DEVLET ANA

Görev yaptığı yerlerden hep gözyaşlarıyla uğurlanan İnci Sezer Becel yönetişime; yani yönetimde ekip çalışması ve iletişime inanan bir mülki amir

Cumhuriyet’le birlikte her türlü hakka kavuşan Türk kadınına o dönem sadece kaymakam olma hakkı verilmedi. Çünkü özellikle köylere atla gidilebiliyordu ve kadınların atla uzun yolculuklar yapamayacağı düşünülmüştü. Teknolojinin gelişmesi ile birlikte yollar en ücra köylere kadar ulaştı. Ancak kadınlara kaymakamlık yasağı bir türlü kaldırılamadı. Ta ki 1989 yılında yapılan yasa değişikliğine kadar.
Bu değişiklikle birlikte Türkiye 1995’te ilk kadın kaymakamlarıyla tanıştı. Bugün 30’a yakın kadın kaymakamımız var. Kaymakamlık aslında Türkiye’de insanların hayatını en fazla etkileyen bir iki meslekten biri. Konusu birebir insan olan bir iş yapmak ve çalıştığınız ilçenin her ayrıntısından sorumlu olmak. Okuldaki öğrenciden, dağdaki çobana; köydeki muhtardan, devlet dairesindeki memura kadar herkesi düşünmek kaymakamın işi.

Her gelenden bir tuğla
Büyük şehirlerden bakıldığında pek fark edilmese de, kaymakamlar ilçelerinin cumhurbaşkanları, ”Devlet Ana” adeta.
Çeşme kaymakamdan yana şanslı bir ilçe.. Her gelen bir öncekinin yaptığına bir tuğla eklemiş. Ve bu güzel kent birkaç ay önce bir bayan kaymakamla tanıştı. Herkesin konuştuğu, ilgi odağı İnci Sezer Becel’le. Meslek hayatının 17. yılını dolduran kadın kaymakamımız ilk kez ülkenin batısında sorumluluk almış durumda. Ama ona göre ülkenin doğusu da bir, batısı da, kuzeyi de bir, güneyi de. Her yerin kendisine özgü özellikleri ve güzellikleri var. Görev yaptığı yörelerden ayrılırken ardından gözyaşları sel olmuş. Çok güzel dostluklar ve çalışmalar olunca ayrılıklar da kolay olmuyor. Hele ki küçük yerleşkelerde. İnci Hanım’ın yönetim anlayışı da çağa uygun. Yönetişime inanıyor. Yani yönetimde iletişime, ekip çalışmasına.

Kadından emir almak
Daha önce görev yaptığı il ve ilçelerde özellikle eğitime öncelik tanıyan kaymakamımız, tesadüf bu ya Çeşme’de kaymakamlık binası olmadığı için İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü binasının bir bölümünde yürütmeye çalışıyor devlet işlerini. “Biz millet olarak bir kadından emir almaya alışkın değiliz. Bunu gurur meselesi yapanlar var. Ancak bu güne kadar benden emir almak istemediğini söyleyen hiç kimse de olmadı. Kaymakam kadın olunca, kişilik ön plana çıkıyor” diyen İnci hanımın eşi emniyet amiri... ”Artık evde de eşinizin sözü geçiyordur” gibi provakatif bir soruma “Şirket midir evlilik kurumu? Evlilik iki insanın birlikteliğidir. Erkeğin kadının sözünü dinlemesi ya da kadının erkeğin sözünü dinlemesi aşağılayıcı bir şey değil. Önemli olan fikir alışverişi ve anlaşma. Oğlum daha ilkokul 4 e gidiyor. O bile soruyor araba alırken benim fikrimi aldınız mı diye” şeklinde verdiği cevap tam benim istediğim türdeydi.
İş dışında aile genelde evde vakit geçirmeyi seviyor. Baba televizyona takılırken anne oğlunun dersleriyle ilgileniyor. Ve Gaziantep kökenli olduğundan bol bol ve de çeşit çeşit yemek yapıyor. İnci Hanım, yemeklerde sık kullandığı daha önceleri annesinin yaptığı zeytinyağını artık Çeşme pazarından alıyor. Çeşit çeşit otları da.
Uzun süre ağzına balık koymamış. Ama artık balık da vazgeçilmezlerinden. Müzik tutkunu. Özellikle halk müziği. Erkan Uğur dinlemeyi çok seviyor mesela. Çiçeklere düşkün. Çeşme’ye gelirken çiçeklerini de getirmiş. Menekşeler, sardunyalar... Yakında bir de köpek alacak. Hem oğlunu sevindirecek, hem de hayvan barınağındaki bir garibanı.

Çeşme’nin kafası karışık

* Yaz sonu göreve başladınız. O yoğunluğu yaşamamanıza rağmen Çeşme’nin bir fotoğrafını çeker misiniz?

