Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

İki, üç aydır görmüyordum.. Kadim dostumdur.. Bir süre önce mesleği (gazeteciliği) bıraktı..

Daha doğrusu bırakmak zorunda kaldı..

Geçenlerde karşılaştık..

Hal hatırdan sonra, ne yapıyorsun dedim.. Var mı yeni proje?

( Bu soru da adetten ama tuhaf!. İş bakıyor musun demenin nazik hali!. Sanki yüzlerce teklif havada uçuşuyormuş gibi..)

‘Sonunda karar verdim, mesleğe noktayı koydum, kafamdan sildim attım. Teklif gelse de dönmeyeceğim’dedi..

Ee ne yapacaksın sorusuyla deşmeye çalıştım..

‘Yaptım yapacağımı’dedi; ‘kozamı ördüm içinde yaşıyorum’

Haberin Devamı

Koza!..

Nasıl yani?

‘Kendi gündemimi yarattım. Ülke gündemiyle, dünya gündemiyle ilgilenmiyorum. Günlük hayatla, olup bitenle ilişkimi kestim’

Eee..

‘Televizyon izlemiyorum, haberleri açmıyorum, tartışma programlarına takılmıyorum, gazeteye şöyle bir bakıyorum, o da üstün körü’

Ne yapıyorsun peki?

‘Kendi gündemimle yaşıyorum dedim ya! Her gün bir sürü yapılacak iş var, okunacak kitap var, izlenecek film var’

Vallahi diyerek devam etti; ‘Dostlarla buluşunca, iki tek yuvarlayacaksak baştan söylüyorum.

Masada siyaset konuşmayacaksak otururum. Yoksa...’

Güldüm, ülkeyi kurtarmaktan vaz mı geçtin dedim..

O da gülerek; ‘Biz çok kurtardık , bıraktım biraz da başkaları kurtarsın’ dedi..

Spora başlamış, yemek yapmayı öğrenmiş..

Hayretle yüzüne baktım..

Şaşkınlığımı anladı ki, açıklama gereği duydu; ‘Yemek yapma kursları var, altı haftada temelini öğreniyorsun. Bir sürü site var; izle, yap. Dinlendiriyor, tavsiye ederim’

Muhabbet uzayıp gitti, ayrılınca Ertuğrul Özkök’ün köşesinde bir süre önce yayınlanan yazı aklıma geldi.. Benzer şeyler yazmıştı galiba!..

Arşive girdim baktım..

Şöyle demiş;

“Son zamanlarda çevremdeki birçok insanda kendine ait ‘psikolojik kanton’ hayal edip orada yaşama eğilimi artıyor”

Kendi kantonunda yaşamak!.

Bu eğilim giderek artıyor.. Gündemden kopma, kendi gündemiyle yaşama ağır basıyor..

Acaba diyorum..

İnsanları hay huy mu yordu, bitmeyen siyasi kavgalar mı bezdirdi, sönüp sönüp alevlenen PKK terörü mü yıldırdı, rejim tartışmaları mı yıprattı?

Haberin Devamı

Her neyse..

Aklıma bir sürü soru geldi..

O steril hayat, o kanton yaşam insanları mutlu ediyor mudur? Ediyorsa geçici mutluluk mudur? Kalıcı olma ihtimali yüzde kaçtır?

Yoksa psikolojik oyalanma mı?

Bu ruh haline, bu yaşam biçimine ne diyelim..

Hayattan kaçmak mı yoksa daha güzel başka hayata geçiş mi diyelim..

Bilemedim..

İyi pazarlar!.