Biz bu darboğazı da geçeriz... Deneyimliyiz. Bundan önceki sorunlarımızı çöze çöze darboğazlardan nasıl çıkılacağını öğrendik.
Önemli olan, en az hasarla, sorunlu dönemi atlatmak. Bilineni tekrarlayayım. Ekonominin tıkandığı dönemlerde biz daha önceleri, sorunların çözümünü Uluslararası Para Fonu’na (IMF) bırakıyorduk. IMF bir kaptan belirliyor, kaptan IMF ile ortaklaşa yeniden yapılanma programı hazırlıyor, döviz desteğini (güvencsini) IMF sağlıyordu.
Bu defa IMF yok. Kendi işimizi kendimiz göreceğiz. Bugüne kadarki birikimlerimizle biz bu işi IMF’siz daha iyi yapacağız.
Çarklar dönüyor
Önce “avantajımız”ı hatırlayalım. Darboğazdan, sorunlardan söz ediyoruz ama, içeride ekonomi işliyor. Sanayi ile, finans sistemi ile, piyasası ile çarklar dönüyor. Yok, yok. Ne var ki; döviz fiyatı, faiz, enflasyon yükselişini sürdürüyor.
Bizim sorunumuz, darboğazımız, döviz girişlerinin yavaşlaması, hatta tıkanması. Dünyada döviz kalmadığı için değil, Türk ekonomisinin yapısal sorunları nedeniyle döviz girişi yavaşladı.
İthalatın, ihracattan fazla artması, dış kaynakların inşaat gibi getirisi olmayan alanlarda kullanılması, döviz üretecek yatırımların unutulması, yabancı yatırımcıların ekonomiyi olumsuz değerlendirmelerine yol açıyor. Yabancı yatırımcı göndereceği dövizin üretken, döviz gelirini artıcı alanlarda değerlendirilmesi bekleyişinde. Bu, yabancı yatırımcıya ana para ve faiz güvencesi veriyor.
Pakete ihtiyaç var
Yabancı yatırımcının “güvenindeki sarsılma” sonucu ekonomi darboğaza girdiğinde, sorunun çözümü için yapılacakların başında yabancı yatırımcıya bir “güven paketi” sunmak gerekiyor.
Burası çok önemli. Yanlış anlama olmamalı; ”darboğazdan çıkma paketi”nin tek amacı yabancıya güven vererek döviz tıkanıklığını açmak değil. Bu paket, döviz tıkanıklığını açarken, ekonominin darboğaza girişine yol açan uygulamaların nasıl ve ne sürede çözüleceğini ortaya koyacak bir eylem paketi olacaktır.
Darboğazdan çıkma paketi konusunda Milliyet Ekonomi’de 6 Aralık 2016 tarihinde özet bilgi vermiştim. Tekrarda yarar var:
Darboğazdan çıkma paketi bir bütündür... Paketin hazırlanması ve uygulanması için:
Cumhurbaşkanı ve/veya Başbakan, kendi kadrolarından güvendikleri bir kişiyi kaptan olarak belirleyecek. Kaptan belirlendikten sonra ekonomiyle ilgili tüm birimler kaptanın sorumluluğu altında görev yapacak. İktidarın ekonomiyle ilgili her konudaki sözcüsü kaptan olacak.
Kaptan, içeride olduğu kadar dışarıda da tanınan, ismi ve kişiliği güven veren biri olacak. Çünkü kaptanın içeriden çok dışarıda işi olacak.
2 “Yeniden Yapılanma Programı” hazırlanacak.
Bu kolay bir iş değil. Ama hazırlanır. Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) kapatılmasaydı, DPT kadroları, Hazine Müsteşarlığı kadroları dağıtılmasaydı, “Durum Tespiti - Çözüm Tedbirleri” daha kısa sürede hazırlanırdı. Gene de bugün bürokraside, deneyimli uzmanlar var. Programın dışarıda ve içeride güven verecek “Eylem Planı”nın olması şart.
Harekete geçilmeli
3 Yeniden Yapılanma Programı dışarıda ve içeride tanıtılacak.
İçeride halkın güvenini sağlamak önemli. Dışarıda Türkiye’nin niyetinin iyi olduğunu, program ile ne kadar sürede nasıl bir iyilik sağlanacağını anlatmak önemli. İşte bunun için, program hazırlandıktan sonra kaptan, Batı dünyasında kapı kapı gezecek.
4 Bundan önce döviz gönderenlere, bundan sonra göndereceklere güven vermek için, bir “güvence birikimi”ne ihtiyaç var.
Bundan önce bu tür güvence birikimlerini IMF sağlardı. IMF ile işimiz yok. Kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz. Keşke daha önceleri Hazine borçlanarak da olsa böyle bir güvence birikimi oluşturabilse idi. Ne ise, bundan sonra güvence birikiminin eksikliğini ”Hazine Güvencesi” ile “Yeniden Yapılanma Programı”nın döviz üretimine yönelik “inandırıcı - gerçekçi” yaklaşımı tamamlayabilecek.
Tekrar ediyorum... Bütün bunların bir bütünlük içinde, çok kısa sürede yapılması gerekiyor.
Zaman geçince güçlükler artar. Kaptanın belirlenmesinin gecikmesi, kaptanın programı hazırlayarak dışarıda ve içeride güven tazelemede gecikmesi, ekonomiye dışarıdan döviz desteğinin sağlanmasının gecikmesi çözümü güçleştirir. Faturayı büyütür.
Daha önceleri bu tür dar boğazlardan nasıl çıktık ise, bu defa da çıkacağız. Önemli olan bir an önce eyleme geçmek.