Yurtdı-şında Türk şirket-lerinin doğrudan yatırımlarıyla ilgili olarak yapılan bir araştırmaya göre, Türk şirketleri son iki yılda yurtdışında 5.2 milyar dolarlık sıfırdan yatırım ve 10 milyar dolarlık birleşme ve satın alma işlemi gerçekleştirdi.
Türk şirketleri, yurtdışında 2014 yılında 2.8 milyar dolarlık sıfırdan 100 yatırıma, 2015 yılında 2.4 milyar dolarlık 52 sıfırdan yatırıma başladı.
Sıfırdan yatırımlar dışında, Türk şirketleri 2014 yılında 6.5 milyar dolar değerinde 41 birleşme ve satın alma işlemi gerçekleştirdi. 2015 yılında ise Türk şirketleri tarafından yurtdışında 3.5 milyar dolarlık 35 birleşme ve satın alma işlemi için yurtdışında 3.5 milyar dolar harcama yapıldı.
Son on yıllık dönemde Türk şirketlerinin yurtdışı pazarlardaki 250 satın alma işleminin değerinin 25 milyar dolara ulaştığı belirtiliyor.
Üretim dışarıya kayıyor
Türk şirketlerinin yurtdışında yaptıkları birleşme ve satın alma işlemleri genellikle üretim ve altyapı sektörlerinde yoğunlaşıyor.
Bunları gayrimenkul, internet, mobil hizmetler ve teknoloji sektörleri izliyor.
Sıfırdan yatırımlarda ise üretim ve perakende sektörleri açık ara en çok tercih sektörler. Finans, lojistik, ev aletleri, yiyecek-içecek ve inşaat sektörleri de sıfırdan yatırım yapılan sektörler.
Yatırımlarda yüksek gelir grubunda yer alan ülkeler tercih ediliyor.
Almanya, ABD, Rusya, Birleşik Krallık ve İspanya gibi yüksek gelir grubunda yer alan ülkeler hem sıfırdan yatırımlar hem de birleşme ve satın almalar için tercih edilen ilk 10 ülke arasında.
ABD yatırım çekiyor
2014-2015 döneminde, birleşme ve satın alma işlemleri için tercih edilen ülkelerin başında 12 işlemle ABD geliyor.
ABD’yi, Almanya 9, Rusya 5, İtalya, Hırvatistan ve Hollanda 4’er işlemle izliyor.
Sıfırdan yatırımlarda, Almanya 32 yatırımla önde geliyor. Romanya 16, Makedonya 12, ABD 8 ve Rusya 8 yatırım ile Almanya’yı izliyor..
Türk işadamlarının dışarıda yatırım yapmaları, şirket satın almaları iyi bir gelişmedir. Ne var ki işadamlarının içeride yatırım yapacak yerde dışarıda yatırıma ağırlık vermeleri ekonomide beklenen gelişmenin gerçekleşmesine imkân vermez.