Kemal Önderoğlu

Efes Antik Kenti’ni 2 bin 500 yıl sonra denizle buluşturacak olan inşaattaki gürültü kirliliğinin 01.30’a kadar sürdüğü bildirildi.

AK Parti’nin ‘35 İzmir 35 Proje’si arasında yer alan Selçuk Efes Antik Kenti’ni denizle buluşturma projesi, 2011 yılında İzmir Milletvekili Binali Yıldırım’ın Ulaştırma Haberleşme ve Denizcilik Bakanı olduğu dönemde kararlaştırıldı. İlk etap çalışma öncesi inceleme yapmak için bölgeye gelen Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürü Ali Rıza Diniz, Pamucak’ta denizin boğaz kısmında acil olarak bir çalışma başlatılması gerektiğine dikkat çekti, denize açılan giriş ve çıkışta zorluklar yaşanacağını belirterek, “Hedefimiz, 2011 yılında kararlaştırılan bu projeyi en kısa zamanda bitirmektir” dedi. Şubat 2018’de inceleme için Pamucak’a gelen heyetin içindeki, dönemin Selçuk Belediye Başkanı Dahi Zeynel Bakıcı şunları söylemişti: “Efes Antik Liman Projesi sadece ülkemiz açısından değil, dünya açısından da önemlidir. İlk

Kişisel önlemlerin disiplinle sürdürülmesi gerektiği belirtildi: Sonbahara da özellikle dikkat etmeliyiz. Başta yeterli grip aşısının sağlanması olmak üzere, bir hazırlık yapılması gerekiyor.

Türkiye genelinde vaka sayılarının artmasıyla birlikte, hastanelerde yatak ihtiyacı yeniden gündeme geldi. Ege Üniversitesi Hastanesi’nde kontrollü normalleşme süreci kapsamında tüm poliklinikler 1 Haziran’dan itibaren hizmet vermeye başlamıştı. İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, esnafı gezerek Kovid-19 denetimi yaptı ve “Vaka sayıları maalesef hem ülkemizde hem de dünyada artma trendine girdi. İzmir’de de artış trendi olduğunu görüyoruz. İzmir için durum çok vahim olmamakla birlikte bir ay öncesine göre daha kötü durumdayız” ifadelerini kullandı. Pandemi mücadelesinin bu şekilde sürdürülemeyeceğini ifade eden İzmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Lütfi Çamlı, İzmir’e ait Kovid-19’la ilgili epidemiyolojik verilerin, yani yapılan test sayısının, pozitif olgu sayısının, hastaneye ve yoğun bakıma yatış

Yelki Mahallesi’ne bir go-kart pisti yapılacağını öğrenen Güzelbahçeliler, “Böyle bir pistin buraya yapılması çok yanlış. Burası, İzmir’in geleneksel tarım alanı” diye uyardı.

İzmir’in doğal zenginliği bakımından en güzel bölgeleri arasında yer alan, Güzelbahçe’de yaşayan vatandaşlar, go-kart pisti tartışmaları nedeniyle isyanda. Okurlarımız, yetkililerin halkı bu konuda bilgilendirmesini istedi ve şunları söyledi: “Yeşil ve güzel ilçemiz, kent merkezindeki aşırı yapılaşmadan, gökdelenlerden ve yoğun trafikten kaçanların oturduğu, yerli insanın da tarımla yaşamını sürdürdüğü, küçük ve sessiz bir bölge. Üstelik yarımada olarak isimlendirilen Urla, Karaburun ve Çeşme ilçelerinin de giriş kapısı. Ayrıca çok önemli başka bir özelliği daha var ki, kentin kadim üretim havzasının da başlangıç noktası. Ne yazık ki, ilçemizin tarım ve doğal zenginliğinin tam ortasına go-kart pistinin kurulmaya çalışıldığı yer de bu havzanın içindeymiş. Böyle bir değerin

İzmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Lütfi Çamlı, İzmir’de poliklinik başvurusu ile hastanelere yatış sayısının açıklanmasını istedi.

Bir hafta ya da 10 gün içinde tüm Türkiye’de en üst noktanın yaşanabileceğini belirten İzmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Lütfi Çamlı, “Bu bilgileri, İzmir’deki sağlık çalışanı meslektaşlarımdan aldığımız duyumlar ve geri bildirimler sayesinde öğreniyoruz. Ancak ne yazık ki gerçek veriler bizden bile saklanıyor” dedi. Yarı kamu kuruluşu niteliğinde bir oda olduklarını kaydeden Op. Dr. Çamlı, “Rakamlar, tüm talebimize rağmen odamıza verilmiyor. Bu verilerin paylaşılması gerekir. Ki, biz de bu veriler üzerinden İzmirlilere görüş, öneri ve düşüncelerimizi daha isabetli olarak aktarabiliriz” vurgusunu yaptı. Veriler kent bazında paylaşılırsa durumun daha iyi anlaşılacağını dile getiren Çamlı, şu bilgileri verdi:

“Böylece, sivil toplum kuruluşlarının ve vatandaşların da mücadele motivasyonu artar, gevşemelerin önüne geçilir. Alınan önlemler kamuoyunda daha

Bu şikayet, Bornova’daki Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne bağlı Onkoloji Merkezi’ndeki hasta ve yakınlarından geldi.

