Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



Dün uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarından Fitch, Türkiye'nin "B" olan uzun vadeli yerel para ve döviz cinsinden kredi notunu "B+"ya yükseltti. Kuruluş Türkiye'nin görünümünü durağan olarak bırakırken, B düzeyinde bulunan kısa vadeli notta değişikliğe gitmedi. Fitch'den yapılan açıklamada, not artırımının Uluslararası Para Fonu destekli ekonomik programın kararlılıkla sürdürülmesi sonucu makro - ekonomik göstergelerdeki iyileşmenin sonucu olduğu belirtildi.
Pekiyi bu nota bakarak gerçekten Türk ekonomisinin daha iyiye gittiğini düşünebilir miyiz? Kısa vadeli gelişmelerde; evet. Ama bu her şeyin düzeldiği anlamına gelmiyor. Mesela dün bu haber açıklandığında borsa hemen tepkide bulunmadı. (Alımlar daha sonra geldi). Faizler de ciddi biçimde düşmedi. Döviz kuru da. Demek ki, ya bu haber fiyatların içindeymiş, ya da şu anda piyasalarda başka etmenlerin etkisi daha egemen. Bize kalırsa Kıbrıs müzakereleri de piyasalarda belli bir gerginlik yaratıyor.
Geçen hafta açıklanan enflasyon verileri, geçici etkileri bir yana bırakırsak, kalıcı ve ciddi bir düşüş oluştuğunu gösteriyor. Üstelik tahminlerin ötesinde. Yıl sonunda resmi hedef olan yüzde 12'lik tüketici enflasyonunun altında kalınması olasılığı göz ardı edilmemeli.
Yine 2003 sonunda cari işlemler dengesinde oluşması beklenen açık 5 milyar doları bulmayacak görünüyor. Üstelik net - hata ve noksan hesaba katıldığında bu açık daha küçük hale geliyor. Oysa yıl başında cari işlemler açığı tahminleri bunun iki katını buluyordu. Kısacası, borç gelir - gider dengesi, kurdaki gelişmelere rağmen, sorunsuz görünüyor.
Önceki yıl (2002) ekonomi yüzde 7.8 büyümüştü. Bu yılda yüzde 5 civarında bir büyüme ile kapatılacağı görünüyor. Önümüzdeki yıl da, tahmin edilen yüzde 5 kadar, bir büyüme elde edilirse kalıcı bir büyüme elde edilmiş olur. Malum, büyümenin olduğu bir yapıda da genellikle kriz çıkmaz.
Ancaak...
Fitch yaptığı derecelendirmeye ilişkin açıklama notunda, bu yılın genel kamu borçlarıyla ve finansman yükünün azalması tamamen liranın güçlü olmasına bağlanıyor. Raporda, Türk lirasının başından beri yüzde 19.4 değerlendiğine işaret edilerek, "Bunun 2004'te tekrar edilmesi ihtimali düşük" deniliyor. Diğer bir deyimle, kur aşağıya gitmeyi sürdürmezse borç dinamikleri de tersine dönebilir. Ancak biz kurun yukarı gitme dinamiğini gözleyemiyoruz.
Fitch'in yorumunda, hükümetin yıl sonuna kadar borç finansmanında görece rahat olduğu belirtilirken, 2004 için daha rahat bir kamu finansman senaryosu çiziliyor. Rapor aynı zamanda, bütçe sorunlarını, yapısal yetersizlikleri, cari işlemler dengesinin bozulan görünümünü ve kamu borcunun büyük kısmının yüksek volatilitesini orta vadeli görünümünü gölgeleyen unsurlar olarak işaret ediyor. Bize kalırsa en kritik nokta; sıkı maliye politikası. Bu politikadan ödün verilmezse sorun da kalmaz.
Türkiye'nin notunun artması elbette yolun tamamlandığı anlamına gelmiyor. Öncelikle siyasi belirsizliğin ortadan kalkması, ardından da hedeflenen ekonomik parametrelerde olumlu gelişmelerin sürdürülmesi gerekiyor.