Her bayram “Nerede eski bayramlar” muhabbeti yapılır. Yaşlılar eski bayramları anlatır. Öyle bir hava yaratılır ki, eskiden her şey daha güzeldi. Ama sonraları her şey kötüleşti.
Bayram, çoşku, mutluluktur. İnsan sadece maddi şartlar iyileşince mutlu olamaz. Ama, maddi şartlar iyi değil ise insanın işi ve aşı yoksa, açık anlatımı ile cebindeki para yaşamını sürdürmeye imkan vermiyor ise insanın bayramda mutlu olması imkansızdır.
Her ülkede olduğu gibi Türkiye’de de yıllar geçtikçe yaşam ortamı iyileşiyor. İnsanların iş ve aş şartları iyileşiyor. Çok önceki yıllarda insanların maddi imkanları göreceli olarak daha sınırlı idi. Bu nedenle bayram vesilesiyle alınan giysiler, bayramda sofraları zenginleştiren tatlılar, ikram edilen şekerler insanlara mutluluk verirdi.
Göç başlamadığından insanların aileleri aynı şehirlerde yaşardı. Yol, otomobil, otobüs uçak konularında bugünkü şartları hayal bile edilemezdi.
Türkiye’nin nüfusu 1960 yılında 27 milyondu. Nüfusun yüzde 67’si kırsal kesimde yaşıyordu. Nüfusun yüzde 32’sinin yaşadığı kentlerin nüfusu 9 milyon dolayındaydı.
™imdilerde Türkiye’nin nüfusu 77 milyon. Nüfusun yüzde 77’si kentlerde, yüzde 23’ü kırsal kesimde yaşıyor. Kentlerin nüfusu 60 milyonu aştı.
Göç aileleri dağıttı
Anadolu’da bir çok şehrin nufusu, o şehirden büyük şehirlere göç edenlerin sayısından daha az. Sadece Almanya’da 3 milyon Türk yaşıyor. Diğer ülkelerdekiler de hesaba katılınca yurtdışında yaşayan Türklerin sayısı 7 milyon dolayında.
1980’lerde kişi başı milli gelirimiz 1.500 dolar dolayında idi. 1990’larda 23 bin dolar, 2000’lerde 4 bin dolar oldu. ™imdi 11 bin dolara yakın.
“Nerede eski bayramlar. ™imdilerde bayram dönemi insanlar evlerinde oturamıyor. Yollara düşüyor” diyoruz. Doğrudur. Kimi uzaktaki dost ve akrabalarını ziyaret için kimileri tatil için seyahata çıkıyor. Karayolları ağı genişledi. Otomobil, otobüs sayıları arttı. Her ilin bir havaalanı var. İnsanlar uçak ile seyahat ediyor.
Gelir ve imkânlar arttı
Eski yıllarda karayolu ile bir yerden öbür yere gidecek araç mı vardı? 1950’de Türkiye’deki otomobil sayısı 10 bin idi. 1960’da 37 bin, 1970’de 127 bin, 1980’de 724 bin 2002‘de 4.6 milyon oldu. ™imdi 9.5 milyon. 1950’lerde 3 bin otobüs vardı. 1980’de 31 bin, 2002’de 120 bin oldu. ™imdilerde 421 bin otobüs yolcu taşıyor.
1983 yılında hava yolu ile seyahat eden yolcu sayısı 2.5 milyon idi. 2013 yılında sade iç hatlarda 76 milyon yolcu uçuş yaptı. İkametgahı yurtiçinde bulunan vatandaşlarımız 2013 yılında yurtiçinde 68 milyon seyahat yaptı. Bu seyahatların yüzde 75’i aile ziyareti amaçlı seyahat. Gittikleri yerlerde ortalama 8 gece kaldılar. Seyahat başı 269 TL harcadılar. Toplam iç seyahat harcaması 18.4 milyar TL oldu.
Gene 2013 yılında ikametgahı yurtiçinde olanlar yurtdışına 7.5 milyon seyahat gerçekleştirdi. Toplam 5.2 milyar dolar harcama yaptılar. Kişi başına harcamaları 698 dolar.
Günümüzde yaşam şartları değişti. İnsanlar giysi almak için bayramı beklemiyor. Sofralar sadece bayramda tatlı görmüyor. Bütün mesele üretim artışının devam etmesi, üretim artınca ülkede her şey daha iyiye gidiyor. İnsanlar daha kolay iş buluyor. Aç ve açıkta insan kalmıyor.