Bornova’nın önemli olan bu köşesinde, her gün binlerce hasta ve yakınının gelip gittiği Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne (TEAH) bağlı Bornova Polikliniği ile kanser hastalarının tedavisinin yapıldığı “Onkoloji Merkezi” bulunuyor. Ayrıca Yaşar Üniversitesi gibi bünyesinde binlerce öğrenci ve öğretim üyesini barındıran bir kurum da burada. Bunların dışında İzmir’in önemli iş merkezleri de Sanayi Caddesi denilen eski ve yeni yolu kullanıyor. Yeni yapılan bu yol İzmir-Aydın Otoyolu’nun Çevre yolu ile Pınarbaşı, Buca ve Gaziemir bölgelerine, ayrıca Yeşilova ve Altındağ ile İZOTAŞ’a gidecek olanlara da hizmet veriyor.

Binlerce yaya geçiyor

Şimdi gelelim Sağlık Bakanlığı, Sağlık Bilimleri Üniversitesi TEAH Onkoloji Merkezi önünden geçen ve duble yol olarak yeni ilave edilen bu yolda yaşanan olumsuzluklara. Arayan ve haberimizdeki fotoğrafta da görülen bu yol ile ilgili okurlarımız bakın ne diyor:

Turgutlu’da iki apartmanda koronavirüs görülmesi üzerine korkmaya başladıklarını söyleyen vatandaşlar, “Yetkililer, her gün 1000 civarında çıkan vakaların hangi il ve ilçelerde yaşandığını bildirmeli” diyor.

Manisa Turgutlu Kaymakamlığı tarafından, 23 Temmuz 2020 Perşembe günü İlçe Umumi Hıfzıssıhha Kurulu’nca, Turgutlar Mahallesi Kaplan Sokak’ta altı ailenin yaşadığı iki apartmanda karantina uygulaması başlatılması sonrası köşemizi onlarca okurumuz aradı. Kemalpaşa, Bornova, Denizli, Sarayköy, Muğla ve Manisa’dan arayan okurlarımız, sözleşmiş gibi aynı konuda dert yandı. Hepsi de koronavirüs nedeniyle korku içinde olduklarını, Kurban Bayramı nedeniyle her il ve ilçede önlemlerin artırılmasını istedi.
Uyarı geldi

Turgutlu’dan arayan iki okurumuz da şunları dile getirdi: “İlçemizde salgının arttığı söyleniyor. Hatta bugün (23 Temmuz 2020) ilçemiz Turgutlar Mahallesi Kaplan Sokak 17/1 kapı numaralı apartmanda yaşayan iki kişinin Kovid-19 testinin pozitif çıktığı açıklandı. Daha sonra 17 ve 17/1 numaralı

Yıllardır binlerce ihtiyaç sahibinin yanında olan İZFAK Yönetim Kurulu Başkanı Sancar Maruflu, “Kurban Bayramı’nda bu yıl da İzmir’de el avuç açmayan ve dilenmeyen fakir ailelerimize destek olalım” dedi.

1947 yılında İzmir iş dünyası ile kamu yöneticilerinin gönüllülük desteğiyle kurulan İzmir İl Fakirlerine Yardım Derneği (İZFAK), her ay en az 450 ile 600 arasında aileye erzak ve giysi yardımında bulunuyor. 73 yıldır İçişleri Bakanlığı’nca denetlendiklerini ve bu konuda takdir edildiklerini ifade eden İZFAK Başkanı Sancar Maruflu, “İZFAK, 27 Ekim 1947’de, Süleyman Ferid Eczacıbaşı, Dr. Behçet Uz, İbrahim Sezai Berki, Ramiz Pakalın, Mehmet Ali Şamlı, Nazmi Filibeli, Hocazade Ahmet Üzümcü, Lütfullah Baydoğan, Ecz. Lütfü Krom, Reşat Leblebicioğlu, Niyazi Ersoy ve arkadaşları tarafından kuruldu. İlk Başkan Süleyman Ferid Eczacıbaşı’ydı. Sonrasında Dr. Behçet Uz, Hasan İkbal, Nuri Korkmaz, Mazhar Zorlu ve İsmail Sivri başkanlık yaptı. 35 yıldır da bu görevi ben yapıyorum” dedi ve sözlerini şöyle

‘Her Kurban Lösemili Çocuklara Can!’ sloganıyla yola çıkan LÖSEV, vekâleten kurbanını kestirerek çocuklara et yediren, onların parasız tedavilerine katkıda bulunan, duyarlı gönül dostlarının bu yıl da desteğini istedi.

Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV) Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Pediatrik Hematolog-Onkolog Dr. Üstün Ezer, Kurban Bayramı kampanyaları için ‘Lösemili Çocukların Sesi’ olmak amacıyla hazırladıkları ve Türkiye geneline dağıttıkları basılı yayında, “2.300 TL asgari ücret alan 5 nüfuslu bir ailenin bugünün koşullarında geçinmesi mümkün değil. Bir de bu ailenin çocuğuna, bir gün lösemi teşhisi konulursa o an dünya başlarına yıkılır” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu ailelerin lösemi gibi, tedavisi son derece pahalı ve 3 yıl süren bu korkunç hastalıkla nasıl mücadele edeceklerini düşünün. Baba işten ücretsiz izin alacak veya ayrılacak, lösemili çocuk annesiyle en az 6 ay hastanede