Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Gösterge 2000 krizi sonrası bu yapıda kısmen bir değişim oldu. Dünkü yazımızda belirttiğimiz gibi, gerek ihracat, gerekse verimlilik bir hayli arttı. Bu da aslında kriz sonrasının en olumlu gelişmesi oldu. Fakat öte yandan, iç talep büyümenin önemli bir motoru olmaya devam etti. Aşağıdaki ilk tabloda yatırım eğilimini gösteren yatırım malları ithalatı yer alıyor. Hemen her yıl bu kalem hızla artsa da, 2003, özellikle 2004 yılı rekor bir yıl olmuş. Böylece büyüme de yüzde 10'a çıkmış. 2006 yılında ise artış 2002 yılının ardında kalmış. Bu yıl da benzer bir artış bekliyoruz. Hatta 2008 yılında küresel sıkıntılar nedeniyle yatırım eğilimi daha da düşebilir. Öteden beri Türk ekonomisi iç taleple büyüyor. İç talep de tüketim ve yatırımdan oluşuyor. İç tüketimle büyümenin kendi içinde tercih edileni ise elbette yatırımlar. Yani bugün daha az tüketerek fakat yatırım yaparak yarın çok daha fazla tüketme olanağı yakalanabilir. (milyon $) 2002 2003 2004 2005 2006 2007 Yat. Malı İth. 8.399 11.325 17.397 20.363 22.135 24.127 T % Artış 21.0 34.8 53.6 17.0 8.7 9.0 T Gelelim iç talebin pek tercih edilmeyen unsuru olan tüketime. Tabii burada önemli olan özel tüketim harcamaları.. Kriz sonrası 2005 yılına dek özel tüketim harcamalarındaki artış milli gelirdeki büyüme hızından yüksek gerçekleştiği görülüyor. Ancak 2006 yılında küresel dalgalanma çıkıp da Merkez Bankası içeride frene basınca bu yapı değişmiş; tüketimdeki artış hızı düşmüş. Bu yapının gerek 2007 yılında, gerekse 2008 yılında da süreceği düşünülebilir; yani özel tüketim artışı milli gelir artışından daha düşük gerçekleşebilir. (% artış) 2003 2004 2005 2006 2007 Özel Tüketim 6.6 10.1 8.8 5.2 4.0 T GSYİH 5.8 8.8 7.4 6.0 5.2 T Azalsa da kamu harcamalarının iç talep etkisi göz ardı edilemez. Özellikle de faiz dışı harcamalara bakmak gerekiyor. Aşağıdaki tabloda 2004 yılı haricinde her yıl devletin enflasyondan daha fazla harcama artışı yaptığı görülüyor. Yani devlet giderek şişmiş, iç talebi pompalamış. Bununla beraber, gelecek yıl devletin faiz dışı harcamalarının yüzde 8 civarında artması bekleniyor. Enflasyon çabuk düşmezse, reel artış da sınırlı kalacaktır. (% artış) 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 Faiz dışı har. 61 28 3 17 31 19 T 8 T TÜFE 30 18 9 8 10 7 T 4 T Toparlarsak, kriz sonrası verimlilik, ihracat ve yatırımla büyümenin sağlandığı bir dönem olsa da, özel tüketim harcamaları da hızla arttı. 2006 küresel dalgalanma sonrası ise artık iç talebin daha kontrol altında olduğu bir dönem haline geldi. Bu da bir bakıma sağlıklı. Tabii ihracat ve verimlilik sağlayan yatırımlar sürerse. hgunes@milliyet.com.tr