Kemal Önderoğlu

Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ‘Beslenme Dostu Okul Programı’yla okullardaki kantin çalışanlarının eğitileceğini, yeni hijyen kurallarının da tam olarak uygulanacağını söyledi.

2 Ocak 2019’da imzalanan bir protokolle okul kantinlerinin üç bakanlığın denetim ve gözetiminde olacağı, hazırlanan yönetmelikle denetimin, okul kantinleriyle birlikte, ürünlerin sevkiyatının yapılan yerlerde de yapılacağı belirtildi. 2019-2020 eğitim ve öğretim yılı ve sonrası için hazırlanan yönetmeliğin tamamının uygulanacağını belirten üç bakan, protokolü birlikte imzaladıklarını açıkladı. Eğitimde sağlıklı beslenme alışkanlığı edinmenin anayasal bir hak olduğunu ifade eden bakanlar, ‘Okul Kantinlerindeki Gıdalar İçin Logo Uygulaması İşbirliği Protokolü’yle sağlıklı nesiller yetiştirilmesini hedeflediklerini dile getirdi. Protokolü imzalayan üç bakan, bakın neler söyledi:

‘Çocuklar geleceğimiz’

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli: Okul kantinlerinde kullanılacak

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan; çocuklar için sağlıksız olduğu onkoloji uzmanlarınca da açıklanan, üreticisi belli olmayan ve merdiven altı olarak üretilen okul malzemelerinin satın alınmaması gerektiğini belirtti

2019-2020 Eğitim-Öğretim Yılı; ilk, orta, lise ve dengi okullarda 9 Eylül 2019 Pazartesi günü tüm yurtta başlayacak. Okul malzemelerinin sergilendiği ve satılmaya başlandığı şu günlerde, öğrenciler için sağlıksız ürünlerin satıldığı bildirildi. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, bu konuda yazılı bir açıklama yaparak velileri uyardı; okul alışverişi yapacak velilerin, üreticisi belli olmayan, merdiven altı olarak tabir edilen, üzerinde CE ve TSE işareti bulunmayan ürünleri kesinlikle satın almamalarını istedi.

‘30 ilde denetledik’

Yazılı açıklamada bakanlık olarak; bu tür ürünlerin tüketicinin korunması için insan sağlığı, can ve mal güvenliği açısından sorunlu olduğu ifade edildi. Özellikle hassas tüketiciler olarak adlandırılan bebek, çocuk ve öğrenciler tarafından kullanılan

9 Nisan 2019’da göreve başlayan Sandal, odasının kapısını hep açık tuttuğunu, belediyeye gelenleri asla geri çevirmediğini ve iletilen tüm sorunlara çözüm ürettiğini söyledi, “Her şeyi halkım için yapıyorum”dedi.

Başkan Serdar Sandal’ın, mazbatasını aldıktan sonraki ilk sözü, “Kimseyi ötekileştirmeye değil, toplumun tamamına hizmet etmeye geldik” olmuştu. Daha sonra şunları dile getirdi: “Ekip ve başkan olarak hizmet anlayışımız, 7/24 çalışma prensibi olacak. Kapılarımızı açacağız, dedik ve bunu yaptık. Halkımıza kapalı kapı olmaz, varsa onları da kaldıracağız, bu konuda yeni bir anlayış getireceğiz. Gelen vatandaşımız bizimle görüşecek. Şeffaf ve adil olacağız. Hakka, hukuka ve adalete inanacağız. Hesap vereceğiz. Bayraklı’da hiç kimse yatağa aç girmeyecek.”

‘Amirimiz vatandaş’

İlk meclis toplantısında hedef ve çalışma prensiplerini açıklayan Sandal, “Amirimiz vatandaş olacak. Hangi partiye oy verirse versin, herkesin başımızın üzerinde yeri olacak, nereye ve ne gerekiyorsa eşit

Bu sözler, İzmir Kemalpaşa Vişneli Mahallesi’nde 30 gönüllünün işbirliği yaparak kurduğu, Türkiye’nin ilk ‘Çiftlik Hayvanları Koruma Alanı’nın yöneticisi Sibel Çakır’a ait. Başkan Rıdvan Karakayalı da, gereken desteğin her zaman verileceğini söyledi

Bu çiftlik, 2017 yılından bu yana sakat, engelli ve yaşlı hayvanların kötü muameleden kurtarılarak koruma altına aldığı bir çiftlik. İzmir’in Kemalpaşa ilçesi içinde kirazı, üzümü ve zeytini ile meşhur Vişneli Mahallesi (köyü). Bu çiftlikte şu anda 1300 civarında; at, eşek, buzağı, keçi, koyun, su kaplumbağası, ördek, kaz, tavşan, köpek, kedi ve kesilmekten kurtarılan tavuklar ile kanatlılar bir arada yaşıyor. Sibel Çakır mı? Yaşamını 30 yılı aşkın bir süredir bu can dostlara adamış bir kişi. “Burayı ilk açtığımda bana deli muamelesi yapıldı. ‘Bunlar korunur mu? Bunları kes, sat, paraya çevir’ gibi sözler söylendi. Zor şartlar altında olsam da yılmadım. Ben ölene kadar bu canlar için

İzinlerini memleketleri ile tatil beldelerinde geçirip araçlarıyla dönüş yoluna çıkanların; Aydın-İzmir, Çeşme-İzmir ile Ankara, İstanbul, Balıkesir ve Çanakkale güzergâhlarında kuyruk oluşturacağı bildirildi.

