Gösterge Önce seçimleri değerlendirelim. Bush'un iki dönem başkanlık yapmasından sonra aday olabilmesi mümkün değil. Cumhuriyetçiler hem ekonomik yavaşlama, hem de Irak'ta gelinen nokta itibariyle bir hayli yıprandılar. Bu nedenle seçimlerde Cumhuriyetçilere pek şans tanınmıyor. Bu yılın sonuna doğru ABD'de başkanlık seçimleri gerçekleşecek. Bu seçimler birkaç bakımdan önemli. Birincisi, ekonomik bakımdan seçimlerle beraber politika değişimleri gerçekleşebilir. Küresel ekonomiyi son yıllarda iki olgu birden etkiliyor. Biri Çin'deki olağanüstü büyüme performansı. Diğeri de dünyada faizlerin minimal denecek bir düzeyde bulunması. Gerçi bu ikinci etmen ABD'de önce faizlerin yükseltilmesiyle büyük ölçüde değişti. Ama son zamanlarda yine düşürülüyor. Demokratlar daha şanslı olsa da, o cenahta da aday bolluğu gözleniyor. Bunların da özellikle ikisi öne çıkıyor. Biri zenci Barack Obama. Diğer de eski başkan Bill Clinton'un eşi Hillary Clinton. Yani ABD halkı ya ilk kadın başkanı ya da ilk zenci başkanı seçecek. Geçen hafta Iowa eyaletinde delege seçimleri vardı. Bu eyaletin delege sayısı az. Ancak Obama bu eyalette bir hayli öne çıktı ve fark yaptı. Genç delegelerin genellikle Obama'ya itibar ettiği görüldü. Üstelik bu eyalet beyazların egemen olduğu bir yer. Belki tam bir turnusol değil ama nihayet önemli bir gösterge. Obama'nın yelkenlerini doldurduğu ortaya çıkıyor. Seçimlere kadar olan dönemde ekonomik politikalarda önemli bir değişim beklemek doğru olmaz. Ancak Demokratların iktidara gelmesiyle uygulanan politikalarda bazı değişiklikler ortaya çıkabilir. Bernanke yeni atandığına göre para politikası pek değişmez. Demokratlar sağlık konusunda ciddi bir reform hazırlığı içindeler. Bazı sosyal politikalara ağırlık vereceklerini belirtiyorlar. Ama yine de bütçe disiplini daha sağlıklı olabilir. Çünkü Bush askeri harcamaları abarttı. Öte yandan tüketici güveni de artabilir. Bu da büyüme ve dolayısıyla vergi gelirlerinde artış sağlayabilir. Ya zenci ya da kadın Başkan Demokratların önemli bir şansı, gerek iç talebin düşmesi, gerek dolardaki olağanüstü değer kaybı nedeniyle son aylarda dış ticaret açığının daralmakta olması. Seçimlere kadar büyük olasılıkla 1 euro 1.5 doları çoktan aşmış olacak. Böylece dış açık çok daha sağlıklı bir düzeye inmiş olacağından başlangıç noktası bakımından çok şanslı olacaklar.Dış politikaya gelinceÖ Demokratlarla birlikte Irak politikasının hemen değişeceğini sanmıyoruz. Bu kolay değil. Çünkü Irak'tan çıkıldığı takdirde bölgede başka istikrarsızlıklar doğabilir. Öte yandan, Obama, Türkiye'nin sözde Ermeni soykırımıyla yüzleşmesi gerektiğini savunsa da iktidara geldikten sonra tavrı değişeceğinden şüphe olmasın. Daha önceki başkan adayları da aynı propagandayı yapmışlardı. Bununla beraber, Türkiye'nin her iki adayla da (yani Obama ve Bayan Clinton ile) önceden ilişkilerini geliştirmesi yararlı olacaktır. Mali piyasalar büyük ölçüde Bush yönetiminin yolcu olduğunu hesaplıyor. Bu nedenle Bush'un gitmesi herhangi bir olumsuz etki yaratmayacaktır. Hatta aksine, bu iktidar değişimi yeni bir umut bile yaratabilir. Ancak seçimler yaklaştıkça verilecek olan mesajlar daha önemli olacaktır. Malum, küresel konjonktür değişiyor. Bunun üzerine gelecek başkanlık seçimleri de tüm dünyada etkili olacak. hgunes@milliyet.com.tr Başlangıçtaki şans