Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Sanayi üretimi 2013 yılının ilk 9 ayında yüzde 2.8 oranında, 2014 yılının ilk 9 ayında yüzde 4.0 oranında artmıştı.

Bu yılın ilk 9 ayında yüzde 1.8 oranında arttı.MilliyetGeçen yıllara göre sanayi üretiminde artış yavaşladı.

TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) ay içinde 5067 işyerinden 1868 maddenin üretimindeki değişimi izliyor.

2010 yılı üretim ortalaması 100.0 kabul edilerek her ay üretimin ne olduğu belirleniyor.

- 2015 yılı eylül ayı endeksi 119.2 oldu. Bir yıl önce eylül ayında bu endeks 129.4 idi. Demek ki bir yıl önceye göre eylül ayı sanayi üretiminde yüzde 7.8 gerileme var.

Haberin Devamı

- 2015 Ağustos ayı endeksi 124.7 idi. Eylülde 119.2 oldu. Eylülde bir ay önceye göre sanayi üretiminde yüzde 4.4 oranında gerileme var.

- Aylık sanayi üretim endeksleri büyük değişim gösteriyor. 2015 yılının ilk 9 ayında en düşük endeks (üretim göstergesi) şubat ayında 110.7 idi. En yüksek endeks (üretim göstergesi) haziranda 130.3 olmuştu.

Milliyet

9 ayda sanayi yavaşladı

Aylık sanayi üretim endeksleri, bir önceki ayla karşılaştırılarak, sanayi üretimin yıl içindeki gidişine bakılır. Bir önceki yılın aynı ayıyla karşılaştırılarak da bir yıl öncenin aynı ayına göre üretimin değişimi izlenir.
Önemli olan, yılın belli döneminde, örneğin ilk 9 ayda sanayi üretimin bir önceki yılın aynı dönemine göre nasıl değiştiğidir.
2015 yılının ilk 9 ayında sanayi üretim artışı ortalaması yüzde 1.8 oldu. Geçen yılın aynı döneminde artış yüzde 4.0 olmuştu, 2013 yılında ise yüzde 2.8 idi. Bu yıl sanayi üretimde önemli bir yavaşlama var.
İşte bizi en fazla ilgilendiren de budur.
Milliyet
Gıdaya olan talep geriledi
Bizde kapasite var. Makine var. Çalışacak işgücü var. Bu durumda sanayi üretimi, üretim yapamadığımızdan değil, talep olmadığından artmıyor.
Talep olsa mevcut kapasite kullanılır. Yeni yatırımlar yapılır.
Talep; (1) İç talep, (2) İhracattır. İhracatı beceremediğimizden ihracat talebi durakladı. İç talep ise 3 nedenden daraldı:
Terör, siyasi tartışmalar, gelecek hakkındaki belirsizlik moralleri bozdu. Parası olan harcamıyor.
İhtiyacı olan para harcayacak ama parası yok. Parası tükendi.
Borçlanma kapısı açık olsa çok kişi borçlanarak harcayacak ama borçlanacaklar sonuna kadar borçlandı. Daha fazla borçlanamıyor.
Bu durumda iç talep canlanmadıkça sanayi üretimi artamayacak. Belki yeni hükümetin asgari ücret zammı ve sosyal harcamaları artırması iç talepte canlanmaya yol açar da üretim de kıpırdar.
Dikkati çeken şudur: Geçmiş yılarda ilk 9 aylık dönemde sanayideki üretim artışının lokomotifi gıda sanayi olurdu. 2015 yılının ilk 9 ayında gıda sanayiinde üretim artışı yüzde 0.5 oldu. Geçen yıl yüzde 5.4 idi. Demek ki çok kişinin gıdaya harcayacağı para da azalmış durumda.
Ekonomiyi öne çıkaralım
Eylülde üretim artışı 0.0 oldu. İmalat sanayiinde yüzde 0.2 gerileme var. Gıdada gerileme yüzde 1.0, tekstilde yüzde 1.8, giyimde yüzde 0.1.
Bu veriler, sanayide üretimdeki duraklamanın boyutunu sergiliyor. Önemli olan bu verileri iyi okuyarak, sanayi canlandıracak politikaları belirlemektir.
Seçim sonu reel ekonomideki sorunların kendiliğinden düzelebileceğine ilişkin iyimser bir beklenti başladı. Reel ekonomi üretimdir. Üretimde sorunlar kendiliğinden çözülemez. İç talebi canlandıracak, ihracattaki düğümü çözecek uygulamalara ihtiyaç var.
Reform, inovasyon, bilime önem verme söylemleri önemlidir ama kısa dönemdeki sorunu çözmede işe yaramaz. Şimdi eylem zamanıdır.
Her gün dolar fiyatı ne olacak, FED faiz artıracak mı, altına mı, dolara mı para bağlayalım tartışmalarına odaklanmış bir piyasa ekonomisinde, reel sektörle ilgili göstergelerin sergilediği riskler gözden kaçar.
Atatürk’e saygı: Cumhuriyetin kurucusu, çağdaş Türkiye’nin öncüsü Mustafa Kemal Atatürk’ü ölüm yıldönümünde saygı ile anıyoruz.