Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

CHP lideri haklı çıktı.. Tezkereye ret oyu verirken ‘Bu tezkerenin hedefi IŞİD değil, Esad’ demişti..
Niyetlerinin başka olduğunu söylemişti..
Haklı çıktı..
Başbakan önceki akşam bu tezi doğruladı; ‘ABD Esad’ı da hedef alırsa kara harekâtına varız’ dedi..
Esad’ı da devirelim teklifi yaptı..
Esad’la savaşmak koşuluyla karadan Suriye’yi gireceğimizi söyledi..
Allah’tan, ABD anında reddetti.. Hedeflerinin sadece IŞİD olduğunu ilan etti..
*
Bir an için düşünelim.. Obama, Davutoğlu’nun teklifini kabul etseydi ne olurdu?
Tamam Suriye ordusunu da vuracağız, Esad’ı da hedef alacağız, siz yeter ki kara savaşını başlatın deseydi!..
Türk tankları..
Türk zırhlı araçları..
Türk askerleri Esad’ı devirmek için Şam’a doğru sefere mi çıkacaktı?
ABD uçakları, füzeleri belli hedefleri havadan vurup vurup gidecekti..
Sonrası..
Hem IŞİD’le, hem de Suriye ordusuyla mı savaşacaktık?
Soyunduğumuz role, yaptığımız teklife bakar mısınız?
*
Ne yani...
IŞİD militanlarına ‘Şöyle kenara çekilin, biz Şam’a gidiyoruz, bizim konvoyumuza sadırı düzenlemeyin, bizim askerlerimize ilişmeyin’ diye rica mı edecektik?
Yoksa.. Önce onları halledip sonra mı Suriye ordusuna yönelecektik?
Esad’ı devirmek için Suriye topraklarına kaç bin askerle girecektik?
Obama teklifimizi kabul etseydi kaç şehit verecektik?
Bütün bunlar hesaplanmıştır herhalde..
Başbakan, ‘ABD havadan vursun, biz karadan gireriz, yeter ki Esad gitsin’ dediğine göre demek ki Ankara’nın bi planı var..
O plan nedir?
Dilerim, iktidarın Esad takıntısı bizi maceraya sürüklemez.. Bataklığın ortasına atmaz..

Haberin Devamı

Ankara köşeye sıkıştı, çıkamıyor

İktidar içeriye hava atsa da gerçek şu; çuvalladı..
Suriye konusunda yaptığı hesap tutmadı..
Daha doğrusu, Şam’dan geri döndü.. Yanlış politikasının bedelini ödüyor..
Yabancı savaşçılar, sınırımızın dibine yerleşince, devlet kurduklarını ilan edince, Ankara çıkılmaz bir yola girmiş oldu..
Köşeye sıkıştı kaldı..
Bu sebeple, işi büyütmek istiyor.. Bu sebeple, cepheyi genişletmek derdinde.. Bu sebeple, Esad’ı da işin içine katmak istiyor..
*
Kobani’deki duruma bakalım.. Başbakan onlar bizim kardeşimiz diyor ama Kobani düştü düşecek halde..
Ankara ne yapıyor? Kardeşlerine nasıl yardım ediyor?
IŞİD yabancı savaşçılar topluluğu.. En azından yüzde 70’i, yüzde 80’i yabancı..
PYD ne?
Suriyeli Kürtlerin örgütü.. O toprakların sahibi..
IŞİD istila peşinde..
PYD topraklarını koruma derdinde..
IŞİD yok etmek için savaşıyor..
PYD yaşamak için.. Özgürlük için..
Soruyorum: Ankara kimin yanında durmalı?
PYD’ye silah vermedin, bari ağır silah yardımının geçişine izin ver..
Ver ki topraklarını kurtarsınlar..
O da yok..
Zaten Ankara’nın PYD-IŞİD savaşında düne kadar izlediği politika tam fiyasko..
Düzeltmeye çalışıyorlar ama olmuyor..
Gömleğin birinci düğmesini yanlış iliklediler.. Kobani IŞİD’in eline geçerse Ankara resmen havlu atacak..

Haberin Devamı

1 Mart’tan 2 Ekim’e zihniyet değişimi..

1 Mart tezkeresine karşı çıkanlar 2 Ekim tezkeresini sonuna kadar destekliyor..
2003 yılında K. Irak’a adım atmayalım diyenler..
‘Hiç olmazsa Kandil’e çıkalım, güvenlik alanımızı yaratalım’ diyenlere Iraklı çocuklar sömürüsü yaparak yanıt verenler..
2014 yılında, bırakın sınır ötesi temizliğini, Şam’a gitmek istiyor..
Başka bir ülkenin devlet başkanını devirmek için savaşmak niyetinde.. Kara harekâtı yapmak istiyor..
Madem duruşunuz buydu.. Fikriniz, zikriniz buydu..
2003 yılında Saddam’ın devirme savaşına niye katılmadınız?
Saddam’la Esad aynı değil mi?
İkisi de halkına zulüm eden diktatör..
*
Sorum şu.. 1 Mart’tan tezkeresinden 2 Ekim tezkeresine ne değişti?
İktidarın sıcaklığı mı?
İktidar olmanın büyüsü mü?
Ortadoğu’nun abisi olduğuna inanmanız mı?
Dünya liderine sahip olduğunuzu düşünmeniz mi?
Ne değişti?