Belli, Başbakan’ın aklı Suriye’de kaldı..
Başbakan’ın aklı Esad’da kaldı..
Köprülerin altından çok sular aktı.. Ankara yanlış üstüne yanlış yaptı.. Suriye’den çırak çıktı..
Oyun dışı kaldı..
Ama Ankara pes etmiş değil.. Daha doğrusu, Başbakan.. Oyuna geri dönmek istiyor..
Bunun yolunu da kara harekâtında görüyor..
*
Başbakan, Amanpour’a verdiği röportajda; ‘Türkiye, hava harekâtı ve kara birlikleri de dahil olmak üzere elinden geleni yapmaya hazırdır’ dedi..
IŞİD’e karşı..
Üç beş ay önceye kadar Ankara ‘Sadece IŞİD’e karşı operasyon olmaz, Esad’a karşı da olmalı’ diyordu..
Esad’ı pazarlık konusu yapmıştı..
İncirlik üssünü sekiz ay koalisyon uçaklarına açmamıştı..
*
Başbakan’ın son demecinden anlıyoruz ki; Ankara Esad ısrarından vazgeçmiş!.
IŞİD’le savaşta varım diyor.. Gerekirse karadan gireyim diyor..
Oyuna dönmek için, sınırda etkin olmak için!..
Ama galiba iş işten geçti.. Rus uçağının düşürülmesinden sonra Suriye’ye kara harekâtı imkânsız hale geldi..
Putin fırsat bu fırsat dedi; Suriye’ye el koydu..
Elimiz kolumuz bağlandı.. Kanıt mı?
Dün IŞİD Kilis’e 8 roket attı.. Topçu ateşiyle cevap verdik.. Uçak kaldıramadık!..
*
Bu roketlerle El Nusra veya IŞİD Türkiye’yi savaşa çekmek istiyorsa onlar da geç kaldı..
Kara harekâtı falan olmaz!..
Ona kızıyorlar ama onsuz yapamıyorlar
Başbakan yine CNN International’daydı..
Başbakan yine Christiane Amanpour’un karşısındaydı..
Görünce..
Kızıyorlar, nefret ediyorlar ama onsuz da yapamıyorlar dedim..
Niye mi?
Gezi Parkı protestolarını hatırlayın.. CNN International, Taksim meydandan canlı yayın yapınca iktidar kıyameti koparmıştı..
Yayını ünlü anchorwoman Amanpour idare etmez mi?
İktidar küplere binmişti..
İktidara göre; bu yayın tezgâhtı.. Darbeye teşvikti.. Ayaklanmaya destekti.. Gezi’nin önceden planlandığının, dış destekli olduğunun kanıtıydı..
Hedef tahtasında Amanpour vardı..
*
Bardağı taşıran, Amanpour’un o dönem başbakan danışmanı olan Kalın ile yaptığı röportaj oldu..
Canlı yayında sert geçen söyleşinin sonunda Amanpour Kalın’ın sözlerini kesip, ‘The Show is over’ diyerek yayını bitirince iktidar hop oturdu hop kalktı..
Demek ki; Gezi tezgâhının içinde Amanpour da vardı..
İktidarcı medya durur mu?
İktidar bir kızarsa onların beş kızması lazım.. Amanpour’u yerden yere vurdular..
Söylemedik söz bırakmadılar..
*
Bir şey değişmedi tabii.. Amanpour hâlâ ekranda..
Bizimkiler de karşısında..
Başbakan ara sıra röportaj veriyor.. Daha doğrusu, ABD’ye, ABD yönetimine, dünyaya seslenmek istediği zaman Amanpour’un karşısına oturuyor..
Bu kadın darbeci..
Çalıştığı kanal işbirlikçi..
Hükümetimizi devirmeye yönelik eylemleri (!) canlı yayın yaparak desteklediler falan demiyorlar..
Amanpour soruyor, Başbakan cevap veriyor..
Ne bir kızgınlık, ne bir kırgınlık, ne bir ima..
Galiba sözde kızıyorlar!..
Talihsiz açıklama Türkiye gerçeği!.
Boydak Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su tutuklandı..
Gerekçe; Gülen Cemaati’nden olmak..
Cemaatçilerin kurduğu derneklere, vakıflara, sivil toplum kuruluşlarına maddi yardım yapmak..
Holding yazılı açıklama yapmış..
Demiş ki; ‘Sivil toplum kuruluşlarına yaptığımız yardımlarda kamu otoritesinin yaklaşım değişikliklerine de hassasiyetle riayet ettiğimizi özellikle vurgulamak isteriz’
*
Kamu otoritesi dediği iktidar..
Paralel yapıya, cemaat meselesine girmeden şunu söylemek isterim..
Bir müessese yardım yapacağı sivil toplum kuruluşunu iktidarın yaklaşımına göre belirliyorsa..
Yaklaşım değişikliklerine riayet etmeye özen gösteriyorsa..
İktidarın pozisyonuna göre hareket ediyorsa..
Buna çabalıyorsa..
O müessese sivil toplum kuruluşlarına gönülden yardım yapmıyor, muktedirlere hoş görünmek istiyordur..
*
Ne diyelim.. Talihsiz açıklama.. Ama maalesef Türkiye gerçeği..
