Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Oysa 2004 yılında bu oran yüzde 9.8, 2003 yılında da yüzde 8.8'di. Hatta, 2002 yılının hengâmeli ortamında bile sanayi kesimi yüzde 9.4 büyümüştü. Kısacası, sanayi kesiminde bir büyüme yavaşlaması olduğu aşikâr. Sanayi üretimindeki gelişmeler dikkat çekiyor. Bu hafta açıklanan veriler 2005 yılında sanayi kesiminin yıllık ortalama büyümesinin yüzde 5.5 olduğunu gösteriyordu. Açıklanan bu veriler 2005 yılında milli gelir büyümesinin 2004'e göre epeyce gerileyeceğini gösteriyor. Hatta sanayi kesiminin ekonomide belirleyici bir öneme sahip olduğunu düşünürsek, krizden bu kadar uzaklaştıktan sonra, 2002 performansının da altına düşen, büyümedeki bu yavaşlama dikkat çekiyor. Özellikle imalat sanayiindeki düşüş daha belirgin: 2005 performansı 2002 ya da 2004 büyümesinin yarısı bile etmiyor. Gelir gerileyecek Sanayi İmal. San. 2002 9.4 10.9 2003 8.8 9.3 2004 9.8 10.4 2005 5.5 4.9 Bu büyüme düşüşünün asıl kaynağının belirlenmesi son derece önemli. Aşağıdaki tabloda sektör bazında 2004 ve 2005 büyüme performansları sergileniyor. Bu tabloda özellikle tekstil, deri ve giyim sektörlerindeki daralma dikkat çekiyor. Yüzde Büyümeler Gerek kur, gerek Çin baskısı emek yoğun olan bu sektörü anlaşılan hayli hırpalıyor. Yatırımlardaki artışa rağmen işsizliğin bir türlü düşmemesinin nedeninin bu sektörler olduğu anlaşılıyor.Öte yandan, kimya ve ana metal sanayiinde de bir gevşeme eğilimi var. Bu da genel olarak ana sektörlerin sarsıldığına işaret ediyor. Bunun dışındaki sektörler ise 2004 yılına göre daha iyi performans sergiliyor. Baskı hırpalıyor 2004 2005 Gıda -0.4 6.2 Tütün -21.2 13.2 Teksti -1.4 -11.9 Giyim 3.5 -12.5 Deri 11.7 -19.8 Ağaç 17.2 15.8 Kâğıt 2.4 4.8 Kimya 16.1 7.2 Plastik 12.8 20.3 Mineraller 9.2 10.3 Ana metal 11.6 3.4 Metal eşya 9.4 31.5 Büro malzm. 79.3 23.3 Elektrikli aletler -4.6 17.3 Radyo,TV, vb. 34.9 5.4 Tıbbi aletler 12.9 38.2 Mobilya -3.7 41.4 Taşıt araçları 53.3 9.6 Ulaşım araçları 2.5 -7.4 Bu verilerden görülüyor ki, sanayi giderek ithalata bağımlı hale gelirken, ihracatçı sektörler debeleniyor. Aşağıdaki grafiğe bakarak, sanayi büyümesinin yılın ikinci yarısında hızlandığı da düşünülmemeli. Çünkü 2004 yılında yılın ikinci yarısında büyüme momentumu düşmüştü. Yani ortada sadece baz etkisi var. Döviz kurundan ve Çin istilasından hasar gören sektörlerin hemen toparlanması elbette beklenemez. Ancak makroekonomik istikrar sağlanırken, faiz ve döviz parametrelerinin belirlenmesinde yapılan hatalar ciddi bir refah kaybıyla sonuçlanabilir. Üstelik unutmayalım: Bu tür hatalar geriye dönüp hemen telafi de edilemez. Çünkü ekonominin yapısı bir defa deforme olup rekabetçi gücünü yitirdi mi, ya da pazarlarını kaybetti mi, ayıklayın pirincin taşını. hgunes@milliyet.com.tr Zaman ister