LeasePlan şirketinin yayımladığı “Kurumsal filolar iklim değişikliğiyle nasıl mücadele edebilir?” raporuna göre, 2050 yılına kadar 17 ülkede içten yanmalı motorlarla donatılmış araç satışı tamamen yasaklanacak
Dünyanın önde gelen oto kiralama şirketlerinden LeasePlan, Kasım ayında İskoçya’nın Glasgow kentinde gerçekleşecek 26. Birleşmiş Milletler (BM) İklim Konferansı “COP26” öncesi “Kurumsal filolar iklim değişikliğiyle nasıl mücadele edebilir?” adlı bir rapor yayımladı.
Rapora göre, Avrupa’da satılan her 10 araçtan 6’sını şirket araçları oluştururken, şirket araçları şahıs araçlarına oranla ortalama 2.25 kat daha fazla yol kat ediyor. 2019’daki yeni şirket araç kayıtlarının yüzde 96’sını benzinli ve dizel yakıtlı araçların oluşturduğuna dikkat çekilen raporda, tüm veriler doğrultusunda elektrikli şirket araçlarına geçişin, “sıfır emisyon” politikalarının gerçekleşmesine önemli ölçüde katkıda bulunabileceği vurgulandı.
Cesur adımlar
Son yıllarda siyasi otoritelerin karbon emisyonunu azaltılmasına yönelik baskıcı politikalar izlediği hatırlatılan raporda, Avrupa Parlamentosu’nun sıfır karbon emisyonuna geçişe yardımcı olacak bir dizi girişimleri tartışacağı belirtildi. Avrupa Birliği’nin, şirketleri 2030’a kadar sıfır emisyona geçme zorunluluğuyla karşı karşıya bırakabileceği de ifade edilen raporda, İngiltere’nin 2030’dan itibaren yeni içten yanmalı motorlu araçların satışını yasaklamak da dahil bir dizi cesur adım attığı hatırlatıldı. Aynı şekilde, ABD’de Joe Biden yönetiminin, 2030’da satılan tüm yeni araçların yarısının sıfır emisyonlu, elektrikli, plug-in hibrit veya yakıt hücreli elektrikli araçlardan oluşmasına yönelik kararname imzaladığına vurgu yapıldı. LeasePlan raporu, şu ana kadar 17 ülkenin 2030 ila 2050 yılları arasında içten yanmalı motora sahip araçların satışını tamamen durdurmayı hedeflediğini belirtiyor.
145 milyon adet
Ulaşım kaynaklı sera gazı emisyonlarının yüzde 72,8’nin karayolu taşımacılığından geldiğinin altı çizilen raporda, elektrikli araçların, rüzgâr ve güneş gibi sürdürülebilir kaynaklardan güç aldığında ulaşım emisyonlarının azaltılması açısından büyük fayda sağlayacağı belirtildi.
2020’de küresel elektrikli araç satışlarının, yüzde 41 artışla 3 milyona ulaştığı kaydedilirken, elektrikli araçların artık yüzde 4.6 küresel pazar payına sahip olduğu, bugün 10 milyon olan küresel elektrikli araç adedinin 2030’da 145 milyona çıkmasının beklendiği ifade edildi.
Farklı çözümlere yelken açtılar
Kentlerin giderek farklılaşan ulaşım ihtiyaçlarına yönelik ortak vizyona sahip üç Fransız şirketi Citroen, Accor ve JCDecaux, geleceğin otonom ulaşım sistemlerini yansıtan yepyeni bir ortaklık kurdu. Otomotiv şirketi Citroen, otel ve restoranlarıyla tanınan Accor ve Fransa’nın önde gelen reklam devi JCDecaux’un oluşturduğu “Urban Collectif” isimli ortaklık, devrim niteliğinde bir ulaşım konsepti yarattı. Konsept, elektrikli otonom platformu “Citroen Skate”i temel alıyor ve bunu üzerine inşa edilebilecek farklı hizmet uygulamaları sunan kapsüllere dayanıyor. Sofitel En Voyage, Pullman Power Fitness ve JCDecaux City Provider isimli üç yeni hizmeti içeren konsept, otonom mobilite çözümlerini alışılmışın dışına çıkarıyor.
