
Saldırdığı ülkelere demokrasi ve özgürlük götürüyor.
Aslında dünya kimin terörist olduğunu çok iyi biliyor
Ama korkudan sesini çıkaramıyor.
BAŞKAN
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, dikkat çeken bir açıklamada bulundu. Dedi ki:
“2018 ve 2019 yıllarında İstanbul’daki 15 okulun depreme dayanıksız olduğu tespit edilmiş ve yıkım kararı çıkmıştı. Devlet 15 okulun kamulaştırma bedelini ödeyemediği için o okullar aynen duruyor”.
Bu okullar hangileridir?
Yıkım kararı çıkmışsa belediye bunları neden boşaltıp yıkmamıştır?
Kamulaştırma bedeli deniyor. Okullar zaten Milli Eğitim’in değil mi? Ne kamulaştırması?
Bunları Canan Hanım’a sormak istedik. Geçen cuma günü bütün gün CHP İstanbul İl’i telefonla aradık. Kimse çıkmadı. İnternet sitesinde “Mesaj gönderin” diye bir bölüm var. Mesaj gönderip sorduk. Geri dönmediler. İnternet sitesindeki e-mail adresine sorularımızı yolladık. Cevap gelmedi. İl merkezinin telefonu nihayet salı günü açıldı. Özel kaleme Başkan’la görüşmek istediğimizi söyledik. Kalem, biz size döneriz, dedi, dönmediler. Geçenlerde bir dostumuz Beyaz Saray’a Joe Biden’a elektronik posta yoluyla soru sormuş. Cevap bir gün içinde gelmiş. CHP İl’den beş gündür cevap yok. ABD Başkanı’ndan bile daha meşgul olmalılar.
SALTUK
Saz sanatçısı Rahmi Saltuk dostumuz bir gazetede Bodrum Kalesi’nde ilk konseri Zeki Müren’in verdiği yolunda bir habere rastlamış.
- Hep hakkımı yiyorlar, yine yediler, dedi telefonda.
Neden derseniz...
Bodrum kalesinde ilk konseri Rahmi vermiş. Dedi ki:
- Sene 70’lerdi. Kız enstitüsünün düzenlediği defilede saz çalmamı istediler. Ancak o zaman kalede elektrik yoktu. Yandaki camiden elektrik hattı çekip tesisatı kurduk. İlk konseri öyle verdim. Zeki Müren Bodrum’a çok sonra geldi.
TARIK
Tarık Akan’ın ölümünün beşinci yılındayız. Tarık, sosyal duyarlığı en yüksek sanatçılardandı. Pek çok direnişin ön safında yer aldı. Nâzım Hikmet Vakfı’nın kuruluşunda birlikteydik. Vakfın yaşaması için çok çalıştı. Başarılı bir sanatçıydı. Pek çok ödül aldı. Birçok ömre bedel hayatı bir ömre sığdırdı. Yaşamına da 67 yaşında, bana göre isteyerek son verdi.
Çiçek Bar’ın müdavimiydi. Sigara yasağını dinlemez, orada da her gece paket paket sigara içerdi. Kanser teşhisine de kulak asmadı. Ölümünden sonra Çiçek Bar’daki garson arkadaşlara oraya en son ne zaman geldiğini sordum.
- Abi daha geçen hafta buradaydı, zaten buradan ağzında sigarasıyla çıktı, hastaneye yatmaya gitti, dediler.
Sinema tarihine adı özel ve özgün bir sanatçı olarak geçti. Ve soylu bir aydın olarak.
Anısı önünde saygıyla...
MOSKOVA
Rusya lideri Putin’in özel temsilcisi Georgiy Muradov’un “15 Temmuz gecesi Türk Cumhurbaşkanı’nın darbeden kurtarılmasına yardım ettik” sözlerini ilginç bulduğumuzu kaydetmiştik.
Emekli Büyükelçi Uğur Ergun, Rusya’nın Türkiye politikasını anlamamız için bir anısını naklediyor.
12 Eylül darbesinin ertesi günü bir askeri araç Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreteri İlter Türkmen ve yardımcıları Daryal Batıbay ile Uğur Ergun’u evlerinden alarak bakanlığa taşıyor. Bütün dünyaya onlar muhatap olacaktır. O günün ilk ziyaretçilerinden biri de Sovyetler Birliği Büyükelçisi’dir. Elçi, sürpriz şekilde, darbeyi anlayışla karşıladıklarını ifade ediyor:
- Sovyetler Birliği’nin Türkiye üzerindeki politikası değişmeyecektir, diyor.
Darbenin sola ve sosyalizme karşı yapıldığı açıktır.
Ancak Rusya’yı olayın ideolojik tarafı ilgilendirmemektedir.
Rusya ikili ilişkilerine ideolojiyi katmamaktadır.
SÖZ
Üçüncü sınıf toplumlar kendilerine ikinci sınıf yönetici seçerler.