Benim ne işim var burada?

Bu pazar ne dinliyorum biliyor musunuz? Nick Cave babayı. “Grinderman 2” isimli albüm şöyle başlıyor: “Bu sabah kalktım ve benim ne işim var burada’ dedim”

Aynen böyle diyor Nick Cave ve sonra olaylar kopuyor. Bence bu pazar yataklarınızdan kalkın ve oraya o an uzaydan gelmiş gibi kendinize sorun: “Ben ne yapıyorum burada?”
Kendinize en az bir iyi neden bulamıyorsanız da hemen vınlayın oradan. Aslında bu konuda çok güzel bir liste yapardım (Ben burada ne yapıyorum sorusuna verilecek yanıt bulunamadığında dinlenecek 10 şarkı) ama yerim dar. Söz başka sefere.
Bu pazar albümüm Nick Cave’in grubu Grinderman’ın (Warren Ellis, Martyn P. Casey, Jim Sclavunos) ikinci albümü. Babanın arızalı hırıldamalarıyla, ulumalarıyla (kapaktaki kurt misali) dolu bir albüm. Cave albümün kapağına salonun ortasındaki vahşi kurtu koyarak zaten anlatmış anlatacağını. İntikam alır gibi sözler, klavyeler ve gitarlarla dolu bir tür kopuş ve özgürleşme albümü bu. Grupla aynı ismi taşıyan ilk albüm 2007’de çıkmıştı. Bu ikincisi geçenlerde yayımlandı. Sağolsun EMI da üşenmemiş getirtmiş, Türkiye’de piyasaya sürmüş. Bu fırsatı değerlendirin. Kendinize o soruyu sorun...


Bu gerçekten Cem Yılmaz mı?
Bu derken resimden değil, Aktüel’deki Cem Yılmaz karikatürlerini (galiba Twitter’da yayımlamış bunları) kastediyorum. Bir anket yaptım. Herkes hemfikir. Bunlar çok fena. Bunun bizim bildiğimiz, tanıdığımız Cem Yılmaz olduğuna inanmak zor. Yoksa “Çok Güzel Hareketler Bunlar” tuttu da yeni ama sığ bir mizah türü mü çıktı ortaya? Yeni bir talk şov hazırladığı söyleniyor Yılmaz’ın. İnşallah bu tarz bir şey değildir.
Eğer öyleyse Recep İvedik’ten şikayet edenler onu mumla arayacaklar.


Ne olacak bu şarkıdaki kızın hali?
Sibel Tüzün geçenlerde “Saten” isimli bir EP çıkardı. İçinde dört-beş şarkı bulunan mini albümlere EP deniyor. Bizde pek olmayan bir formattı ama giderek daha sık çıkıyor karşımıza. Çünkü albüme 10 tane şarkı yapıp koysan en fazla iki tanesi akılda kalacak, diğerleri dinlenmeden tarihe karışacak. Tek şarkı koysanız albüm çıkarmaya değmez. Ara formül beş şarkı.
Bence makul bir çözüm.
Albüm özetle biraz Ege kafaları, biraz alaturka, biraz klasik pop olmuş. Sibel Tüzün her tarzı deneyen biridir. Acaba bu sefer gotik metal mi takıldı yoksa hip hop mı diye merak edip dinledim. Allah’tan en iyi bildiği sularda olmayı tercih etmiş. İnsanların seveceğini tahmin ediyorum.
Yalnız anlamadığımız bir nokta var. “Saten” isimli şarkıda önce göz göze geliniyor, romantik anlar yaşanıyor. Ardından saten yatakta sevişiliyor. O da yetmedi, “Alev alev yandık, eridik, söndük, öldük, bittik” deniyor. Oh ne âlâ. Sorun yok. “Herkes mutlu oldu, ne güzel şarkı” derken kadın sabah bir kalkıyor, mutsuz. Sorular, sorular, sorular (adam ufak ufak arazi herhalde)...
Aklımıza hemen bir başka şarkıdaki, Sıla’nın şarkısındaki kız geliyor. O kız ise “Sevişmeden uyumayalım” diyordu. O da onun için mutsuzdu. Yani sevişsek mutsuz, sevişmesek mutsuz. Ne olacak bu “şarkıdaki kız”ın hali?



Sevgili Nilay, bana sorsan yanıt verirdim!
“İstanbul’dan Nilay”, Rolling Stone’un “Dr. Ozzy’ye sor” köşesine soruyor: “Vertigom var ne yapayım?” Ozzy’nin yanıtı: “Benim de 40 yıl başım döndü, doktora gittim ‘İçmeyi bırakın’ dedi. Bıraktım geçti. Meğer sarhoşmuşum. Artık sadece su içiyorum.”
Sevgili Nilay, bana sorsan ben sana hemen söylerdim ne yapman gerektiğini bir vertigo “sorunlusu” olarak. Hemen doktora git, çok basit bir tedavisi var. Onu yap. Kendine gel, hayatını yaşa...
Sevgiler...

MÜZİK GAZETECİSİ...
-Binlerce kötü albüm dinlemeye dayanıklı;
-Her türlü negatif eleştiriyi hiç gocunmadan kaldırabilecek;
-Ne fanatik hayranlara ne de sanatçılara hoş görünmeye çalışacak;
-Kötüye kötü, iyiye iyi demekten çekinmeyecek;
-Müziğin sadece notalardan ibaret olmadığına inanan;
-Şarkıların ve grupların ardındaki hikayeleri öğrenmeye meraklı;
-Hayran olduğu sanatçılarla tanışınca hayallerinin yıkılmasına hazırlıklı;
- Ve hayat boyu doğru dürüst para kazanmamayı göze alan birisi olmalı.
Bana çeşitli konulardaki müzik yazılarını yollayan ve ne düşündüğümü soran yazar adaylarına peşin peşin söyleyeyim: Bunlara hazırsanız yazılarınızı yollayın, elimden gelen yardımı yaparım.