Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP), İzmir Büyükşehir başta olmak üzere kentteki bazı belediyelerle işbirliği yaparak can dostlara bu yıl da destek olacaklarını açıkladı.
Hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin çok üzerinde seyrettiği bugünlerde, sokak hayvanları için İzmir’deki belediyeler ve HAYTAP İzmir İl Temsilciliği ortak çağrıda bulundu, bina, müstakil ev ve site gibi ikamet edilen hanelerin kapı girişleri ile işyerlerinin önlerine koyulacak bir kap suyun sokak hayvanlarının yaşamı için hayati önem taşıdığına dikkat çekti. Açıklamada ayrıca bu kampanyaya hayvansever vatandaşların da destek olmaları istendi.
Olağan koşullarda bir sokak hayvanının susuzluğa en fazla 8 saat dayanabildiğini, aşırı sıcaklarda bir damla suyun ve bir kap mamanın onlar için yaşam demek olduğunu ifade eden HAYTAP İzmir İl Temsilciliği yetkilileri şunları söyledi:
Satın alma, sahiplen
“Federasyonumuz, İzmir Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere Konak, Foça, Dikili, Bayraklı, Menemen, Selçuk, Torbalı, Güzelbahçe, Balçova, Karabağlar,
100 günlük başkanlık sürecini basın toplantısı ile değerlendiren Başkan Günel, ardından Mardin Nusaybin’den gelen çocuklarla gününü geçirdi.
Türkiye’nin ilk turizm merkezlerinden olan Kuşadası; yeşille mavinin buluştuğu Dilek Yarımadası, Büyük Menderes Deltası Milli Parkı, mavi bayraklı plajları ve hareketli gece hayatı ile farklı medeniyetlerin izlerini taşıyan tarihiyle de ülkemizin en gözde bir köşesi. Ayrıca turistik noktaları ve yüzlerce konaklama tesisleriyle de Ege kıyılarında dolu dolu bir tatil geçirmek isteyenlerin tercih edecekleri bir ilçe. Bu girişten sonra, 31 Mart 2019’daki yerel seçimlerde Millet İttifakı adayı olarak seçime girip yüzde 57.54 oy oranı ile Kuşadası Belediye Başkanı seçilen Av. Ömer Günel’in dolu dolu 100 günlük icraatından bir kaç satır değerlendirdikten sonra başlıkta dile getirdiğim konuya değineceğim.
Anında çözüm üretti
Başkan Ömer Günel, 7 Nisan’da mazbatasını alıp göreve başladığında ilk icraatları neler oldu, dersiniz. Hatırlatayım
Özellikle hafta sonları sahil kentlerine gelenlerin, çevre temizliğine özen göstermediğini belirten yöneticiler ve temizlik ekipleri, vatandaşlardan çevre konusunda daha duyarlı olmalarını istedi
Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran, ilçesinde çevre duyarlılığını artırmak için hafta başında meclis üyeleri, belediye personeli ve çevre dostu gönüllülerle birlikte temizlik yapmıştı. “Çeşme bizim evimiz, geleceğimiz olan çocuklarımız için daha yaşanabilir bir kent bırakmak istiyorsak sadece plajlarımızı değil, tüm şehrimizi temiz tutmalıyız. Asıl temizlik kirletmemektir” diye de eklemişti. Başkan Oran, özellikle hafta sonları Çeşme’deki Boyalık ve Altınkum plajlarına gelen günübirlikçilerin, ‘çöp ve atıklarını bırakıp gittikleri’ için böyle bir çalışma başlattıklarını söylemiş, “Lütfen Çeşme’yi temiz tutalım” şeklinde bir çağrıda bulunmuştu. Başkan Oran’ın, o gün bizzat çöp ve izmarit toplayarak başlattığı bu etkinlik
Başlıktaki sözler, Belediye Başkanı Ömer Günel’e ait. Günel, “Karaova, Güzelçamlı ve Davutlar’da hafta içi 17.30’dan sonra kimsenin hastalanma gibi bir lüksü yok. Çünkü, bu saatten sonra hizmeti verilmiyor” dedi.