60. yıldönümünde farklı bir konseptle anıldı
Renault’nun ülkemizde olmasa da Avrupa ve Latin Amerika’da “ikon” haline gelen Renault 4 modelinin 60. yaşı, ilginç bir konsept ile kutlandı. Bunun için tasarımcı Mathieu Lehanneur ile iş birliği yapan Renault, “SUITE No. 4” adıyla ilginç bir araç ortaya çıkmasını sağladı.
Bir otel odasından ilham alınarak yapılan araç, 30 yıl boyunca 28 ülkede üretilip, 100 ülkede 8 milyondan fazla satılan “Renault 4L”nin tekrar ses getirmesine aracılık ediyor. Arka kısmında rahat yastıklar, minder ve cam tavan gibi unsurlarla adeta “açık hava oteli odası” haline dönüşen Renault 4L, insanı içine çekiyor ve bu aracın içinde bir deniz kenarı ya da dağ tepesinde uyanma isteği yaratıyor.
Renault 4L’nin resmi olarak açıklanmasa da tekrar ve tamamen elektrikli olarak üretilebileceği yolunda dedikodular mevcut. Hatta firmanın bu araç için hazırladığı test sürüş etkinliği sırasında, bazı “4L” modellerinin elektrikliye çevrilmiş olduğu da gözden kaçmadı.
Toyota’dan minik crossover yolda
Toyota, şehirler için tasarlanan tamamen yeni A segmentindeki crossover modeline “Aygo X” ismini verdi. Aygo X’in “X” harfi, markanın genişleyen SUV ürün gamına gönderme yaparken, Toyota’nın en minik üyesi olan ve ikinci nesliyle üretilen Aygo’nun kardeşi olacak. Aygo X, ilk kez Kasım ayında gösterilecek.
Her ne kadar Türkiye’de satışa sunulmasa da Aygo, 2005’ten bu yana Toyota’nın en ulaşılabilir modeli olarak Avrupa’da ilgi görüyor. Toyota Avrupa’nın AR-GE merkezinde geliştirilen araç. Avrupa’da tasarlanan ve üretilen bir model olarak öne çıkıyor. Yeni Yaris ve Yaris Cross’ta kullanılan, büyük beğeni toplayan GA-B platformuna sahip olacak Aygo X, tıpkı Aygo gibi Çekya’daki Kolin fabrikasında üretilecek.
Yüce’ye ‘Diplomasiye Üstün Katkı Madalyası’
Çekya Dışişleri Bakanlığı, Yüce Auto Skoda Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Yüce’ye layık gördüğü “Diplomasiye Üstün Katkı Madalyası”nı geçtiğimiz hafta düzenlenen bir törenle takdim etti. Yüce’ye madalyası, İstanbul’da düzenlenen bir törenle Çekya İstanbul Başkonsolosu Jiri Cistecky tarafından sunuldu. Çekya Cumhuriyeti’nin dış ilişkilerinin gelişmesine katkı sağlayan yabancı ülke vatandaşlarına verilen “Diplomasiye Üstün Katkı Madalyası” geçtiğimiz yıl Yüce’ye verilmiş, ancak tören, pandemi kısıtlamaları nedeniyle bu yıla ertelenmişti.
Törende bir konuşma yapan Yüce, layık görüldüğü madalyanın çok farklı anlamlar taşıdığını belirterek, Skoda distribütörlüğüyle 32 yıldır iki ülke arasındaki iş birliğine katkı sağladıklarını, 2018’de de kültür, sanat, spor alanında iş birliğini daha da geliştirmeyi amaçlayan Türk-Çek Dostluk Derneği’nin temellerini attıklarını hatırlattı.