2019’un anahtarı niyet tazelemektir

Kültür Bakanı Kurtulmuş, 2019 seçimleriyle ilgili “Çifte seçime giderken, ilkelerin yerli yerine oturmuş olması, hizmetle ilgili niyetlerin tazelenerek daha arttırılarak sunulması gerekir” dedi

Çin’de gelecek yıl ilan edilecek “Türkiye Yılı” dolayasıyla hazırlık çalışmalarını başlatan ve Türkiye’nin Dünya Turizm Örgütü’nde icra kuruluna üye seçilmesi için ikili temaslar yürüten Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, AK Parti’nin, kuruluş dava ve ideallerinin günün şartlarına uygun bir yeni söyleme kavuşturulması gerektiğini söyledi. Kurtulmuş, gezisini izleyen gazetecilerle yaptığı sohbet toplantısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, parti örgütüne yönelik metal yorgunluğu teşhisinin tedavisinin, dört temel üzerinde demokrat bir söylem geliştirmeyi gerektiğini ifade etti.
Bu dört temeli, reformculuk, özgürlükçülük, millilik ve kapsayıcılık olarak değerlendiren Kurtulmuş, iktidar olmanın getirmesi doğal olan yorgunluğun giderilmesi için, reformları daha hızlı sürdürmek, özgürlükçülüğün kapsamını genişletmek, millî ve yerli kadroları daha güçlü adaylarla donatmak ve bunları çok daha geniş bir zeminde yapmaya özen göstermek gerektiğini ifade etti.
15 Temmuz’da, Türkiye’yi dize getirmek isteyen güçlerin bunu başaramayacaklarını anlayınca tüm çabalarını bir algı mücadelesi üzerinde yoğunlaştırdığını belirten Kurtulmuş, şöyle devam etti: “İktidar olmak, özellikle sürekli hizmet peşinde koşan bir iktidar olmak, kadrolarda bazı kişileri yorgun düşürebilir. Bu hizmetleri talep eden halkımızın içinde bazı kişilerde de bu hizmetlerle ilgili bir alışkanlık oluşabilir. Bu durumu istismar eden güçler ise ortaya seçimin-sandığın önemli olmadığı gibi düşünceler sürebilirler. Oysa sandık önemlidir. Çifte seçime giderken, ilkelerin yerli yerine oturmuş olması, hizmetle ilgili niyetlerin tazelenerek, daha arttırılarak sunulması gerekir.”
AK Parti’nin önünde, bu niyet tazelemeyi halka sunabilmek için önemli bir imkan bulunduğunu belirten Kurtulmuş, referandum ile yapılan sistem değişikliğinin gerektirdiği yasal düzenlemelerin AK Parti’’nin halkın tüm kesimlerinden, tüm bölgelerden, tüm illerden, yörelerden oy almaya devama niyetli olduğunu göstermek için önemli bir fırsat olacağını söyledi.

‘Yolu şaşırmamalı’

AK Parti’nin bu seçimlere, uyum yasalarını bitirdikten sonra, 12 Eylül Anayasası’nın halk iradesine karşı her nokta ve virgülünün değiştirileceği bir reform hazırlığı ile gitmesi gerektiğini kaydetti. Kurtulmuş şöyle devam etti:
“Metal yorgunluğu, gönüllere girememe tehlikesine işaret eden, gönül kazanmanın öncelenmesi gerektiğini hatırlatan, halka ‘Siz bize oy vermek zorunda değilsiniz; ama biz size hizmet etmek zorundayız’ demek gerektiğini belirten bir ifade olarak düşünülmelidir. Nereden geldiğimizi unutmadan, nereye gittiğimizi akılda tutarak, yolu şaşırmama uyarısıdır.”

Sivil-asker ilişkisi

Kurtulmuş, belirttiği dört temelden reform başlığı altında neler yapılabileceğine ilişkin örnekler vermesini isteyen gazeteciye, “Siyasal reform alanında önemli mesafeler kaydedildi. Ancak sivil-asker ilişkisi, vesayet olmayan bir ortamda, atılmış olan bazı kurumların kaldırılması, bazı kurumların bakanlıklara bağlanması gibi yapısal adımların atılması gerekir” karşılığını verdi. Kurtulmuş şöyle devam etti: “Pparlamentonun dar veya darlaştırılmış bölge sistemi ile güçlü parlamento haline getirilmesi; uygulanmakta olan reformların daha etkin hale getirilmesi; icracıların dünyada bir çok ülkede uygulanan Ganaim/Spoil sistemi ile işe kendi ekipleriyle gelmeleri ve işten kendi ekipleriyle ayrılmalarının sağlanması, bize siyasal reform alanında hala yapılacak çok şey olduğunu gösteriyor.”

‘Hiçbir ülke Suriye sorununu tek başına çözemez’

Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, “3 yılı iç savaş, üç yılı da bir vekaletler savaşı olarak geçmiş olan Suriye Savaşı’nın hiç bir ülkenin tek başına çabası veya bulacağı çözümle sona ereceğini söylemek, saflık olur. Irak da Suriye gibi aynı yolda bölgesel bir sorun olmaktan çıkmak üzere olduğu görülüyor. İki ülkede de savaşsız dönemlere girilmesi gerekiyor. Terör örgütlerini destekleyerek çözüm bulamazsınız. Bölgenin etnik yapısını değiştirerek çözüm bulamazsınız. Sorun Türkiye açısından komşu binada çıkan yangın gibidir. Tahribata bir an önce son verilmesi şarttır. Çözümü Suriye halkı bulacaktır. Suriye halkı yerine, Esad dahil, hiç kimse karar veremez” dedi.