Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Ayşe Hanım Teyzem, Ali Rıza Bey Amcam pahalılıktan yakınıyor, çocuklarına iş bulamamaktan yakınıyor, ondan yakınıyor, bundan yakınıyor... Ben de onların dertlerini dile getirmek için bu sütunda yazılar yazıyorum. Sonra devletin istatistik kurumunun memurları kapılarını çaldığında onlara “Ne kadar mutlu ve gelecekten ne kadar umutlu” olduklarını söylüyorlar...

Oldum mu “mosmor”! Devletin istatistik kurumu tüm halkımıza soruyor: “2015 yılı geçti gitti. Bu ülkede yaşıyorsunuz. Hayat devam ediyor. Ekonomi, iç politika, dış politika, terör, asayiş, eğitim. Bunlar sizin hayatınızı etkiliyor. Acaba bütün bunların rüzgârında mutlu musunuz?” Her 100 kişinin 56’sı ‘çok mutluyum’, 32’si ‘orta karar mutluyum’ diyor. Yüz kişinin sadece 11’i ‘mutsuz’ olduğunu söylüyor.

Evliler çok mutlu

Türkiye İstatistik Kurumu her yıl “Yaşam Memnuniyeti Araştırması” yapıyor. Bu araştırmada halkımızın mutluluk durumu belirleniyor.

2015 yılı araştırmasının bulgularına göre, halkımızın mutluluk kaynakları arasında “sağlık” önde geliyor. Sağlık halkımızın mutluluğunu yüzde 68 etkiliyor. Sevginin mutlulukta payı yüzde 15, başarının payı yüzde 6 oranında. Ya para? Paranın önemi hiç de sanıldığı kadar değil. Yüzde 4 kadar. Hele hele işsiz olup olmamanın mutluluğu etkilemediği anlaşılıyor. Çünkü işin olup olmamasının mutluluktaki payı yüzde 2 gibi düşük bir pay.

Gençlerimiz, 18-24 yaş arasındakiler, diğer yaş gruplarına göre en mutlu olanlar. İlkokul mezunu her 100 vatandaşımızın 54’ü mutlu iken üniversite mezunlarında mutluluk yüzde 60’a yaklaşıyor.

Evlilik mutluluk kaynağı. Evli olan her 100 vatandaşın 59’u mutluyum derken, her 100 bekârın sadece 49’u mutlu.

Halkımıza, kamu hizmetleri sorulduğunda 100 kişinin 72’si sağlık hizmetlerinden, 58’i sosyal hizmetlerden, 59’u eğitimden, yüzde 50’si adliye hizmetlerinden, yüzde 70’i ulaştırmadan, yüzde 69’u asayişten memnun olduğunu söylüyor.

Gelecekten umutlu

Sonuç olarak da her 100 kişinin 74’ü gelecekten umutlu. Bu oran 2014’te daha düşüktü.
Bundan iyisi zor bulunur. Ülkemizde mutluluk göstergelerinin bu kadar iyi olması sevinilecek durum.

Geliniz görünüz ki bu tablonun karşısında benim gibi ekonomi yazarlarının işi çok güç. Ekonomi dediğimiz şeyin hedefi halkın refahı, mutluluğudur. Görülüyor ki halkımız mutlu... O zaman bizlere ne düşer?

Bizler her gün “halkın fuzuli avukatlığına soyunarak” ekonomide işler kötü... İşsizlik var... Pahalılık var... Et fiyatları şöyle, sebze fiyatları böyle... Halkın geliri yetersiz... Gelir dağılımı bozuk... Büyüme yavaş... gibi konuları yazıp duruyoruz. Ekonominin durumu ve yaşam koşulları bizim yazdığımız kadar kötü olsa, halkımız bu ölçüde mutlu olur mu? Hele hele, politika yazanların işi daha da zor. Anarşi, adalet, eğitim gibi konulardaki gelişmelerden halkın rahatsız olmadığı, olanın bitenin halkın mutluluğunu artıracak gelişmeler olduğu anlaşılıyor.