Başlıktaki ‘çırak’ kelimesinin önündeki ‘yine’yi görenleri şu soruyu soracaktır..
CHP daha önce ne zaman çırak çıktı?
Koalisyon görüşmelerinde..
Şimdiki ihtimal?
Anayasa görüşmeleri..
Başbakan, CHP lideriyle heyetler halinde 2 saat 15 dakika yeni anayasa üzerine konuştu..
Bu hafta MHP lideriyle de buluşacak..
Siyaset adına olumlu gelişmeler.. Olması gereken görüşmeler..
Zaten herkes çok olumlu karşıladı.. Neredeyse iki partinin anlaştığı yolunda yayınlar yapıldı..
12 Eylül Anayasası’ndan kurtuluyoruz kapsamında yazılar döşendi..
Zaten bu anayasa şahane, tek kelimesini ellemeyin diyen yok!..
Delik deşik olmuş bir anayasa..
AKP-CHP görüşmesinden sonra yapılan açıklamalara baktım.. Anlaştıkları konulara..
İçime kurt düştü..
60 maddede zaten anlaşılmıştı..
12 Eylül darbe hukuku mevzuatı taranacakmış..
AB uyum yasaları gözden geçirilecekmiş..
Eyvah dedim..
AKP-CHP arasında yine istikşafi görüşmeler başlamasın!..
Koalisyon görüşmelerini hatırlayın.. 2002 yılından beri iktidarda olan partiyle, 2002 yılından beri ana muhalefet olan parti birbirlerini tanımak, keşfetmek için görüşmeler yapmıştı..
İşin gerçeği şuydu.. AKP, CHP’yi oyalamak için bu yöntemi seçmişti.. Niyeti, koalisyon kurmak değil, ülkeyi kasım seçimine taşımaktı..
CHP oyuna geldi, daha doğrusu kasımdaki seçimi düşünerek ses çıkarmadı..
AKP, koalisyon kurulmamasının faturasını CHP’ye kesti..
Seçmen inandı..
CHP çırak çıktı!..
(AKP’ye yakın yazarlar bu stratejiyi siyasi deha ilan etti)
12 Eylül darbe hukukundan kurtulmak için mevzuatın taranması kararı ‘ikinci istikşafi’ döneminin başlangıç sinyali gibi..
İki ay, üç ay süren uzun heyetler arası görüşmelerden sonra AKP ‘anayasa faturası’nı CHP’ye keserse şaşırmam..
CHP yine çırak çıkmasın demem bundan..
Anayasa’nın 2.maddesi CHP’nin neden kırmızı çizgisi
CHP yönetimi Anayasa’nın ilk dört maddesini kırmızı çizgisi ilan etti..
Anlamı şu..
Öteki bütün maddeleri görüşmeye açığız ama ilk dört madde masaya gelemez..
*
Kısaca..
Birinci madde; TC cumhuriyettir diyor..
Üçüncü madde; üniter devleti, dilin Türkçe olmasını kapsıyor..
Dördüncü madde; ilk üç maddedeki bazı ifadelerin değiştirilemez olduğunu söylüyor..
Ama..
İkinci maddede büyük bir sorun var..
12 Eylül öncesinde TC insan haklarına dayalı bir devletti..
12 Eylül sonrasında insan haklarına saygılı devlete dönüştü..
Ne farkı var diyeceksiniz?
Çok..
Birinde, saygı gösterirsiniz ama ihlal edebilirsiniz..
Ötekinde, ihlali anayasal suçtur..
*
Bazı hukukçular önemli fark olmadığını söylüyorlar.. Fark yoksa 12 Eylül cuntası neden değiştirdi..
Anayasa’da 12 Eylül ruhu aranıyorsa orada..
2. madde de..
Tehlikeli adım: Dokunulmazlık
HDP’nin Eş Başkanları Demirtaş ve Yüksekdağ’ın söylemine hak vermek mümkün değil..
Barikatla, hendekle olmaz derken..
Hendeksiz öz yönetim olmaz politikasına geçiş sebep-i hikmeti belli..
Kandil ısrarı..
PKK’nın baskısı..
*
Kandil’in ilan ettiği şehir savaşının çatışmaları günleri yaşanırken..
Düne kadar oyun oynadıkları sokağa; hendek kazdırıp barikat kurdurup bombalı tuzaklar hazırlatıp öz yönetim ilan eden büyükleri için 18 yaşından küçük Kürtler ölürken..
Gençlik örgütlenmesi adı altında 18 yaşında küçükler silahlandırılıp ön saflara sürülmüşken..
HDP’nin ilk meselesi..
Öz yönetim olmamalıydı..
Çatışmayı bitirmek için çaba sarf etmek olmalıydı.. Bir kişinin yaşaması için ter dökmek olmalıydı..
*
Bana göre yaptıkları siyasi hata.. Türkiye partisi olmaktan vazgeçişin ilanı..
Kendilerine göre değildir; onu bilemem..
Bildiğim şu; öz yönetim istediler diye hapse atılmamalılar..
Şiddet olmadıkça, araya silah girmedikçe, dokunulmazlık kaldırılmamalı..
Bu topraklarda her türlü fikir özgürce söylenmeli..
En radikali bile..