BİR dokun bin ah işit derler ya; şu Birinci Kordon ve İkinci Kordon’dan, dolayısıyla Alsancak’tan ne kadar çok şikayetçi, ne kadar çok dertli insan varmış, şaşırıp kaldım...
İnsanların yaşamlarını kolaylaştırmak, seçilmişlerin görevidir.
Hepimizin isteği de zaten bu.
Bu iş için sadece Büyükşehir Belediyesi’nde kimine göre 17 bin, kimine göre 20 bine yakın çalışan görev yapıyor.
Peki gönül verdiğimiz kentimizde “dört dörtlük” bir günlük yaşam sürdürebiliyor muyuz?
Size göre “evet” olabilir, bana göre “hayır!..”
* * *
Birinci Kordon, hafta içi 21.00’de, hafta sonunda, öğle saatlerinden itibaren araç trafiğine kapatılıyor. Sabaha karşı saat 03.00’e kadar.
Taksicilerin isyanı dünkü gazetelerde yer aldı.
Efendim, işleri zaten kötüymüş, araç yasağı bu kadar uzun tutulunca hiç iş yapamaz hale gelmişler.
Haklı olabilirler...
Ama kusura bakmasınlar, Birinci Kordon’u da (trafiğe açık olduğu saatlerde) İkinci Kordon’u da yaşanmaz hale getiren taksicilerdir.
Bu kentte yeterli sayıda taksi durağı vardır. Ama maşallah neredeyse hepsi fır fır sürekli geziyorlar. Hatta gezmiyor, kafalarına estiği yerde durup müşteri bekliyorlar.
Trafik tıkanıyormuş, sıkışıyormuş, umurlarında bile değil. Bilsinler ki dünyanın hiç bir metropol kentinde böyle taksicilik yapılmaz.
İsteyen istediği yerde duramaz, müşteri alamaz, bekleme yapamaz!..
* * *
Birinci Kordon ve İkinci Kordon çift şeritli ve çift yönlü trafiğe açık.
Bir öneri..
Aralarında 15-20 metrelik bir aralık bulunan birbirine paralel bu iki yolu, “tek şeritli” trafiğe açın.
Hiç olmazsa iki şeritli bu iki caddede kısa zamanlı tek sıra park yapılsa da trafik akar..
Bunun için Büyükşehir’in UKOME’de bir karar alması yeterli..
* * *
Eski Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura’nın, belki de çok tartışılacak daha “radikal” bir önerisi var.
Dr. Özfatura, Birinci Kordon’un yeniden düzenlemesinden yana...
Kendi başkanlığı döneminde hazırlattığı “proje” nin uygulanması halinde, bu bölgedeki sıkıntının tamamen ortadan kalkacağı görüşünde.
Neydi bu proje?
Kordon, çift gidiş gelişli 3’er şeritli yol olacak. Rekreasyon alanı tamamen deniz kenarına taşınacak. Kara tarafındaki yaya kaldırımları çok geniş şekilde yapılacak. Tıpkı Paris’teki Champs Elysee gibi...
Hem cadde, hem de restoran ve kafelerin sıralanacağı bölge çok iyi bir şekilde “gündüz” gibi aydınlatılacak.
Kordon’da yine bugünkü gibi yürüyüş ve bisiklet yolları, geniş çim kaplı alanlar yar alacak.
* * *
Burhan Bey’in bu projesini bugün Birinci Kordon’da uygulamak belki çok zor, hatta imkansız .
Çünkü o günlerde bu proje çok tartışılmıştı.
Ama, Birinci Kordon ve İkinci Kordon’da iki caddenin döşemesi konusunda kendisiyle aynı görüşteyim.
İki yola da İzmir’e özgü “Arnavut kaldırımı” döşendi.
Ne var ki çok kötü bir uygulama yapıldı. Ne araçlar yürüyebilir ne de yayalar.
Caddeler yeniden düzgün parke taşla döşenebilir ya da çok kaliteli bir asfalt kaplama yapılabilir.
Burhan Özfatura’da aynı görüşte.
Hatta o, bu çalışmanın bir an önce başlatılmasında ısrarcı...