Evet sezon bitince geldim. Daha sağlıklı değerlendirmeyi önümüzdeki sene yapabilirim. Sezonda kamu ve özel sektör 2,5 ayı uyumadan geçiriyor, bunu biliyorum. Belki 12 ay olmaz ama sezon 5 aya çıkabilir.
Benim bir saptamam oldu. Çeşme’nin kafası karışık. Büyüyoruz ama nasıl yapalım? Oysa büyüme ve koruma birbirinin alternatifi gibi görünmemeli. Büyürken de muhafazanın ön planda olması gerektiği bilinmeli. Ben koşulsuz ve kontrolsüz büyümeye karşıyım. Hepimizin de buna karşı olması lazım. Doğanın yok edilerek taş blokların içinde büyümeden yana değilim. Normali doğal yapıyı koruyarak büyümektir aslında.
İyi ki bir marina yapılmış

* Alt yapıda hala ciddi sıkıntılar var.

Çeşme gerçekten parlayan bir yıldız. Yakın gelecekte 33 bin nüfustan daha büyük olacak, bunu engelleyemeyiz. Alt yapıyı bir kenara bırakın, daha sokaklar doğru dürüst numaralanmamış. Kamu binaları sıra sıra sahilde. Turistin oturup keyif yapacağı mekanlar kıyı şeridinde sınırlı. İyi ki marina yapılmış. Büyüdükten sonra tedbir almak çok daha zordur. Gecekondular oluşur, yollar yetmez, su ve elektrik kesintileri, çöp birikintileri olur. O nedenle 10 sene, 20 sene sonraki Çeşme’yi düşünüp ona göre kapılar açmamız, planlamalar yapmamız lazım.

* Sizin Çeşme için projeleriniz var mı?

Çeşme’de yeniyim, hala tanıma aşamasındayım. İlçeme yönelik geziler ve ziyaretlerle hem fiziksel olarak, hem yaşayan kişiler olarak tanımaya çalışıyorum. Bölgeyi tanıdıktan sonra proje gerçekleştirmenın doğru olduğunu düşünüyorum. Şu anda kafamda birşeyler var ama daha dikkatli gitmekte fayda var. Maksat proje yapmak değil yürüyen ve hayata geçirilebilecek proje yapmak olmalı. Ve insanımıza faydalı projeler..

* Zaten sizi kaymakamlıkta yakalamak çok zor. Hep alandasınız.

Kaymakamlık masa başı görevi gibi görünse de gerçek öyle değil. Kaymakamlar bürokratik süreçler ve işlemlerin içinde kaybolan yöneticiler olmamalı. Ne kadar dışarda olursanız o kadar görürsünüz. Ben gezip yerinde görmeyi tercih ediyorum.

* Adı Çeşme ama tarihi çeşmeler ön planda değil..

Çeşmeleri ön plana çıkarmak için çalışma yapacağız. Tarihi dokuyu ortaya çıkarırsanız gelen yerli ve yabancı konuklar da daha fazla vakit geçirirler. ”Çarşı, bir aşağı, bir yukarı, Çeşme bitti” olmaz. Kilisenin restorasyonu tamamlanmak üzere. Osman Ağa Han restore ediliyor. Bu tip birçok yapı var tekrar kazanabileceğimiz. Sonra yarımadaya yönlendirmek lazım turistleri.. Dalyan, Ilıca, Çiftlik, Şifne ayrı ayrı merkezler. Alaçatı bambaşka bir güzellik. Bunları göstermek lazım.

* Tabii ki elele. Ben böyle bir uyum göremiyorum Çeşme’de.

Sezon sonunda turizm değerlendirme toplantısı yaptık. Sizin de dediğiniz gibi herkes Çeşme için bir şeyler yapmaya çalışıyor ama uyum ve birlikte hareket etme yok. Kutuplaşmaları ortadan kaldırmak gerekiyor. Burada bir şans hemcinslerim. Çeşme’de kadınlar her alanda güçlü görünüyor. Onların desteğiyle küskünlükleri ve kıskançlıkları en aza indirgeyebileceğimize inanıyorum.

KİMDİR?
1971 yılında Gaziantep’in İslahiye ilçesinde dünyaya geldi. İlk orta ve lise öğrenimini İslahiye’de tamamladı. 1992’de A.Ü. Siyasal Bilgiler’den mezun olduktan sonra 1994 yılında Ordu kaymakam adayı olarak göreve başladı. Sırasıyla Finike, Kalkandere ve Acıgöl Kaymakam vekillikleri yaptı. 1995-1996 yıllarında İngiltere’de dil eğitimi ile İngiliz genel ve mahalli yönetimiyle ilgili eğitim aldı. İnci Sezer Becel, daha sonra Çeltik, Tut ve Gülşehir kaymakamlığı görevlerini üstlendi. Tut’ta görevli iken, Emniyet Amiri olarak görev yapan ve halen Urla Emniyet Müdür Yardımcısı olan Hakan Becel’le evlendi. Kaymakam İnci Sezer Becel, bir çocuk annesi.