Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

ABD’de olup bitenler son birkaç gündür Milliyet ekonomi sayfalarında açıklanıyor. Bizde kendi köşemizde bunları değerlendiriyoruz. Malum, ABD bir mali krizle boğuşuyor. Yatırım bankalarının elinde bulunan ve illikit hale gelen konut kredisi teminatları nedeniyle tek mali kurumlar batıyor. Geriye pek bir şey kalmadı. Ama tabii kriz sürüyor.
Şu anda tam bir güven bunalımı yaşanıyor. Yüksek de bir maliyet ödeniyor. Çözüm yolunda atılacak her adımda ise vergi yükü, enflasyon, vb bahaneler öne sürülüyor. Müdahale gecikiyor. Kriz de derinleşiyor.
Şimdi son bahane, Temsilciler Meclisi’nden geçen 850 milyar dolarlık paketin bile çözüm olmayabileceği. Nitekim paket geçince New York borsasında beklenti kalmadı ve satış egemen oldu. Oysa paket geçmeseydi ne olacağı belliydi: Tam bir tıkanma (dead-lock) ve erime!! Akla gelen her çözümün denenmesi, mali sistemin çalışmasını sağlamak gerekiyor.
Şu anda ABD’de kimse diğerine para vermiyor. Dolardaki bu kıtlık ve aşırı talep euro karşısında onun değerini çok yükseltiyor. FED olabildiğince piyasaya para vermeye çalışsa da bu yetmiyor. Dolar faizleri uçuyor.
Bu arada çok yüksek faizlerin reel ekonomiye verdiği tahribatı gözden kaçırmamak gerek. Kaldı ki, para kıtlığı reel sektörün ihtiyaç halinde duyduğu kredilerin de sağlanmasını zorlaştırıyor. Böylece her iki etmen ABD’yi daha derin bir durgunluğa itiyor.

Haberin Devamı

Zaten yavaşlama başlamıştı
Zaten bütün mali krizlerin sonunda durgunluk olur. Kaldı ki, ABD ekonomisi zaten bir yavaşlama içindeydi. En son (ağustos) tarım dışı istihdam verisi 84 bin azalma biçiminde geldi. Konut satışları ağustosta rekor düzeye düştü. Araç satışları da son 6 ayın en düşük düzeyinde.
Öte yandan toplam sanayi üretimi ağustosta yüzde 1.2 düşmüş. Dayanıklı tüketim malları siparişleri ise yüzde 4.5 azalmış. Sadece yatırım mallarına bakıldığında ise düşüş yüzde 7.5’e çıkıyor!
Nihayet ikinci çeyrek büyümesi 3.3 sanılıyordu. Düzeltme geldi; 2.8’e çekildi. Bu büyüme de daha çok doların düşen değerinin sağladığı son 4 çeyrekteki yüzde 11’lik ihracat artışından kaynaklanıyor. Tabii bir de bu yıl sağlanan 150 milyar dolarlık Ekonomik Teşvikler Yasası’nın etkileri var. Sadece 90 milyar dolar 112 milyon eve dağıtıldı.
Buna rağmen krizin getirdiği yavaşlama önce Avrupa’yı, sonra da tüm dünyayı etkileyecektir. Çünkü ABD ekonomisinin büyüklüğü dünya ekonomisinin yüzde 25’ini oluşturuyor. Hatta açıkça belirtelim; ucuz tüketim malları satmasına rağmen Çin bile artık yüzde 10 değil, belki yüzde 6-7 büyüyecektir. Çünkü dünyada mal talebi düşüyor.

Haberin Devamı

Hayaller âlemi sona erdi
Küresel likiditenin bol olduğu, krizlerin dimağlardan silindiği, her alınan malın fiyatının sürekli arttığı hayaller âlemi sona erdi. Derin acılarla uyanıyoruz. Kimileri hemen zıplayıp, “bu kapitalizmin krizi” dese de, aslında bu kriz küreselleşen finansal sistemin denetim eksikliğinden kaynaklandı.
Ancak bu krizin faturasını sadece yatırım bankalarına, türev ürünlere ve denetimsizliğe yüklemek de haksızlık olur. Bir zamanlar (2001-2004) aşırı düşük faiz politikasıyla bu işlere yataklık yapan o zamanki FED Başkanı Koca Reis Alan Greenspan’i saygıyla anmak gerek! Şimdi her Allah’ın günü ortalara çıkıp demeç vermeye yüzü kızarmıyor! İkincisi, ufukta balonun patlayacağı, bunun da eninde sonunda bir krize neden olacağı belliyken, 2004 ortasında “Enflasyon geliyor” nidalarıyla faizleri apar topar yüzde 1’den yüzde 5.25’e çıkarıp, sonra bu durgunluğa yol açınca çark edip bu sefer yine faizleri paldır küldür indiren şimdiki FED Başkanı Bernanke’ye ne demeli?
Paket geçmeseydi ABD içinden çıkılmaz bir krize girecekti. Durgunluk daha derin olacak ve uzayacaktı. Tabii bu da tüm dünyayı etkileyecekti.