Hasan Mert Kaya

Hasan Mert Kaya

Tüm Yazıları

Kayıp Alfabe, Anadolu, Mezopotamya ve Akdeniz havzasının binlerce yıllık kültürel birikimini sanat yoluyla anlatan bir seçki. Sanatseverleri geçmişin izleriyle bir yolculuğa çıkaran sergi, geleceğe de bir davet.

Ahmet Güneştekin’in Zamana Dokunuşu: Kayıp Alfabe

Ahmet Güneştekin’in Kayıp Alfabe sergisi, 17 Ocak - 20 Temmuz 2025 tarihleri arasında Artİstanbul Feshane’de sanatseverlerle buluşuyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İBB Kültür’ün katkılarıyla düzenlenen sergi, sanatçının geçmişle bugünü buluşturan eserlerini gözler önüne seriyor. Christoph Tannert’in küratörlüğünü üstlendiği sergi, Artİstanbul Feshane’nin tarihi atmosferinde izleyicilere unutulmaz bir deneyim sunuyor.

Haberin Devamı

Ahmet Güneştekin’in Zamana Dokunuşu: Kayıp Alfabe

 Hikâyelerle örülen dünya

Ahmet Güneştekin, çalışmalarında taş, metal ve çeşitli nesnelerle şekillendirdiği hikâyeleri gün yüzüne çıkarıyor. Sergide yer alan eserler, sadece geçmişin izlerini taşıyan nesneler değil, aynı zamanda geleceğe bir davet. Güneştekin’in yaklaşımlarında, tarihin içinden süzülüp gelen anlamlar ve imgeler, izleyiciyi düşündürmeye davet ediyor.  Kayıp Alfabe, Anadolu, Mezopotamya ve Akdeniz havzasının binlerce yıllık kültürel birikimini sanat yoluyla anlatan bir seçki. Sergide yer alan boyutlu çalışmalar, bronzdan heykeller ve seramikle buluşmuş taşlar, Güneştekin’in geçmişle kurduğu bağın güçlü bir yansıması. Sergideki her eser, taşın doğasından ilham alarak hem bir hikâye anlatıyor hem de ziyaretçiyi düşünmeye sevk ediyor. 

Ahmet Güneştekin’in Zamana Dokunuşu: Kayıp Alfabe

Bin yılların tanıkları

Serginin özel bir bölümü olan Bin Yılların Tanıkları, Anadolu’nun tarihinden alınan ilhamla oluşturulmuş. Bu bölümde, antik ve orta çağ dönem sikkelerinden yola çıkarak hazırlanmış eserler ve detaylarındaki incelikler dikkat çekiyor. Güneştekin bin yılların tanıkları olan sikkelerde yer bulan semboller üzerinden geçmişin hikâyelerini günümüze taşıyor. 

Sikkelerin üzerindeki figürler ve yazılar, sadece birer tasarım değil, aynı zamanda medeniyetlerin bıraktığı izler. Bu bölümde, sanatçının hem tarihe olan ilgisi hem de sanat yoluyla geçmişi yeniden yorumlama çabası belirgin bir şekilde öne çıkıyor. Helen mitolojisinin zengin dünyası, Perslerin Doğudan Batıya sel gibi akışları, çağları aşan ünlü atı Bukefalos’un sırtında şahlanan Büyük İskender ve generallerinin eski dünyayı fetheden azmi, İzmir’i kurtarıp yeniden kuran rüyaları, Karadeniz’in Zehir Kralı Mithridates’in intikam ateşi, Roma İmparatorluğu’nun Julius Caesar, Brutus, Marcus Antonius ve Kleopatra gibi kudretli isimleri, Yedi Uyurlar’ın, İsa’ya ihanet eden Yahuda’nın izleri Bin Yılların Tanıkları’na ilham verdi. Bizans’ın iyilik sever imparatoriçesi Aelia Pulcheria, Thedora’nın hırslarının esiri Justinianus, doğunun en sevgili sultanı, asaleti karşısında düşmanlarının bile saygı duyarak önünde eğildiği Selahaddin Eyyubi’nin ölümüne ağıt yakan kadınlar, Haçlı seferlerinin karşısında dikilen Türkmenlerin hilali, Anadolu’nun en estetik eserlerini ortaya koyan Selçuklu bilgeliği ve yeni bir çağ açan Fatih Sultan Mehmet’in sırları Güneştekin’in yapıtlarında ziyaretçilerle buluşuyor.

Haberin Devamı

Ahmet Güneştekin’in Zamana Dokunuşu: Kayıp Alfabe

Hatırlamak ve anlamak

Feshane’nin tarih kokan atmosferiyle buluşan Kayıp Alfabe, taş ve metalin bir araya gelerek oluşturduğu eserleriyle izleyiciyi farklı bir dünyaya davet ediyor. Sergi, izleyiciyi sadece geçmişle buluşturmuyor, aynı zamanda geleceğe dair yeni bir bakış açısı sunuyor. Güneştekin’in sanatı, hatırlamak ve anlamak arasındaki ince çizgide geziniyor.

Haberin Devamı

Sanat ve Toplumsal Dayanışma

Sergiden elde edilecek gelirin bir kısmı Güneştekin Vakfı aracılığıyla sanat öğrencilerine ve okullara bağışlanacak. Bu anlamda Kayıp Alfabe, sanatın sadece estetik bir deneyim değil, aynı zamanda bir dayanışma aracı olabileceğini de gösteriyor. Sergiye özel olarak hazırlanan kitap, Christoph Tannert’in küratör yazısı ve Şener Özmen’in sanatçıyla yaptığı söyleşiyle zenginleştirilmiş bir içerik sunuyor.