Tümü görüşüldü, maddelere geçildi..
Anayasa değişikliğinin tümü üzerine genel sözler söylendi.. Şimdi ayrıntılar tartışılacak..
Aklıma takılanları günlerce sordum..
Yeri geldiğinde sormaya devam edeceğim..
Genel görüşmeye damgasını vuran Deniz Baykal’ın parti devleti kuruluyor eleştirisiydi..
Hatırladınız mı?
Bir süre önce sormuştum:.
Cumhurbaşkanı aynı zamanda partisinin il genel başkanı olursa illerde kendisini kim temsil edecek..
Hesap kitap tutar mı tutmaz mı bilmem..
Plan bu..
Anayasa değişiklik paketi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın görevini 2033 yılına kadar sürdürmesi üzerine kurgulandı..
Nasıl mı?
Şöyle..
Anayasa değişikliği Meclis’ten 330 oyla geçerse referanduma gidilecek..
Nisan ortası, nisan sonrası referandum var..
Seçmen de rejim değişikliğine evet derse yeni rejim 2019’da devreye girecek.. 2019’a kadar geçiş dönemi..
Post-başkanlık diye adlandırılan modele geçişin ilk adımı bugün atılıyor..
AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla anayasa değiştirilecek..
Değişiklik iki aşamalı..
Birinci aşama referandumdan evet oyu çıkarsa hemen uygulamaya konulacak..
Nedir o?
Partili Cumhurbaşkanı modeli..
Cumhurbaşkanı aynı zamanda AKP Genel Başkanı olacak..
***
İyi oldu insanlar eve kapandı..
İyi oldu hayat yavaşladı..
İyi oldu günlük koşuşturmadan kurtulduk..
İyi oldu olup biteni görme fırsatı doğdu..
İyi oldu durup düşünme imkânı çıktı..
***
Bir yandan PKK terörü, öte yandan IŞİD terörü, kafa gösteren FETÖ terörü..
Geçen gün Başbakan’ı dinledim..
Anayasa değişikliğiyle getirilmek istenen sistemi öyle bir anlattı ki; keşke bu kadar basit olsa dedim..
Öyle uzun uzun konuşmadı..
İki cümleyle izah etti..
Dedi ki; ‘Vatandaşa iki görev düşüyor. İki sandık yan yana konulacak. Birinde cumhurbaşkanını seçecek. Ötekinde milletvekillerini seçecek. Yok muhalefet vardı, yok bürokrasi vardı bahanesini kaldırıyor. Meclis memleketin ihtiyaç duyduğu kanunları çıkaracak.’
Sistem buymuş..
Basit bir değişiklik gibi sunuluyor ama değil..
Başbakan iyi bir şeymiş gibi sundu ama değil..
Darbeyi araştırma komisyonu çalışmasını tamamlamış..
Sıra rapor yazmaya gelmiş..
Şurası şimdiden belli..
- Darbe raporunun içinde darbe girişimi olmayacak..
- Darbe gecesi yaşananlar yer almayacak..
- Darbecilerin darbeye neden kalkıştıkları yazılmayacak..
- Darbecilerin darbeyi nasıl yaptıkları anlatılmayacak..
Anayasa değişik-liğiyle AKP-MHP koalisyonu Meclis’in tekelinde olan bazı yetkileri Cumhurbaşkanı’na devretmeye hazırlanıyor..
Devleti yeniden şekillendirme gibi..
Yasa yapma gibi..
Olağanüstü hal ve seferberlik ilan etme gibi..
OHAL’de temel hak ve özgürlüklerle siyasi hak ve özgürlükleri kısıtlamak gibi..
***
Meclis bununla da kalmıyor, yürütmeyi denetlemekten de vazgeçiyor.. Özetle, iş yükü azalıyor..
İş yükü azalıyor ama milletvekili sayısı artıyor..
Üç hafta sonra anayasa değişikliği Meclis’te görüşülecek..
330 oy bulunursa üç dört ay sonra da milletin önüne getirilecek..
Devletin rejimini değiştiren maddeler var..
Sistemi yeniden kurgulayan değişiklikler var..
Toplumun yeterince bilgisi var mı?
Yok..
Çünkü konuşmuyoruz, tartışmıyoruz..
Terör belası toplumu o kadar çok meşgul ediyor ki; hayatımızı etkileyecek meseleye sıra kalmıyor..