Anksiyete: Stresli veya öfkeli kişiler sıklıkla dişlerini gıcırdatırlar (bruksizm). Bruksizm, diş dolgularından veya doğumdan itibaren dişlerin yanlış hizalanmasından kaynaklanabilse de, davranışsal nedenlerle de olabilir. Bu durumda dişleriniz özellikle soğuk hassasiyetinde ağrı hissetmenize sebep olarak size bir şeylerin ters gittiğini anlatmaya çalışırlar.
Kanser: Ağız ülserlerine genellikle yanıklar veya ısırıklar neden olur ve sadece birkaç gün sürer. Ancak iyileşmezlerse ciddi olabilirler. Dudaklarınızdaki, diş etlerinizdeki, dilinizdeki ve ağzınızın içindeki ülserler, yumrular veya diğer düzensizlikler ağız kanseri belirtileri olabilir. Beyaz/kırmızı lekeler, kalıcı ülserler, his kaybı ve sert dokulara dikkat etmelisiniz. İşte bu renk ve doku değişiklikleri size ağızda tehlikeli bir durum olduğunu anlatmaya çalışan sinyallerdir.
Kötü beslenme: Tükettiğimiz gıdaların cinsi diş çürümesinde önemli bir faktördür. Bu nedenle dişlerinizi kaybediyorsanız veya dolgu gerektiren çok fazla çürüğünüz varsa
Diş implantları tek bir dişin yerini alabilir veya diş hekiminiz tüm dişlerinizi yenilemek için dört - sekiz implant kullanabilir. Titanyumdan yapılan implantların çene kemiğinizle kaynama ve vücudunuzun doğal parçasıymış gibi hareket etme konusunda olağanüstü yetenekleri vardır. Aynı zamanda implant tedavileri doğru ağız bakımı uygulandığında ve ağız hijyenine dikkat edildiğinde uzun ömürlüdür.
Eksik dişleriniz implant tedavileri ile tamamlandığında doğal dişlerinize en yakın hatta aynı düzeyde estetik bir gülümsemeye sahip olursunuz. Bu özgüveninizin artmasına ve gülerken elinizle ağızınızı kapatmamanızı sağlayacaktır.
Vakit kaybetmeden tedavi olduğunuzda kemik kaybınızı da önlemiş olursunuz çünkü diş implantları çene kemiğini uyarmaya yardımcı olur. Bu uyarı çene kemiğini makul seviyede tuttuğundan, çene kemiğinin erimesinden yüz yapısı ve estetiği etkilenmez.
Hayatı dolu dolu yaşamak önceliğiniz olmalı, bu nedenle diş kaybının hayatınızı etkilemesine izin vermek bir seçenek olmamalıdır.
1-Daha fazla sağlıklı gıdalar
Şekeri azaltın ve diyetinizin dişlerinize faydasını arttırmak için diyetinize daha sağlıklı yiyecekler eklemeye karar verin. Süt ürünleri kalsiyum bakımından zengindir, bu nedenle dişleriniz için harika besinlerdir. Yüksek lif içeriğine sahip gıdalar da tükürük üretimini arttırarak plakları ve diğer yiyecek parçalarını temizler. Daha fazla sert meyve yeme kararını şimdi alın!
2-Diş hekiminizi düzenli olarak ziyaret edin
Diş hekiminize düzenli ziyaretler, diş sağlığına yapabileceğiniz en kolay yatırımlardan biridir. Altı ayda bir diş hekiminizi ziyaret ederek sağlıklı ve çekici bir gülüşe sahip olduğunuzdan emin olabilirsiniz. Diş sorunlarınız erken teşhis edildiğinde kolayca çözülebilecek uzun süreli diş problemlerinden kaçınabilirsiniz. Bu randevuları şimdi alın!
3-Düzenli olarak fırçalayın ve diş ipi kullanın
Bu alınacak en basit karardır ve en büyük getirilerden bazılarına sahiptir. Dişlerinizi günde iki kez, her seferinde en az iki dakika
Diş hekimliği her zaman bugünkü kadar ağrısız ve etkili değildi. Anestezinin olmadığı zamanlarda 5000 yıl önce diş ağrısından bu kadar konforlu kurtulamazdık.
Diş hekimliğinin bazı yönlerinin yıllar içinde konforlu ve kolay uygulamalarla nasıl geliştiğini anlatmaya çalışayım.
İlk Diş Hekimi Kimdi?
Diş hekimliği Mısır'da MÖ 2600 yılına kadar uzanır .O zamanlar çok fazla çürük yoktu çünkü diyetleri çok fazla şeker içermiyordu. Ancak bunun yerine periodontal hastalık ve mine erozyonu oldukça yaygındı.
Diş hekimliği tarihi ile ilgili eski kayıtlara göre, Hesy-Re olarak bilinen bir adam, tarihteki ilk diş hekimi olarak kabul edilebilir. Ancak günümüz diş hekimlerinden farklı olarak Hesy-Re, hastalara gerçekten uzun vadeli çözümler sunmuyordu. Çoğu çözüm, ağrıyı giderecek kısa süreli tedavilerdi.