Burası, Türkiye turizminin amiral gemisi olarak nitelendirilen Kuşadası. Üstelik ülkemizin uluslararası anlamda çok önemli bir turizm merkezi. Kış aylarında ilçe nüfusunun 110-120 bin kişi arasında olduğu, yaz aylarında ise bu nüfusun 1 milyona ulaştığı ifade ediliyor. İlçede sağlık hizmetleri, 166 yataklı bir devlet hastanesi ile farklı semtlerdeki 10 civarında aile hekimliği merkezinde veriliyor. Aile hekimlikleri, hafta sonları ve hafta içi 17.30’dan sonra hizmet vermiyor. İlçe merkezi ile kent merkezi dışındaki mahallelerde bu saatten sonra sağlık sorunu yaşayan vatandaşlar, Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel’in dediği gibi, Allah’a emanet! Özellikle turizm mevsiminde 500 bin civarında insanın yaşadığı Karaova, Davutlar ve Güzelçamlı’da bir sağlık birimi
Son günlerde İzmir Seferihisar, Muğla Fethiye, Dalaman ve Milas’ta çıkan orman yangınları nedeniyle kül olan alanları bizzat gezen Bakan Pakdemirli, yöre halkını uyardı, “Hepimiz dikkatli olmalıyız” dedi.
15 gün içinde önce İzmir Seferihisar’da, geçen hafta da Muğla’da anız yakılması yüzünden çıkan orman yangınları yüreğimizi yaktı. Tabii, tüm yetkililer bu konuda uyarılarda bulundu. Özellikle Seferihisar’da çıkan yangının yakılan anızlardan sonra yayılması üzerine, ilk uyarıyı İzmir Orman Bölge Müdür Vekili Mehmet Erol yaptı. Son bir çağrı da, yine anız yakılması sonucu Muğla Fethiye, Göcek ve Dalaman ile Milas’ta çıkan orman yangınları sonrası Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’den geldi. Göcek Orman İşletme Şefliği’nde ekiplere eşlik eden ve yanan alanları gördükten sonra açıklamalarda bulunan Bakan Pakdemirli, “Çok büyük olmamakla birlikte, yerleşim yerlerini tehdit ettiği için ciddiye aldığımız bir yangındı” vurgusunu yaptı ve sözlerini şöyle sürdürdü:
‘Can ve mal kaybı yok’
“Yangına müdahale için çevre ilçelerin yanı sıra, hemen Ankara, Eskişehir, Balıkesir, Bursa, Konya, Kütahya, Antalya, İzmir, Denizli ve Aydın’dan bölgeye ekipler gönderilmesi talimatını verdim. Tüm
İzmirliler, Ödemiş Bozdağlar’dan doğup Pamucak Koyu’nda denize dökülen nehrin aşırı kirlilikle pençeleştiğini, hiçbir kurumun bu soruna el atmadığını belirtiyor ve acil olarak çözüm istiyor
10 yıl öncesine kadar içinde balıkların yüzdüğü, berrak suyuyla Küçük Menderes Ovası’na bereket saçan Küçük Menderes Nehri, son yıllarda sadece yatağındaki kirlilikle anılıyor. Bölgedeki beş ilçenin dördünün merkezinde, çevredeki bazı işletmelerde atık arıtma tesisleri olmasına rağmen bazı mahallelerin (köylerin), endüstriyel tesislerin, mandıraların ve zeytinyağı fabrikalarının atıklarının kontrolsüzce nehir yatağına bırakıldığı dile getiriliyor.
Çevreciler ve bölgede yaşayanlar, “Bunların yüzünden Küçük Menderes Nehri, hayat değil ölüm saçıyor” diye isyan ediyor.
