Doların değer kazanması, euro’nun değer kaybetmesi “bugüne kadar kabul edilmiş - ekonomiye yön vermiş ilkelere aykırı”dır.
Ama bir gerçek var: Dolar değer kazanıyor, euro kaybediyor. Dolar euro çapraz kuru ne olacak? Unutalım 1 dolar 1 euro olur mu, olmaz mı’yı... Doların değer kazanması, euro’nun değer yitirmesi “normal” midir?
Ekonominin çarkları nasıl işliyor? Ülke paraları birbirlerine karşı nasıl değer kazanarak kaybediyor?
1) Temel bir teori vardı. Ülke paralarının değerini cari açık veya fazlanın belirleyeceğine inanılıyordu.
- ‘Kur, cari işlemler dengesini sıfıra götüren bir mekanizmadır’ deniliyordu.
- Bu teoriye göre ülkelerin cari açığı ne kadar büyür ise, parası o kadar değer kaybediyor. Tersine cari fazla veren ülkelerin parası değer kazanıyordu.
2) Bu teoriyi “modası geçmiş” olarak niteleyenlere göre ise, kuru tayin eden cari açık veya fazla değil. Sermaye hareketleri. Para hangi ülkeye akarsa o ülkenin parası değerlenir. Bugün yaşananlar, sermaye hareketlerinin kuru belirleyen ana etken olduğunu gösteriyor.
İki dev ekonomi...
Neden söz ediyoruz? İki dev ekonomi var: ABD ekonomisi ve Avrupa Birliği (AB) ekonomisi. İki ekonominin de milli geliri (GSYH) dolar olarak 17 trilyon doların biraz altında. (Şimdilerde euro ile belirlenen AB ülkeleri toplam milli gelirinin dolar karşılığı gerilemiş durumda.)
İki dev ekonominin milli geliri (katma değer yaratma gücü) eşit ama... Aması var.
- ABD ekonomisi her ay 25 - 40 milyar dolar dış ticaret açığı (ithalat ile ihracat arasındaki fark) veriyor. Buna karşılık AB ülkelerinin aylık toplam dış ticaret fazlası 20 - 25 milyar euro.
- Ekonomilerde paranın kıymetini etkileyen en önemli gelişme ödemeler bilançosunda cari hesaplarının (olağan döviz gelirleri ile giderleri arasındaki farkın) durumu. ABD ekonomisinde 12 aylık cari açık 388 milyar dolar. AB ekonomilerinin 12 aylık cari hesap fazlalıkları 324 milyar dolar. (The Economist, 17 Ocak 2015)
- ABD ekonomisi milli gelirinin yüzde 2.3’ü büyüklüğünde cari açık veriyor. AB ekonomilerinin toplam milli gelirinin yüzde 2.4’ü büyüklüğünde cari hesap fazlalığı var.
Bu tabloda doların değer kaybetmesi, euro’nun değer kazanması gerekirken neden tersi bir gelişme içindeyiz? N’oldu da böyle oldu?
Davul zurnalı ilan!
Dostum ekonomi yazarı Ege Cansen, doların değer kazanmasına ve euro’nun değer yitirmesine yol açan gelişmeyi;
1) ABD ve AB merkez bankalarının “ellerini erken göstermelerine”,
2) “Finans sisteminin pozisyon alması”na bağlıyor.
ABD Merkez Bankası, “piyasaya para salmayı kısacağını, faizi yükselteceğini” davul zurna ile ilan etti. Buna karşılık Avrupa Merkez Bankası (ECB), “Piyasayı paraya boğacağını, faizi sıfırın altında tutacağını” duyurdu.
Dünyada yüzer gezer milyarlarca fona takla attırarak en fazla getiriyi sağlama arayışındaki finans çevreleri (gene Ege Cansen’in anlatımı ile) önce rivayet çıkardı: “Para dolara gider, dolar değerlenir” söylentileri ile beyinler yıkandı. Ardından rivayetin gerçekleşmesi için euro’dan dolara dümen kırıldı. Şimdilerde de “Biz önceden söylemiştik” havasında gelişmeler izleniyor.
NORMALE DÖNÜŞ
Böyle geldi, böyle gider mi? Normal olarak gitmemesi gerekir.
- Dengeler bozuldu. ABD ekonomisinin güçlenmesi için ihracatının artması gerekir. Güçlü dolar ekonomide büyümeyi frenler. Euro ülkelerinin ihracatta rekabet gücü artar. ABD’nin cari açığı daha da büyür. AB ülkelerinin cari hesapları daha çok fazla verir.
- Yüzer gezer fonlara yön verenler, gerçek dışı kur hesaplarının sürdürülemeyeceğinin bilincinde, para trafiğinin yönünü değiştirir.
Bu durumda euro ineceği yere kadar iner ama indiği noktada uzun süre kalamaz. Ekonominin temel ilkeleri dolar - euro kurunun normale dönmesini sağlar.
Uyarı: Bu yazıda doların ve euro’nun değerlerindeki değişimin nedenleri tartışılıyor. Doların veya euro’nun fiyatının gelecekte nasıl olacağı konusunda her hangi bir tahmin yapılmıyor. Bu gibi yazılara dayalı olarak pozisyon alınamaz. Riske girilemez.