İyi haberlere her zaman ihtiyacımız var.Haftaya iyi haberlerle başlamak, çalışma, üretme gücünü artırır.
Geçen hafta sonu beklenmedik gelişmelerle moralimiz bozuldu. Üzücü gelişmeler dönülemeyecek noktaya ulaşmadan bastırıldı.
Beklenmedik gelişmeler, geçen haftanın “iyi haberlerini” gölgelemesin diyerek, bu ülkede yaşayanların tamamını ilgilendiren gelişmeleri sıralamak istiyorum...
İstihdamda iyileşme var
Nisan ayı rakamları geçen yıla göre de, bir önceki aya göre de istihdamdaki iyileşmeyi işaret ediyor.
Nisan’dan Nisan’a bir yılda çalışmaya hazır nüfus 1 milyon arttı. Bunların tamamına iş bulundu.
Çalışan sayısı 1 milyon artarken işsiz sayısı aynı kaldı.
İşsizlik oranı yüzde 9.8’den yüzde 9.5’e geriledi.
Tarım dışı işsizlik oranı yüzde 11.6’dan yüzde 11’e, genç işsizlik oranı yüzde 17’den yüzde 16’ya düştü.
Bir yılda ücret ve yevmiye ile çalışanların sayısı 945 bin arttı.
Ne var ki, bir yılda çalışan sayısı 1 milyon artarken bunların sadece 55 bini sanayide iş bulabildi.
Türkiye genelinde 936 bin kişi hizmetler kesiminde çalışma şansına kavuştu.
Hizmetler kesimi otopark bekçisidir, temizlik elemanıdır, memurdur...
Aylık olarak da, Mart’dan Nisan ayına istihdamda iyileşme görüldü. İstihdam arttı, işsizlik azaldı.
Sanayi hareketli
Türk ekonomisi için sanayi oldukça önemli bir kalem. Sanayi üretim endeksi geçen yıl 5 ayda yüzde 1.6 artmıştı. Bu yıl yüzde 4.9 oranında arttı.
2013 yılında 5 aylık artış yüzde 2.1, 2014 yılında ise yüzde 4.7 oranındaydı. Geçmiş yıllara göre 5 ayda sanayi üretim artışı yüksek...
Mayıs ayında sanayi üretim endeksi, geçen yılın mayıs ayının üzerinde. Mayıs ayında sanayi üretimdeki artışın yüksek çıkmasının ardında, gıda endüstrisindeki yüzde 10.1, motorlu kara taşıtları sanayiindeki yüzde 27.5 ve giyim sanayiindeki yüzde 12.9 artışın etkisi var.
Sanayi üretiminin yüksek olması, diğer sektörleri de etkiler. Büyüme oranı yükselir...
Ciro endeksi yükselişte
Sanayide üretim artışı, sanayide ciro artışına imkan verir.
Yılın ilk 5 ayında sanayi ciro endeksi yüzde 10.1 oranında arttı.
Sanayi cirosunda Mayıs ayından Mayıs ayına, yıllık artış yüzde 9.6 oranında, Nisan’dan Mayıs’a ciro artışı ise yüzde 3.3 oldu.
Vergi gelirleri artıyor
Vergi gelirleri ekonominin durumunu yansıtır. 2016 yılının Ocak-Haziran döneminde vergi gelirleri yüzde 11.2 oranında arttı.
Geçen yıl aynı dönemde vergi gelirleri yüzde 15.1 oranında artmıştı.
Vergi gelirleri yavaşlasa da artıyor.
Tüketim vergilerindeki gerileme ise, piyasanın durumunu yansıtıyor.
Halkımızın hemen tüm alış verişlerini kapsayan Dahilde Alınan Katma Değer Vergisinde geçen yılın ilk 6 ayında artış yüzde 12.7 iken bu yıl yüzde 8.7 oldu.
İthal mallarından alınan Katma Değer Vergisi’ndeki artış oranı yüzde 14.9’dan yüzde 2.2’ye geriledi. Genelde lüks dayanıklı tüketim malları ve taşıt araçlarından alınan Özel Tüketim Vergisi artışı, geçen yılın ilk 6 ayında yüzde 19.4 iken bu yıl yüzde 12.6 olarak gerçekleşti.
Cari açık küçülmeye devam ediyor
Geçen yılın ilk 5 ayında 18 milyar dolar olan cari açık, bu yılın aynı döneminde 13 milyar dolara geriledi. İhracattaki durgunluğa, turizm gelirlerindeki azalmaya rağmen cari açığın küçülmesinin arkasında, dış ticaret açığının (mal dengesinin) küçülmesi var.
Cari açığın (döviz açığının) küçülmesi önemli ama, açık büyük ya da küçük olsun, finansmanı daha önemli. Geçen yılın ilk 5 ayında ülkeye döviz girişi, açığı finanse edemediğinden, 3 milyar 700 milyon dolarlık eksiği döviz rezervlerinden kapatmıştık. Bu yıl açıktan fazla döviz girişi oldu. Rezerve 4 milyar 700 milyon dolar eklendi.
Döviz girişinde önemli olan doğrudan yatırım. Son aylarda doğrudan yatırım olarak daha çok gayrimenkul yatırımları öne çıktı.
Borsa, tahvil, bono için gelen döviz, kredi olarak getirilen döviz ve nereden geldiği belli olmayan döviz, ana döviz kaynağımız haline geldi. İhracat gelirlerimiz artığında, ithal ettiğimiz ürünleri içeride üretmeye başladığımızda, cari açık sorunundan kurtulacağız.