Atatürkün kurduğu ve bu ülkenin aydınlarının başını çektiği bu parti uzun süredir artık bir çağdaşlık manzarası göstermiyor. Avrupa Birliği konusunda da toplumsal refahın yükselmesi konusunda da CHPnin artık hiçbir tezi gözlenmiyor. CHP denilince, son zamanlarda, akla gelen hiçbir olumlu şey yok. Görünen tek şey yolsuzluk suçlamaları, şaibeler, hizipler, baskı ve kavgalar! İşte bu nedenle, CHP seçmeni son derece üzgün. Kırgın. Çaresiz.Oysa CHP için çıkış yok değil. Konjonktür gayet müsait. Ekonomik krizin ardından zaten bozuk olan gelir dağılımı büsbütün bozuldu. Ancak CHPden çıt yok. Kriz geçeli üç yıl oldu. CHPden yine çıt yok. Çiftçi de iki yıldır kan ağlıyor. Muhalefetin sesi çıkmıyor. İşsizlik dört yıldır sayısal olarak sürekli artıyor. Muhalefet liderinin ağzını bıçak açmıyor. Eh durum böyle olunca, partinin oyları düşüyor. Oylar düşünce de, parti tabanına hükmetmek mümkün olamıyor.Açık konuşalım; partinin performansı yüksek olsaydı, kim onu devirme cesaretini gösterebilirdi? (Bırakın şaibelerini) Yeterliliği bile sürekli tartışılan bir ilçe belediye başkanı buna nasıl yeltenebilirdi? Başarısız olanı kim olsa devirir!Silik, kendi içine dönük, bütün hesaplarını Genel Başkanın yeniden seçilmesine ya da onun koltuğunu korumasına bağlayan bir parti yönetimi daha ne kadar dayanabilir? Çok kısa. Kimi kurultayı jandarma eşliğinde yaparak, kimini de ansızın bastırarak daha ne kadar bu gidebilir? CHPde parti içinde sürekli baskı artıyor. Tüzük değişiyor, örgütler görevden alınıyor. Çünkü yönetim başarısızlık karşısında tasfiye olmaktan çekiniyor. CHPnin vicdanı müthiş bir baskı altında sıkışmış görünüyor. Parti içi muhalefet şimdiye değin tepkiyle, duygusal olarak desteklediği adayın partiyi böleceğinden çekiniyor. Öte yandan, parti içi iktidar da partinin, bile bile, giderek erimesine seyirci kalmak istemiyor. İşte partinin geldiği nokta: Bölünme ya da erime!CHP bu iki olumsuz tercihin dışında bir formülü arıyor. Yeni bir yönetim, yeni bir anlayış. Demokratik bir tavır. Daha solda, daha sosyal adaletçi bir parti. Ve elbette yeni bir lider. Bu mümkün. Ancak zaman da çok kısa. Bu kısa sürede parti içinde hızla bunun arayışı dilleniyor, hazırlıkları yapılıyor.CHP lideri bu gelişmenin önünü açabilir mi? Erdem sahibiyse evet. Tıkarsa, Atatürkün partisi yok olma ile Genç Parti olma arasına sıkışır. Bu da CHPye karşı büyük bir vefasızlık olur.CHP sıkıntıda. Seçimlere daha iki yıl var. Bu parti bölünür ya da kırılırsa, siyaset de istikrarsız hale gelmez mi? Bırakın iktidar olmasını, CHP yok olursa, kim ana muhalefet görevini yapacak? hgunes@milliyet.com.tr CHP Türkiyenin en köklü, fakat günümüzün en sorunlu partisi. Kendini yenileyemiyor. Ve toplum karşısında giderek saygınlığını, çekim yeteneğini yitiriyor. Bırakınız bir çekim alanı yaratmayı, son günlerde CHPnin yaşadıklarını görenler, olsa olsa onu bir kaçış merkezi olarak niteliyor.