Orta Çağda ise diş ağrısını tedavi etmek için berbere gitmeniz gerekirdi. Sadece diş çekmekle kalmayıp saçlarınıza da
Diş Ağrısı
Diş ağrısı yaşamak, hemen tedbir alınması gereken ve bir şeylerin yanlış olduğunun en belirgin işaretidir. Aynı bölgede tekrarlayan ağrılarınız varsa, gündüz kaybolan gece başlayan ağrınız varsa yemeklerden hemen sonra ağrı hissediyorsanız ve soğuk-sıcak içeceklerle dişleriniz ağrıyıp geçiyorsa diş hekiminize gitmeniz gerekir. Ancak yemekten sonra başlayıp dişlerinizi fırçaladıktan sonra veya ertesi gün kaybolan ve bir daha tekrarlamayan bir ağrınız varsa dişleriniz arasına sıkışan yiyecek artığı kaynaklı bir ağrı olabilir. Ve tekrarlamadığı sürece diş hekiminize acil olarak gitmenize gerek yoktur. Ancak rutin kontrollerinizde bildirmeniz faydalı olur.
Ağız Travması
Dişlerinizde veya ağzınızda herhangi bir travma veya yaralanma olması durumunda Çok büyük bir acı içinde olmasanız bile diş hekiminizi ziyaret etmelisiniz. Dişlerin yaralanması bazen kök hasarına neden olabilir. Bu nedenle, doğru teşhis ve tedavi için diş hekiminizi ziyaret etmeniz önem taşımaktadır. Dişlerinize gelen bir travmada oluşan ağrı bir süre sonra kaybolabilir ancak bu kemik içinde bir
Stres sadece yüzünüze yansımaz. Sadece bedeninizi, duygularınızı ve yaşam tarzınızı etkilemez. Diş muayeneleri ve temizlik sırasında diş hekiminiz stresin oral semptomlarını tespit edebilir. Yapılan araştırmalar stres ve ağız sağlığı arasında güçlü bir bağlantı olduğunu göstermektedir.
Stres meydana geldiğinde, kişi sigara veya alkol kullanımı gibi ağız sağlığını etkileyebilecek alışkanlıklarını arttırabilir. Bu nedenle stresin çok sayıda diş problemine sebep olduğu tespit edilmiştir
Kaygı ve stresin sebep olabileceği bazı ağız sağlığı sorunlarını ele alalım.
· Aft gibi ağız yaralarının kesin bir nedeni yoktur ancak bazen stresle ortaya çıkarlar. Bu lezyonlar zararsız olmalarına rağmen ağrılı olabilirler.
· Ağız kuruluğu, ağzınızın yeterince tükürük üretmediği veya üretilen tükürüğün yeterli olmadığı bir durumdur. Ağız kuruluğu sadece stresin tetiklediği bir durumdan kaynaklanmaz, aynı zamanda depresyonu tedavi etmek için kullanılan ilaçların bir yan etkisi olabilir.
· Geceleri stresli olduğunuzda dişlerinizi gıcırdatabilirsiniz. (Bruksizim)Ve bu da
Diş hekimleri olarak ağız ve diş sağlığınız için rutin kontrollerinizi ihmal etmemenizin önemini vurgularız. Çünkü sağlıklı dişler ve diş etlerine sahip olmak genel sağlığımız için de önemlidir.
6 ayda bir ağız ve genel sağlığınız için düzenli olarak diş hekiminizi ziyaretlerinizde diş temizliği yaptırmak çeşitli diş sağlığı problemlerini önlemede yardımcı olur. Diş temizliği, rutin diş muayenenizin önemli bir parçasıdır. Temizleme işlemi özel aletler kullanılarak dişlerden plak ve tartar çıkarılmasını kapsar. Plak, diş eti hattınızın çevresinde gördüğünüz sarımsı bir oluşumdur. Diş fırçalama ve diş ipi ile temizlenebilen yumuşak, yapışkan bir yapıdır. Fakat plak sertleşerek tartar haline gelirse diş taşı temizliği yapılmalıdır.
Şayet diş eti hastalığınız ya da diş problemleriyle bilinen bağlantıları sebebi ile kalp, şeker hastalıklarınız varsa daha sık diş hekimi ziyaretine gitmeli ve hekiminizin değerlendirmesi ile diş taşı temizliğinizi yaptırmalısınız.
Düzenli diş temizliğinin 5 faydası:
· Çürükleri önler.
· Diş kaybını
Çürükler veya diş kaybının aksine, ağız kokusu konuşmak için ağzınızı açtığınız anda kişinin dikkatini çekebilir.
Ancak bu, diş hekiminize söylemekten utanmanız gereken bir şey değildir. Kalıcı ağız kokunuzun nedenini ne kadar erken öğrenirseniz o kadar iyi olur. Diş hekiminiz sebebini tespit edecek ve durumunuz için en iyi tedavi planını önerecektir.
İşte ağız kokusu kontrolü için 5 ipucu
1-Günlük diş ipi - Çoğu insan dişlerini her gün fırçalamaya alışkındır. Bazıları ise dişlerinin temiz kaldığından ve nefeslerinin güzel koktuğundan emin olmak için günde üç kez dişlerini fırçalar. Ancak diş ipi kullanmanın önemini unutmamalıyız. Diş ipi, diş fırçanızın temizleyemediği veya ulaşamadığı dişlerin arasına sıkışmış yiyecek parçacıklarını uzaklaştırır. Yiyecek artıkları dişlerinizde kalırsa, bakterileri besler ve ağız kokusuna neden olur.
2-Dilinizi temizleyin - Bir dil kazıyıcı kullanın. Dil kazıyıcı, dilinizdeki tat tomurcukları ve kıvrımlar arasında biriken kalıntıları giderir. Bu alete sahip değilseniz, dilinizi diş