Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Merkez Bankası 2002 yılında enflasyon hedeflemesi sistemine geçmeye başladı. Gerçi enflasyon hedeflemesinin örtük olmasının mümkün olmadığını söyleyenler olsa da, bir biçimde bu geçiş başladı. 2002 yılında enflasyon hedefi yüzde 35 olarak tasarlanmıştı. Gerçekleşme çok aşağılarda oldu: Yüzde 30. Sonra 2003 yılında hedef yüzde 20'ye çekildi. Gerçekleşme yüzde 18,4 oldu. 2004 yılında hedef yüzde 12'ydi. Gerçekleşme yüzde 9,3 oldu. Bu yıl hedef yüzde 8'di. Olasılıkla gerçekleşme aynı düzeyde olacak. Yatılı okullarda öğrencilere lakap takarlar. Rahmetli babam Galatasaray Lisesi'nin yatılı öğrencilerindendi. Lakabı "Deli Turan"mış. Herkese bir lakap takmak şart değil, ama bizim Merkez Bankası'na lakap takmanın zamanı geldi sanıyorum. Ben "Ürkek MB" demeyi uygun gördüm. Açıklayalım. Hedef Gerçekleşme % Sapma 2002 35 29,7 17,8 2003 20 18,4 8,7 2004 12 9,3 29,0 2005 8 ? 40,0 2006 5 2007 4 2008 4 İlk defa bu yıl hedeflenen ile gerçekleşmenin çok yakın olacağı anlaşılıyor. Oysa son üç yıldır hep hedefin çok altında gerçekleşmeler oldu. Bu da temel olarak MB'nin yüksek faiz politikasıyla ve buna bağlı olarak düşük kurla elde edildi. 2006 yılında açık enflasyon hedeflemesine geçiliyor. Burada sistem ya bir aralık hedef koymak, ya da nokta. MB ikisinin arasında bir sistemi yeğledi (ki genellikle sistem böyle) ve hem nokta hedef koydu (2006 için yüzde 5), hem de bunun şaşabileceği bandı belirledi: Artı-eksi 2 puan. Yani önümüzdeki yıl enflasyon yüzde 7 de olabilir, 3 de. Bu yüzde 40'lık bir sapma boyutu anlamına geliyor. Yani şimdiye dek olan tüm sapmalardan daha yüksek. MB'nin bu geniş aralığı seçmesinin nedeni şaşmamak. Bu da MB'nin kendi performansına güvenmediğini gösteriyor. Gelecek yıl hedef yüzde 5. Ertesi yıl ise yüzde 4. Yani pek bir şey değişmeyecek. Bir puanlık inişle MB yetinecek. Daha sonra ise MB enflasyonu aynı düzeyde tutmayı yeğliyor. Acaba neden?MB olağandışı bazı gelişmelerden ürküyor. Mesela petrol fiyatlarındaki yükseliş, ya da benzer dış şoklar. Bunun yanı sıra dolaylı vergilerin enflasyonist etkileri ve nihayet bazı sektörlerde gözlenen dalgalanmalar ya da fiyat katılıkları. Bütün bunlar doğru olabilir de, asıl bir başka konu daha var. Kur ile enflasyon arasındaki ilişki her ne kadar zayıflasa da, olası bir kur düzeltmesinde fiyatlar da etkilenebilir. Bu da MB tarafından itiraf edilmese de ortada bir ürküntü nedeni olarak duruyor. Özetle, MB enflasyon hedeflemesine geçiyor, ama hayli ürkerek. Zaten para politikası fazlasıyla sıkı biçimde uygulanıyordu. Şimdi belki daha da sıkılacak. hgunes@milliyet.com.tr Kur ve enflasyon ilişkisi