Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Yılbaşında ilk dört ayda toptan eşya fiyatları ortalama yüzde 2.2 artarken, tüketici fiyatları ortalama yüzde 0.7 artıyordu. Bu son derece önemliydi. Çünkü maliyetlerdeki tüm artışlara rağmen talebin frenlendiğini gösteriyordu. Ancak geçen ayki yüksek toptan eşya fiyatlarının ardından bu ay tüketici fiyatlarının yükselmesi neyi gösteriyor?Mayıs ayından sonra, gerek enerji maliyetlerine yeni zamların olmayışı, gerekse yaz etkisiyle toptan eşya fiyatları hızla gevşedi. Mayıs - ağustos arası toptan eşya fiyatları ayda ortalama yüzde 0.5 kadar düştü. Yani bir deflasyonist dönem gözlendi. Ancak aynı dönemde tüketici fiyatları ayda ortalama yüzde 0.3 arttı. Bu, maliyetlerdeki düşüşe rağmen iç talepte sınırlı bir canlılığın sürdüğünü gösteriyordu.Eylül ayının özel bir ay olduğu, okulların başlamasının fiyatlar üzerinde etki yarattığı öteden beri bilinir. Gerçekten de aynı etki, bu yıl belki biraz daha sınırlı ölçüde de olsa, hissedildi. Toptan fiyatlar eylülde yüzde 1.8 arttı. Fakat bu, tüketici fiyatlarına yansımadı.Bu anlamda ekim tam bir sürpriz oldu. Enerji maliyetlerindeki yüksek artış toptan fiyatlara, tarımsal ürünlerdeki artış da tüketici fiyatlarına yansıyarak enflasyonun başını kaldırdığı izlenimini verdi... Böylece kasım verileri yaşamsal önem kazandı. Ancak kasım ayında enerji fiyatlarına yapılan zamların etkisinin azalması nedeniyle, toptan eşya fiyat enflasyonu da düşüşe geçti. Fakat tüketici fiyatlarında bu etki henüz gözlenmiyor. Çünkü sıkı para politikası ve mali disiplin sürüyor.Öyle anlaşılıyor ki, yıl sonunda enflasyon yüzde 8 kadar olacak. Yani 2005 yılının hedefine daha şimdiden 2004 yılında ulaşılmış olacak. Haliyle 2005 hedefinin neden yüzde 5 olmadığı sorulabilir. Hatta 2006nın hedefi olan yüzde 5in elde edilmesinin hızlandırılması tartışılabilir. Ancak biz bu tezi üç bakımdan sakıncalı görüyoruz.Birincisi, 2005 yılında enflasyonu aynı düzeyde tutmak bile bir başarı olacaktır. Üç yılda 60 puan kadar indirilen enflasyonun belli bir düzeyde tutulması da istikrarın kalıcı olduğu izlenimini verir. Tıpkı kilo vermek gibi, basamaklarda dinlenmekte yarar var.İkincisi, son iki aydır enflasyonda bir başkaldırma eğilimi (ortalama yüzde 2) önemsenmesi gereken bir durum.Üçüncüsü de, sağlık ve eğitim gibi gelir ve fiyat esnekliği düşük harcama kalemlerinde enflasyonun düşüşü hızlansa da, kiralar kontratlara dayandığından direnç gösteriyor.Bunların yanı sıra, 2005 yılında iki önemli risk görünüyor. Birincisi, cari açıklar nedeniyle kurun düzey değiştirme olasılığı, ki bu sınırlı da olsa enflasyon yaratma potansiyeline sahip. İkincisi de, enerji fiyatlarının yeniden yükselme eğilimine girerek maliyetler yoluyla enflasyonist baskı yaratması. Ancak biz bu riskleri düşük görüyoruz. Geçen hafta açıklanan enflasyon verileri yeniden bir yükselmeye mi işaret ediyor? Çünkü geçen ay toptan eşya, bu ayda tüketici fiyatları yıllık ortalamanın çok üstünde gerçekleşti. TEFE TÜFEOcak 2.6 0.7Şubat 1.6 0.6Mart 2.1 0.9Nisan 2.6 0.6Mayıs 0 0.4Haziran -1.1 -0.1Temmuz -1.5 0.2Ağustos -1.5 0.6Eylül 1.8 0.9Ekim 3.23 2.22Kasım 0.8 1.54Aralık 1.2 1.12004 12.7 7.86 Aylık Enflasyon (%)(*) Aralık verileri tahminidir. hgunes@milliyet.com.tr