YOK OLMA TEHLİKESİ ALTINDAYDI

Aydın Büyükşehir Belediyesi, iki yıl önce dünya üzerinde sadece 75 adet kalan milli ırk Çine çaparı koyunlarının yok olmasının önüne geçti.

İki yıl önce Büyükşehir Belediyesi tarafından Çine çaparı sahibi tek üreticiden satın alınan ve çoğaltılan koyunlar, bu koyunları geleceğe taşımak isteyen ihtiyaç sahibi ailelere hibe edilerek yeniden ekonomiye kazandırıldı. Çine çaparı koyunlarının milli bir ırk olduğu kadar kültürel bir değer olduğunun da altını çizen Adnan Menderes Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Karaca, koyunların farklı ellerde yeniden yetiştirilecek olmasının ulusal bir katkı olduğunu söyledi. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ise, yerel ve milli bitki ve hayvan cinslerini geleceğe taşımanın sorumluluğunu yerine getirmekten dolayı çok mutlu olduklarını ifade etti.

Çine çaparı üzerine uzun yıllardır çalışmalar yapan Prof. Dr. Orhan Karaca, Çine çaparı koyununun Aydın'a özgü bir ırk ve Ege Bölgesi'nin geride kalan tek yağlı kuyruklu koyunu olduğunun altını çizdi. Adnan Menderes Üniversitesi'nde 1994 yılından bu yana bilimsel çalışmalar yapıldığını hatırlatan Karaca, Tarım Bakanlığı'nın da bu koyunun cinsini "milli ırk" olarak tescil ettiğini ve şu anda "Halk Elinde Koruma Programı"nda olan bu ırkın halkın elinde kalmadığının altını çizdi.

"Yerli ve milli değerlerimizi korumaya devam edeceğiz"

Başkan Çerçioğlu, yerli ve milli her değeri korumaya devam edeceklerini vurgularken, yerel tohumlardan başlamak üzere de her değerin gelecek nesillere aktarılması için çaba sarf ettiklerini ifade etti. Başkan Çerçioğlu, "Çine çaparı özellikle susuzluğa iyi adapte olmuş bir ırk. Tarımsal üretimde ve hayvancılıkta verim kaygısı çok öne çıkmış olsa da bizler günümüzde etkisini iyiden iyiye hissettirmeye başlayan iklim değişimlerine kolay uyum sağlayacak yerel ırkların daha değerli olacağı düşüncesindeyiz. Bu sorumlulukla yerel ırkımızı yetiştirmek isteyen Aydınlıları da tebrik ediyorum" dedi.

Başkan Şahin çalışmaları inceledi

Mardin’in Midyat Belediye Başkanı Veysi Şahin, Ulucami Mahallesi’ndeki 2. Etap sokak sağlıklaştıma ve dış cephe çalışmalarını yerinde inceledi. Başkan Şahin, “Ulucami Mahallesi buradaki fiziki yapının iyileşmesiyle görkemli tarihine uygun hale gelecek. Turizm ve ticaretin canlanmasını, istihdamın artmasını amaçlıyoruz. İlçeye gelen turistlerin en çok ziyaret edeceği mekânlardan biri olacak. Midyat’ta şu anda yürüttüğümüz en önemli projelerden bir tanesi sokak sağlıklaştırma ve cephe iyileştirme projesidir” dedi.

DARGEÇİT LAVANTA KOKACAK

Mardin’in Dargeçit ilçesinde lavanta ekim çalışmaları kırsal Karabayır, Değerli ve Kılavuz mahallelerinde devam ediyor. İlk kez kadınların istihdam edilmesi ve ilçe ekonomisine katkı sağlamak amacıyla Dargeçit Belediyesi tarafından başlatılan “Bir Dünya Üreten Kadın” projesi kapsamında ilçenin Karabayır, Değerli ve Kılavuz mahallelerinde lavanta ekim çalışmalarına başladı. Daha önce Dargeçit’te bağlı kırsal Temelli Mahallesi’nde proje kapsamında 15 kadına 17'şer dönümden oluşan 255 dönüm arazi tahsis edilerek 200 bin lavanta fidesi ekilmişti. Şimdi de ilçenin Değerli ve Kılavuz mahalleleri arasında bulunan 200 dönümlük alanda lavanta ekim çalışması gerçekleştirilirken, Karabayır Mahallesi’nde ise, lavanta bahçesi için çalışmalara başlandı. Sonraki süreçte damlama sulama sistemleri devreye alınarak çalışmalara devam edileceği belirtildi. Yetkililer, Önümüzdeki yıllar içerisinde kırsal mahallelere girerken bir görsel şölenle renk cümbüşü ve ambiyansın meydana gelmesinin beklendiğini dile getirdi. Proje hakkında açıklamalarda bulunan Belediye Başkanı Mehmet Cüneyt Aksoy, ekilen lavanta fideleri bölgenin çehresini değiştirecek görüntüye sahip olacağını ve ilerleyen zamanlarda ekipman teminiyle lavanta çiçeğinden elde edilecek yağla ekonomik kazanç elde edilmesini hedeflediklerini aktardı.