Bu vatandaşlar ayrıca, “Başta Devlet Su İşleri (DSİ) olmak üzere, İzmir İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü ile Büyükşehir ve Selçuk belediyeleri hiçbir girişimde bulunmuyor. Pamucak Koyu bu yüzden kirleniyor” diye tepki gösteriyor.
Küçük Menderes Nehri’nin kirlilikten başka şey taşımadığını ifade eden bölge üreticilerinden Muzaffer Özdemir, kirliliğe rağmen buradan alınan sularla tarım yapıldığını, çevre ve sağlık felaketinin de
İlçede oturan vatandaş, Konak’tan 08.15’te hareket edip Pasaport, Alsancak ve Bostanlı’ya giden gemi için saat düzenlemesi yapılmasını istedi. Yolcular, işe yetişme stresi yaşamak istemediklerini ifade etti.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, toplu ulaşıma kazandırdığı yeni gemilerle İzmir Körfezi’nde yolcu taşımacılığına konfor ve kalite getirmek için çalışıyor. Hatırlayacağınız gibi, yeni güzergâhlardan 9. iskeleyi Güzelbahçe’ye yapan İZDENİZ, ilk vapur seferini de 18 Mayıs 2018’de başlatmıştı. Güzelbahçeliler, gemi seferlerinin başlamasıyla birlikte rahat bir ulaşım olanağına sahip olmuş ve Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür etmişti. Sabah ilk vapur seferinin özellikle Konak, Pasaport, Alsancak ve Karşıyaka yönüne gidenler için çok büyük bir hizmet olduğunu belirten vatandaşlar, o tarihlerde vapurun 5 dakika erken kalkmasını istemişlerdi. Neden olarak da; Pasaport, Alsancak ve Karşıyaka yönüne gidenlerin Konak’tan kalkan gemiyi kaçırdıkları zaman işyerlerine geç kaldıklarını söylemişlerdi.
‘Yolcu sayısı artar’
Güzelbahçeli bir grup okurumuz, geçen hafta da benzer bir istekte bulundu. Okurlarımızın isteğini UKOME ve İZDENİZ yetkililerine iletiyorum. Bakın ne diyorlar: “İZDENİZ’in bu
İlçedeki Sahra ve Asmira sitelerinde yaşayan Narlıdereliler, “Arkamız otluk ve ormanlık alan, ancak zifiri karanlık. Burada adam kesseler kimse görmez. Bu alanın acil aydınlatılmasını istiyoruz” diyor.
Bu konuyu, Milliyet Ege’deki WhatsApp adresimize ilk gönderenler, Narlıdere Atatürk Mahallesi Sahra ve Asmira sitelerinde oturan okurlarımız oldu. Geçen hafta Ilıca ve Narlı mahalleleri sakinleri aradı, aynı konuda onlar da dert yandı. Okurlarımız, ilçelerinin güzelleştiğini ve belediye hizmetlerinden çok memnun olduklarını dile getirdi; dağ sırtlarına dayanan bölgeden geçen Uğur Mumcu Caddesi boyunca, bölgenin geceleri zifiri karanlık olduğunu ve korku içinde yaşadıklarını söyledi. Özellikle bu üç mahallede dağa sırtını dayayan sitelerin aynı durumda olduğunu belirterek yetkililere şöyle seslendiler:
‘Hırsızlık da oluyor’
“İlçemizde son yıllarda yamaçlara yapılan yeni siteler, tercih edilen bir yerleşim alanı oldu. Oldu olmasına da, bu sitelerin Çatalkaya Dağı uzantısındaki bölümü çalılık, ormanlık ve boş alan. Bu alanı çevreleyen yolumuz ise Uğur Mumcu Caddesi. Biz bu yolun önünde 15 yıl önce kurulan sitenin sakinleriyiz. Bu yolun kenarındaki bütün siteler aynı durumda. Geceleri