İhracat ekim ayı sonunda 38.3 milyar dolara dayandı. Anlaşılan yıl sonunda 45 milyar doları aşacak. Belki de 47 - 48 milyar olacak. Bu da bir rekor olacak.
İhracat son nefesine kadar koşa dursun, ithalat da geri kalmıyor. O da ekim sonuna dek 55.5 milyar dolara ulaştı. Ve anlaşıldığı kadarıyla yılın sonunda 70 milyar dolara yaklaşacak. Bu da bir başka rekor olacak.
Hal böyle olunca ilk on ayda 17.2 milyar dolara ulaşan dış ticaret açığı, belki de yıl sonunda 20 milyar doları aşacak. Ve bu da üçüncü rekor olacak. Kısacası rekor üstüne rekor tazeliyoruz.
İthalattaki artışın kaynağı belli. İç talep. İç talep tüketim veya yatırım yoluyla canlandı mı, ithalat da artar. Kur da gayet müsait. Dolayısıyla geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 34 artan ithalatın kaynağı ve nedeni gayet açık. Ancak bu artış mal bazında farklılıklar gösteriyor.
Yukarıdaki tabloda bu artışlar gösteriliyor. Burada ithalatın hemen hemen en önemli kalemleri yer alıyor. Çünkü toplam ithalatın yüzde 46'sını oluşturuyor.
Mineral yakıtlardaki artış yüzde 28'i buluyor. Ama bunun daha çok petrol fiyatlarındaki artıştan kaynaklandığı malum. Nitekim ham petrol ithalatı yüzde 18 yükselmiş. Makine ve teçhizatta da ciddi bir artış gözleniyor; yüzde 28. Demir - çelik ithalatı ise rekor kırmış; artış yüzde 82! Petrol fiyatlarına ve iç talebe bağlı olan plastik mamullerinin ithalatı da yüzde 37 oranında yükselmiş. Pamuktaki ithalat artışı bir başka ilginç noktayı oluşturuyor. Bu artışın bir miktarı fiyatlardan kaynaklansa da, ihracat için yetersiz kalan iç pamuk üretimi ithalatla karşılanmış.
Kara taşıtlarına gelince. Artış inanılmaz; yüzde 121. Gerçekten iç talebin canlandığını ve dayanıklı tüketim mallarına olan talebin toparlandığını gösteren en önemli gösterge bu. Baz rakam (2002 satışları) çok düşük olsa da ithal otomobile olan talep artışı çok belirgin.
İthalattaki bu olağanüstü artış gerçekten önemli. Ağustos ayına dek ithalat miktarındaki 8 aylık ortalama artış yüzde 29.8'e ulaşırken, fiyatlardaki artış yüzde 9.8'de kalmış. Yani giderek daha fazla miktarda mal satın alınmaya başlamış. Ama kurdaki reel değerlenme ithalatçının işine yaramış.
İthalattaki bu artış trendi sürer mi? Sürerse ne olur? Bu sorular çok önemli. Bize kalırsa önümüzdeki aylarda ithalat aynı hızda artar. Çünkü iç talepteki canlanmanın süreceği gözleniyor. Kur da, sıkı maliye politikası nedeniyle sıçrayamayacağına göre. Gelecek yıl da daha fazla mal, daha az para ödeyeceğiz.
Bu durumda dış ticaret açığı daha da büyüyebilir. Ancak yine de sorun yaratmayabilir. Çünkü turizm gibi diğer hizmet gelirleriyle bu açık kısmen kapanmakta.
Mineral yakıt | 7.4 | 9.4 | 28 |
Ham petrol | 3.4 | 4.0 | 18 |
Kazan, makine vb. | 6.3 | 8.0 | 28 |
Demir - çelik | 2.1 | 3.8 | 82 |
Kara taşıtları | 1.7 | 3.8 | 121 |
Plastik mamulleri | 1.9 | 2.6 | 37 |
Pamuk | 1.1 | 1.4 | 26 |
Hububat vb. | 0.3 | 0.6 | 81 |
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024