Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Türbanın dokuz yaşına indirilmesi konusunda yazacağımı yazdım.. Söyleyeceğimi söyledim..
Fakat bu konuda öyle yorumlar okudum ki..
Resmen bizle dalga geçiyorlardı.. Aklımıza hakaret ediyorlardı..
Kalem oynatma ihtiyacı duydum..
Onlar ne dedi; türban özgürlüktür..
Biz ne dedik; özgür irade kullanıldığı ortamda özgürlük olur.. Dokuz yaşındaki çocuk özgür iradesini kullanamaz dedik.. O daha çocuk dedik..
Türbana değil.. Türbanın o yaşa indirilmesine karşı çıktık..
*
Demiş ki; iki yaşındaki çocuk havanın sıcak veya soğuk olmasından bağımsız, şort giymesine karar veriyorsa, on yaşlarındaki kız da başörtüsü takıp takmamaya karar verebilirmiş..
Akıllar ziyan!
Ne diyeyim..
Dediğimi demiştim zaten; dokuz yaşındaki çocuk hayatının akışını belirleyecek, tüm yaşamını etkileyecek kararı verebiliyorsa..
Aklı, birikimi, hayata bıkışı buna yetebiliyorsa.. Devlet, toplum, yeterlik onayı veriyorsa..
O halde, ülkeyi kimin yöneteceğine de karar verebilir.. Hatta kiminle evlenip, boşanacağına da..
Çekin reşit olma yaşını dokuza.. Dünyaya örnek olun!..
*
Bu yorumlara kulak asmayacaktım ama..
Başbakan da onayladı; ‘Onlar kendi kararını verecek yaşta’ dedi..
Dokuz yaşa karar verme kararı hakkı tanıdı.. Dünya çapında büyük bir devrim yaptı!.
*
Geçelim bir başka yazıya; Türkiye, İran olur diyorlarmış, korkuya mahal yokmuş. Türbana okullarda müsamaha gösteren İngiltere, Danimarka, Yunanistan, İtalya, Belçika; İran gibi olmamış..
Valla bu yaklaşıma diyecek lafım yok..
Allah zihninize akıl ihsan eylesin!..

Haberin Devamı

Beşiktaş’ın tek sorunu seyirci

Yönetimin oturup düşünmesi lazım.. Beşiktaş iki deplasman maçını kazandı, sözde evinde oynadığı iki maçta beraberliği zor çıkardı..
Mesele, sahanın kötülüğü değil.. Mesele, olimpiyat stadının uzaklığı değil.. Mesele, yağmur çamur da değil..
Ne o zaman..
Seyircinin yokluğu.. Beşiktaş gibi takım İstanbul’daki ilk maçında altı bin kişiye oynadı.. İkinci maçında üç bin kişiye..
Herhalde bir sonraki maçta sayı binlere düşer!..
Niye böyle..
*
Olimpiyat stadı soğuk, rüzgârlı, uzak, gidip gelmek bir dert, stada gitmek iki saat, dönmek üç saat.. Doğru bütün bunlar etken ama bahane değil..
Rize maçından sonra da yazdım.. Yönetim, Beşiktaş seyircisini küstürdü..
Çarşı’yı dışlayarak küstürdü, Çarşı’dan kurtulmak isteyerek küstürdü.. İktidarın korkusundan ‘Çarşı’nın iktidarı devirme girişimiyle suçlanması akla mantığı aykırı’ demediği için küstürdü.. Geçmiş olsun demediği için küstürdü.. Beşiktaş’ın kuruluş, varoluş felsefesini bilmediği için küstürdü..

Haberin Devamı

İktidarın AVM ile savaşı!..

İktidarın şu huyuna bayılıyorum.. Koltuğa oturan, benden önceki benim partimdenmiş.. Benim kabine arkadaşımmış, bizim belediye başkanımızmış diye bakmadan hemen muhalefetini koyuyor..
Lafı gediğine yolluyor..
Millet de alkışlıyor..
Daha açıkçası o gün iktidar olmuşlar gibi davranıyorlar.. Yeni Başbakan’da bu politikayı iyi bellemiş.. Geldiği ilk günden beri kendinden öncesini yok sayan demeçler veriyor..
*
Yakında dış politika alanında da mesela Suriye konusunda da farkı sözler söyleyebilir.. Mesela Esad’ın devrilmesinin zor olacağını düşünemediler diyebilir.. Tabii ki; CHP’yi hedef göstererek!..
*
Davutoğlu, AKP Genel Başkanı seçildiği kurultayda dikey değil yatay kentleşmeyi gerçekleştireceklerini söyledi.. İstanbul kaç yılda dikleşti? 20 yılda.. İstanbul’u 20 yıldır dikleştiren kim? AKP vizyonu..
*
Başbakan ‘Mahalle esnafını AVM’lere ezdirmeyeceğiz’ demiş..
Türkiye, özellikle İstanbul kaç yıldır AVM cenneti?
Yedi yıldır, altı yıldır..
İstanbul’daki devasa AVM sayısı yüzü geçti kim izin verdi, kim diktirdi? AKP iktidarı..
Başbakan kime savaş açıyor anlamadım!..