Bugün, 9-19 Ağustos arasındaki Kurban Bayramı ve bağlantılı tatil sonrası memleketlerine araçlarıyla dönecek olanlara trafik uzmanlarının uyarılarını aktaracağım. Sayfamızın hazırlandığı 15 Ağustos’ta, yani dün 15.00 itibariyle ülke çapında trafik kazalarının arttığı, ölü sayısının 50’yi geçtiği, yaralı sayısının da 400’e yaklaştığı açıklandı. 13 Ağustos’ta başlayan dönüş trafiğinin yoğun geçtiğini belirten uzmanlar, hafta sonu memleketlerine dönecek olanlar için de, uyulması gereken kuralları sıraladı. Yetkililer, bugün akşam saatlerinden sonra ve hafta sonu yola çıkacak olanların yoğun araç trafiğiyle karşılaştıklarında acele etmemelerini ve sabırlı olmalarını istedi.

Gece yola çıkmayın!

Bayram tatilinin ilk dört gününde bilançonun 40 ölü ve 349 yaralı

Bu çağrı, 1995 yılında İzmir’de hasta ve yakınlarına yönelik kurulan KİTVAK ile 8 Kasım 1998 yılında Ankara’da lösemili çocuklar için çalışmalarına başlayan LÖSEV tarafından yapıldı

İslam aleminde sevgi, saygı, huzur, kardeşlik ve paylaşım günleri olarak benimsenen Kurban Bayramı, yarın ‘Arefe Günü’ ile başlıyor. Bugün yazıma iki önemli öneri ile başlayacağım. İlk önerim; araçlarıyla memleketlerine gidip aile ziyaretleri yapacak olanlar ile tatile gideceklerin, hava sıcaklıklarının önümüzdeki günlerde artacağını da göz önüne alarak, araçlarını trafik kurallarına uyarak kullanmaları olacak. İçişleri Bakanlığı’nın gönderdiği son uyarısını da aktarayım: “Seyir halinde telefon kullananların kaza yapma olasılığı telefon kullanmayanlara göre 4 kat daha fazladır.” Aman dikkat! İkinci önerim ise, bayram tatili süresince evlerinizi terk edip 5 ile 9 günlük sürede memleketine veya tatile gidecek olanların, kapı ve pencerelerini kilitlemeleri, komşularına tatil boyunca evlerinde

Alaşehirli üreticilere müjde! 740 bin metreküp su depolayacak barajın, 130 bin metreküplük gövde dolgusunun bu yıl içinde bitirileceği ve 2020 yılı sonunda da su tutacağı açıklandı.

Bu bilgileri, çalışmaları incelemeye giden DSİ 2. Bölge Müdürü Ali Fuat Eker verdi. Eker, 1810 dekar araziye can suyu olacak Horzum-Alayaka Barajı’nın yüzde 25’inin tamamlandığını söyledi.

Havaların ısınmasıyla birlikte inşa çalışmalarının yeniden hızlandığını, barajın şu ana kadar yaklaşık 26 bin metreküplük gövde dolgusunun tamamlandığını, 2019 yılı sonuna kadar da 130 bin metreküplük dolgunun bitirileceğini belirten Bölge Müdürü Eker, gelişmeleri şöyle dile getirdi: 

Gövde altı ayda biter

“Bu barajı 2021 yılı ortalarında hizmete açmayı hedefledik. Horzum-Alayaka Köyü’nün 6 km. güneybatısındaki Karabalçık Deresi üzerine inşa edilen bu barajın gövde yüksekliği temelden 32 metre olacak. Ön yüzü beton kaplı kaya dolgu tipindeki barajın gövdesi için 130 bin

Benzer duyuru ve çağrı, bölgemizdeki bütün belediyeler tarafından sıkça yapılıyor, vatandaşların moloz ve evsel atıklarını gelişigüzel yerlere atmamaları isteniyor. Ancak bazı vatandaşlar, belediyelerin bunları belli bir ücret karşılığında yaptığını öğrenince bildiklerinden şaşmıyor, moloz ve atıklarını kent dışına taşıyarak kurtuluş yolunu seçiyor. Bugün köşemizde dile getirdiğimiz çağrı, ‘Tadilat aylarına özel moloz seferberliği’ başlığıyla Buca Belediyesi’nden geldi. Yaz aylarında tadilat ve tamirat işlerinin arttığını ifade eden Başkan Erhan Kılıç, ilçede moloz kirliliğine engel olmak için özel bir çalışma başlattıklarını açıkladı.

‘Yakın takipçisiyiz’

Hatırlarsanız, geçen ay Buca Kaynaklar Söğütlü girişinde iki kamyonun boş tarlaya moloz dökmesi üzerine Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, olay yerine bizzat gitmiş ve doğa düşmanlarına suçüstü yapmıştı. Olay yerine Buca Belediye Zabıtası, İlçe Jandarması ve Büyükşehir Belediyesi’nin yetkililerini de