Şöyle desek yanlış olmaz..
7 Haziran seçimleri için sadece partiler yarışmıyor, Cumhurbaşkanı da yarışıyor..
7 haziran seçimlerine sadece partiler girmiyor, Cumhurbaşkanı da giriyor..
Meydanlar da sadece liderler yok, Cumhurbaşkanı da var..
***
Şimdi kimse çıkıp Cumhurbaşkanı il ziyaretleri yapıyor, toplu açılış törenlerine katılıyor, vatandaşla kucaklaşıyor, seçime ne ilgisi var, falan demesin..
Seçim kampanyası yürüttüğünü bizzat Cumhurbaşkanı söylüyor.. Başkanlık sistemi için
oy istiyor..
Başkan olabilmek için
oy istiyor..
***
Beştepe şu mantıkla
hareket ediyor.. Parlamenter sistem tıkındı, şu anda askıda, mevcut cumhurbaşkanlığı anlayışı çöktü..
Cumhurbaşkanı bu sebeple meydanlarda.. Cumhurbaşkanı bu sebeple oy istiyor..
Ve bu sebeple devletin parasıyla seçim kampanyası yürütmeyi kendine hak görüyor..
Anayasa’ya aykırı mı?
Evet..
Ama Beştepe’ye göre Anayasa da askıda..
***
Gelelim kritik noktaya.. Cumhurbaşkanı başkanlık sistemine geçmek için oy istiyor da hangi partiye
oy istiyor?
Hiçbir parti için istemiyor!..
Nasıl yani?
Dediği şu; ‘Ortada bir gerçek var, 400’ü vermeniz lazım. 400’ü verin yeni anayasanın kurulması lazım. Ben her partiye eşitim. Kime verecekseniz verin ama
400’ü verin’
Soru şu seçmen CHP’ye MHP’ye, HDP’ye 400 milletvekili verse yine anayasa değişir mi?
Değişir..
Peki başkanlık sistemine geçilir mi?
Hayır..
O halde Cumhurbaşkanı’nın kime verirseniz verin sözü anlamsız..
Değil, anlamlı..
Cumhurbaşkanı ‘konuşmama dikkat et, ne istediğimi anlarsın’ yaklaşımında..
Aslında yaklaşımındaydı demek daha doğru..
Çünkü dünkü Rizeliler buluşuyor toplantısında yaptığı konuşmada; ‘her partiye eşit mesafedeyim ama benim gönlümde bir parti var’ diyerek oy istediği partiyi ilan etti..
Cumhurbaşkanı’nın gönlünde hangi parti olabilir?
Daha da ötesine geçti....
Kalabalıklara ‘beraber yürüdük biz bu yollar da’ şarkısını söyleterek son noktayı koydu..
Bu şarkı hangi partinin şarkısı?
Bu şarki hangi partiyi hatırlatıyor?
Muhalefetin hedefi: Kıt kanaat geçinenler
MHP Lideri Bahçeli de seçim bildirgesini açıkladı.. MHP, devletin yeniden yapılanması da vaat ediliyor ama ağırlık ekonomiydi..
Hedef kitle ana hatlarıyla ; en alttaki işçi, taşeron işçi, çiftçi, emekliydi..
Kamuda taşeronu kaldırma sözü, emekliye iki kere 1400 lira ikramiye verileceği, asgari ücretin 1400 yüz olacağı, mazotun 1.75’e ineceği öne çıkan başlıklardı..
***
CHP’nin seçim bildirgesine çok yakın diyebiliriz.. Görünen o ki; MHP de CHP gibi iktidarı ekonomiyle vurmayı hedeflemiş.. Aslında bu ikiliye HDP’yi de katabiliriz.. Meydan konuşmalarında
ön plana çıkmasa bile
seçim bildirgesindeki
vaatleri örtüşüyor..
Başka kesişen başlıklar
yok mu?
Var..
Üçü de başkanlık seçimine karşı olduklarını açıkladı..
Üçü de parlamenter
wsistem dedi..
Üçü de iktidara geldiklerinde yeniden yapılanmaya gideceklerini ilan ettiler..
Tabii ki MHP’nin onarım anlayışı ile HDP’nin ki aynı değil.. Taban tabana zıt..
Ama iki kutup da onarımı
şart görüyor..
Bu önemli..
***
İlginç olan şu: Muhalefet partileri ekonomideki temel sorunun gelir dağılımındaki adaletsizlik olduğunu düşünüyor olmalı ki; dar gelirlileri hedeflemişler..
İktidar sinirli!..
Muhalefet partileri seçim bildirgelerini açıkladıkça iktidar sinirleniyor..
Çünkü AKP en alttakilere, dar gelirlilere, pastadan pay alamayanlara hitap ederek bugünlere geldi..
Onların sesi olarak yükseldikçe yükseldi..
Onlara çeşitli ‘şapkalar ’ altında yardımlar yaparak tabanını genişledikçe genişletti..
Şimdi muhalefet partileri aynı kitleye ‘daha iyi yaşam’ vaat ederek oy istiyor..
İktidarın tabanına oynuyor!..
Bu hal sinirlendiriyor tabii..
***
AKP 12 yıldır iktidarda.. O kitlenin hali vakti yerinde olması gerekirdi.. AKP, dayandığı tabanını bir üste çekmesi gerekirdi.. Gelir uçurumunu kapatması gerekirdi..
Hiçbiri olmamış ki; muhalefet ‘altın madeni’ bulmuş gibi dar gelirliler üzerinden iktidarı vuruyor..
Bu hal iktidarı sinirlendiriyor tabii..
***
İktidar şunu da biliyor; ihracat şöyle, milli gelir böyle, döviz rezervi bu kadar gibi laflar insanları pek ilgilendirmiyor.. Herkes cebine girecek paraya bakıyor..
Muhalefet işte tam bu noktaya oklarını atıyor..
Bu hal iktidarı sinirlendiriyor tabii..