İzmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Lütfi Çamlı, İzmir’de poliklinik başvurusu ile hastanelere yatış sayısının açıklanmasını istedi.
Bir hafta ya da 10 gün içinde tüm Türkiye’de en üst noktanın yaşanabileceğini belirten İzmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Lütfi Çamlı, “Bu bilgileri, İzmir’deki sağlık çalışanı meslektaşlarımdan aldığımız duyumlar ve geri bildirimler sayesinde öğreniyoruz. Ancak ne yazık ki gerçek veriler bizden bile saklanıyor” dedi. Yarı kamu kuruluşu niteliğinde bir oda olduklarını kaydeden Op. Dr. Çamlı, “Rakamlar, tüm talebimize rağmen odamıza verilmiyor. Bu verilerin paylaşılması gerekir. Ki, biz de bu veriler üzerinden İzmirlilere görüş, öneri ve düşüncelerimizi daha isabetli olarak aktarabiliriz” vurgusunu yaptı. Veriler kent bazında paylaşılırsa durumun daha iyi anlaşılacağını dile getiren Çamlı, şu bilgileri verdi:
“Böylece, sivil toplum kuruluşlarının ve vatandaşların da mücadele motivasyonu artar, gevşemelerin önüne geçilir. Alınan önlemler kamuoyunda daha kolay ve yaygın kabul görür. Ayrıca belirteyim: İzmir Tabip Odası, İzmir İl Pandemi Kurulu’na alınmıyor. İzmirli tabipler olarak biz bunun büyük bir eksiklik olduğunu ifade ediyoruz. Koronavirüs pandemisi ülkemizde ilk olarak Mart 2020’de görüldü. Sağlığı yönetenler tedbir almaya çalıştı. Tedbirler bir süre bilimsel veriler ışığında alındı. Hatta Haziran 2020’de kısmi de olsa vaka sayısında bir miktar düşme bile oldu. Bu başarı öyküsü olarak yansıtıldı ve destan yazıldığı söylendi. Haziran ayından itibaren yeni normalleşme sürecine geçildi. Burada ne gibi bilimsel veriler vardı? Değişimler vardı. Ancak inandırıcı olmadı. Normalleşme kararlarının, bilimsel verilerden çok, ekonomik kaygılar nedeniyle alındığı ortaya çıktı. Turizm gelirleri, yaz sezonu gibi düşünceler etkili oldu. Tabii iki ay içinde olgularda, hastaneye yatış ve doluluk oranlarında büyük artışlar yaşandı.”
‘İki hekimi kaybettik’
Op. Dr. Lütfi Çamlı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bana bir şey olmaz mantığı hâkim olunca restoranlarda, kafelerde, pazaryerlerinde, plaj ve alışveriş merkezlerinde maske kullanmayanların önüne yeterince geçilmedi. Pandemi bitti, düzeldi gibi bir algı gelişti ve geçen hafta bu yüzden iki hekim arkadaşımızı kaybettik. Oysa pandemi geçmedi. Kontrolsüz yaşam biçimleri, maske kullanılmaması, fiziki mesafeye dikkat edilmemesi ve özellikle toplu taşıma araçlarında kurallara uyulmaması nedeniyle son bir hafta içinde ikinci en üst seviyede artış yaşandı. İzmir’in birçok ilçe ve mahallesinde vaka yoktu. Pandemi ne yazık ki birçok yere yayıldı. Asker uğurlamaları, Kurban Bayramı tatili ve bayramlaşma alışkanlığı, hafta sonu günübirlik piknikler, artışı tetikledi. Test konusunda daha titiz davranılmalı ve belirti göstermeyenlere de test yapılmalı. Çünkü, belirti içermeyen olgular yüzünden bu hastalık yayılıyor ve ne yazık ki dörtte üçü belirti vermiyor. Bu yayılımı önlemek için test sayısı acilen artırılmalı.”