DEPREM MAĞDURLARI ÇÖZÜM BEKLİYOR

İzmir’in Bayraklı ilçesinde oturmakta olan okurlarımızdan Selim Tanır, “Ben emekliyim. 30 Ekim 2020 tarihinde İzmir’de meydana gelen deprem dolayısıyla binamız hakkında orta hasar raporu verildi. Deprem sonrası devlet büyüklerimiz sağ olsunlar bizlerle çok ilgilendiler. Depremden beş ay sonra İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Bayraklı için kentsel dönüşüm kararı verdi. Biz de çok sevindik. Sayın Cumhurbaşkanımızın kararıyla 200 bin TL kentsel dönüşüm kredisi onaylandı. Biz de binamız için müteahhitlerle görüşmeye başladık. 100m2 dairemiz için bizden 350 bin TL istendi. Ben emekliyim, 3200 TL maaş alıyorum. Yaşımızdan ötürü bankalardan kredi alma şansımız düşük. Kısacası, bizler bu yaşta mağdur olduk. Devletimizden isteğimiz kentsel dönüşüm kredi vadesinin 20 yıla çıkarılması ve bizim ödeyebileceğimiz daha az faizli kredi verilmesi. Böyle kredi verilirse evimizde kira öder gibi ödeyebiliriz. Öldükten sonra evlatlarımıza bırakabileceğimiz bir evimiz olur. Bunun için, devlet büyüklerimizden bizleri memnun edecek karar almalarını bekliyoruz” dedi.

‘EDS SİSTEMİ KURULSUN!’

İstanbul’un Sarıyer ilçesi, Zekeriyaköy Mahallesi’nde yaşamakta olan okurlarımızdan müzisyen Alpay Şalt, “Zekeriyaköy son yıllardaki imar akınına rağmen kısmen doğası bozulmamış, yeşillikler içinde, huzurlu bir köydü. Sabah kuşların şarkılarıyla uyanmaya alışmışken Kuzey Otoyolu Kilyos bağlantısı, İBB duble yol inşaatı ve pandemi koşullarında marketlere mal taşıyan araçların çoğalması sebebiyle sabahın erken saatleri ya da gece yarısı fark etmeden  kamyon sesleriyle uyanmak zorunda kalıyoruz. Nizami olmayıp trafik güvenliğini tehdit eden, ölümlü kazalara sebep olmuş, sert virajlı dik bir yokuşla Bahçeköy'den Zekeriyaköy'e bağlanan yolun kuş uçuşu 30 metre uzağında oturuyoruz. Yolun üst girişinde yıllar süren mücadele sonucu koyulan yükseklik kısıtlayan tak olmasına rağmen kaçak giriş yapan kamyonların sesi yetmiyormuş gibi, ters yönde kamyon giremez tabelası olmasına rağmen vites küçültüp gaza basan kamyonlar türedi. İBB'ye yaptığım EDS kamera sistemi ve yükseklik kısıtlayıcı tak isteğim, Çevre Bakanlığı'nın yönlendirmesiyle İBB Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi’ne yaptığım desibel ölçümü ve ses paneli isteğim sırayla reddedildi, hiçbir çözüm üretilemedi. İBB ‘Biz tabela koyabiliriz ama ceza yazma yetkimiz yok, 155'i arayın’ diyor, 155'i arayıp tek tek plaka mı vereceğiz? CİMER üzerinden onu da yaptık, yine de ceza yazılmıyor, kamyonlar önümüzden artarak geçiyor. Bahsi geçen varyant yokuşu çevresine ses paneli ve yükseklik kısıtlayıcının yanı sıra hız yapan ve kural ihlali araçların anlık tespit edilip ceza almasını sağlayan kameralı EDS sistemi kurulmasını  istiyoruz” dedi.

GÜNDÜZ YANAN LAMBALAR TEPKİ ÇEKTİ

İstanbul’da yaşamakta olan okurlarımız, gündüzleri işe gidiş gelişlerinde karşılaştıkları, yol boyunca yanan aydınlatma lambalarından şikâyetçi. Bir okurumuz, “Her gün işe giderken gündüz yanan bu lambalar dikkatimi çekti. Bir hafta boyunca her gün takip ettim. Her sabah 08.00’de işe giderken çektiğim ve size gönderdiğim fotoğrafta göreceğiniz gibi, Avrasya Tüneli’nden çıktıktan sonra Kennedy Caddesi üzerindeki direklerdeki ve 10. Yıl Caddesi üzerindeki direklerdeki lambalar gece gündüz yanıyor. İsraftır” dedi. Okurlarımızın bu şikâyetini Boğaziçi Elektrik Dağıtım şirketi (Bedaş) yetkililerine duyurmuş olalım.

SEN SOR, BAŞKAN CEVAPLASIN!

Sevgili okurlar! Yaşadığınız şehirde, sokağınızda, cadde ve kaldırımlarda gördüğünüz aksaklıkları ve belediye hizmetlerinde karşılaştığınız sorunları, sorumlulara duyurmak, şikâyetlerinizi onlara iletmek ve çözüm bulunmasını istiyorsanız, bize iletin. 0530 954 59 59  numaralı telefonumu günün her saatinde arayabilir, whatsapp’tan veya eren.aka@milliyet.com.tr elektronik posta adresine şikayetinizi fotoğraflarıyla birlikte iletebilirsiniz...