Durumu anlatan en iyi ifade bu galiba!..
Herkes Suriye’nin çevresinde..
ABDorada, Rusya, Fransa, İngiltere, Almanya , İran, Lübnan’ın Hizbullah’ı..
Türkiye mecburen orada.. Sınırı nedeniyle orada..
O topraklarda kimler var..
Araplar var.. Sünni Araplar, Alevi Araplar..
Kürtler var..
Türkmenler var..
Kürtlerin de Türkmenlerin de Sünni olanı var, Alevi olanı var..
Bu ayrımı yapıyorum çünkü iç savaş kısa sürede mezhep savaşına dönüştü..
***
Savaşın ilk yıllarında şöyle bir durum vardı..
Cihatçı muhalif gruplarla ittifak yapan, Özgür Suriye Ordusu, Suriye Ordusu’yla çarpışıyordu..
ÖSO Esad’ı devirmek..
Esad da muhaliflerin kökünü kazımak istiyordu..
Kürtler gelişmeleri uzun süre izledi.. Savaşa buluşmadı..
***
Cihatçı gruplar güçlenip, IŞİD denen örgüt kurulunca işler değişti.. Binlerce yabancı savaşçı sahipsiz topraklara yerleşip terör devleti kurdu...
Vahametin anlaşılması biraz zaman aldı..Sonunda herkes oraya çöreklendi..
***
Gelelim dünya savaşı meselesine..
Savaşın postmodern haline!..
Görünürde bütün ülkelerIŞİD’le savaşıyor..
Görünürde bütün ülkelerterörle mücadele ediyor..
Evet, IŞİD’le mücadele ediyorlar ama aynı zamanda birbirleriyle de savaşıyorlar..
Savaşı farklı kılan boyut bu..
Bugüne kadar görmediğimiz hali bu..
***
Bir tarafta koalisyon güçleri var..
ABD, Türkiye, Fransa, İngiltere ve son olarak Almanya..
Karşı tarafta Rusya öncülüğünde, İran, Hizbullah ve tabii ki; Suriye ordusu.. Çin uzaklardan destek veriyor..
Rusya uçakları,IŞİD’in yanı sıra Esad’a alan açmak için Türkmenleri de vuruyor..
ÖSO’sunu da hedef alıyor..
IŞİD’e bomba yağdıran koalisyon güçleriyeri geldiğinde Suriye ordusunu da vuruyor..
Muhalifleri güçlendirmeye çalışıyor..
Kürtler kilit.. ABD de Rusya da silah yardımı yapıyor, ikisi de yanına çekmeye çalışıyor..
***
Durum şu..
Taraf ülkeler,birbirlerine kurşun sıkmadan, füze göndermeden, bomba atmadan, uçakları havada kapışmadan savaşıyor..
Karşı karşıya gelmeden kozlarını paylaşıyorlar..
Savaşın yeni hali bu olsa gerek..
Yanlış hesabın ağır faturası!
Suriye krizi patlak verdiğinde Ankara’nın aldığı tutum, izlediği politika yanlıştı..
Ankara yanlış hesap yaptı..
Faturasını ödemeye başladık..
Gerçi dönemin Dışişleri Bakanı, bugünün Başbakan’ı efsaneyazdıklarını söylüyor ama durum öyle değil..
Yanlış olan şuydu.. Ankara, Suriye’den göçü teşvik etti.. Sınırlarını ardına kadar açtı.. Gelene gidene bakmadı.. Daha ilk kafile gelmeden göçmen kampları kurdu, Şam’da cuma namazı kılmakgibi iddialı sözler söyledi..
***
Ankara, Esad’ın kısa sürede (dönemin Dışişleri Bakanı, eli kulağında, Esad gitti gidiyor demişti) devrileceğini düşünüyordu.. Hele göç olursa bu iş tamamdı..
50 bin, 100 bin kişi sınırdan geçse Şam yönetimi çöker, Esad koltuğunu bırakmak zorunda kalırdı..
***
Uzatmayalım.. Olmadı.. Ankara’nın planı tutmadı..2.5 milyona yakın Suriyeli geldi.. Onların boşalttığı topraklara IŞİD militanları yerleşti.. Şimdi sınırımızı duvarla örüyoruz..
Efsane duvar oldu anlayacağınız!.
***
2.5 milyona yakın Suriyelinin kalıcı olduğu anlaşılınca TİSK rapor hazırlamış.. Çünkü Suriyelilerin yüzde 10’u kampta.. Gerisi orda, burda..
Rakamlar yakın gelecekteki büyük tehlikeyi gösteriyor..
Gelenlerin yüzde 54’ü 18 yaşından küçükmüş.. Sayıları 1 milyon 200 bin.. 600 bini okul çağında..
Sadece yüzde 15’i eğitim alabiliyor..
4.5 yılda 150 bin Suriyeli çocuk bu topraklarda doğmuş..
Alın size nur topu gibi bi sorun daha!.
Suriyeli çocuklar!.
***
400 bin Suriyeli kaçak çalışıyormuş.. Çoğu çocuk işçi.. Üç beş kuruşa, kayıt dışı..
Alın size nur topu gibi bi sorun daha!.
Suriyeli kaçak işçiler!.