Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bu köşede 14 Şubat’ta yayınlanan yazının başlığı “Trump fena geliyor. Hillary fena gidiyor” idi.
Her şey değişebilir diyenler varsa da şimdilik değişen bir şey yok.
Cumhuri-yetçilerin aday adaylığı için yarışan Trump ile Demokratların aday adaylığı için yarışan Sanders, söylemleri ile Amerikalıların kafalarını karıştırmaya devam ediyorlar.
Kurulu düzenden şu veya bu nedenlerle şikayetçi olan Amerikalı seçmen, acaba “Bu düzen değişmeli mi?” demeye başladı.
Cumhuriyetçilerin Trump dışındaki aday adayları “Kurulu Düzen”in adamları. Hillary’nın ise başkan olursa ne yapacağı belli. Kurulu Düzen’i sürdürecek. Kocası 8 yıl ne yaptı ise, kendisi dışişleri bakanı olarak Obama iktidarında hangi politikaların içinde oldu ise, aynını yapacak. Değişik politikalar uygulamaya niyeti de yok, gücü de yok.

Farklılık ilgi görüyor
Trump ve Hillary ile yarışan Sanders, Amerikalılara yeni şeyler söylüyorlar.
Trump diyor ki, “Ey Amerikalı… Uyan… Bu sistem para babaları için çalışıyor. Ben biliyorum çünkü ben de onlardan biriyim. BU FED denilen müessese (Merkez Bankası) para babalarını yemliyor. Herbir Amerikalıyı 6 bin dolar borçlandırarak, finansal müesseselere para dağıttı. Obamaya yardım etmek için faizleri yükseltmiyor. Ben Yellen’a haddini bildireceğim.”
Trump böyle demiş de ne olmuş demeyiniz. Kamuoyu “Doğru yahu… Bu FED de sadece finans çevreleri için çalışıyor. Bizi boş yere borç altına sokuyor” demeye başlıyor.
Trump tek bir konuda farklı-çarpıcı-belki de uygulanması imkansız şeyler söylemiyor ki… Konu bohçası zengin. Muhafazakar Amerikalı neden yakınıyorsa onların kafasını karıştıracak önerileri var. Göçmenleri, Müslümanları ülkeden kovacak. ISIS’i bombalayıp yok edecek. Amerika’yı eski güzel günlere döndürecek. Ama bunları nasıl yapacağı konusunda hiç bir detay veremiyor.
Demokratların adayı olmak için Hillary ile yarışan Bernie Sanders, sosyalist söylemlerini giderek güçlendiriyor. Yüksek eğitimin parasız hale getirilmesi, öğrenci borçlarının affı, sosyal hizmetlerin yaygın-laştırılması, sağlık sigortası gibi Amerikalıları doğrudan ilgilendiren konulardaki söylemleri yaygın kabul görüyor. Wall Street’e ve FED (Merkez Bankası) politikalarını eleştirmesi şöyle ve ya böyle FED kararlarını etkiliyor veya etkileyecek. Sanders devamlı olarak gelir dağılımındaki çarpıklığı tekrarlıyor. ”Ey Amerikalı… Kişisel servetin yüzde 99’u, ABD halkının yüzde 1’inin (3.2 milyon kişinin) elinde. Servetin yüzde 50’si 20 ailenin… Aç gözünü” diyor.

Yenilik arayışı var
Trump ve Sanders’in farklı söylemleri Amerika’da “genel kabul görmüş olan-değişmeyeceği sanılan” bazı inanışları sarsmaya başladı. Aday adaylarının ön seçim sonuçları bu sarsıntıyı gösteriyor.
The Associated Press‘in derlediği rakamlara göre, Trump’un aday adaylığından adaylığa geçebilmesi için 1.237 delegeye sahip olması lazım. Şimdilik delege sayısı 742. En yakın rakibi Ted Cruz’un delege sayısı 505. Ted Cruz’un arayı kapatması çok zor. Ancak Wisconsin yoklamasında Cruz büyük atak yaptı.
Hillary’ın aday adaylığından adaylığa geçebilmesi için 2.383 seçiciye ihtiyacı var. Şimdilik 1.298 seçiciye sahip. Rakibi Sanders’in seçici sayısı 1079 oldu. Sanders Hilary’e yaklaştı ama hala arayı kapatması güç görünüyor.
19 Nisan’da New York’ta yoklama var. New York yoklaması adayların şanslarının göstergesi olacak.
Trump’a oy veren kesim de demografik olarak çok sınırlı, çoğunlukla üniversite mezunu olmayan ve beyaz erkek ağırlıklı.
Cumhuriyetçi Partinin içinde Trump’in adaylığını engellemek isteyenlerin son an manevraları başarılı olur mu bilinmiyor. Wisconsin eyaletinde önseçimi Cruz’un kazanması, Trump’ın hızının kesilmesi olasılığını güçlendirdi.