İsimsiz sağlık kahramanlarının, olağanüstü çabaları, son günlerde doktor dizileriyle gözler önüne seriliyor
Geçtiğimiz günlerde Sağlık Çalışanları Kongresi ve İstanbul Sağlık Yöneticileri Derneği’nin tanıtım toplantısına katıldım. Bu toplantıda, doktorluğun ne kadar saygıdeğer bir meslek olduğunu bir kez daha gördüm ve mesleğimle gurur duydum.
Kardiyolog olunca, özellikle hayati bir organla uğraştığımız için sıklıkla yoğun bakım kapılarında ya da tehlikeli bir ameliyattan çıkmış bir hastayı kontrol edip durumuyla ilgili bilgi verirken, hasta yakınlarından ve hastalardan mesleğimizle ilgili övgü dolu sözler almışımdır. Çoğu zaman kalıplaşmış bu sözler yüzümüzü gülümsetir, yorgunluğumuzu unutturur ve bize daha kuvvetli çalışma gücü verir. Çok imrenilen bu meslek, aslında büyük fedakârlıklar gerektirir. Sevilmeden de yapılamaz. Bu fedakârlık sadece doktorun kendisinin değil, okurken anne babasının, mesleğe başladığında ise eşinin, çocuklarının yaptığı fedakârlıkları da içerir.
Toplantıda gösterilen videoda 112 sağlık ekiplerinin hastayı hastaneye nasıl yetiştirdiklerini; acilde, yoğun bakımda tüm sağlık personelinin nasıl büyük bir çabayla çalıştıklarını gördüm. Bu görüntüler bana acil ve yoğun bakım nöbetlerinde geçirdiğim günleri ve geceleri hatırlattı. ”Anlatılamaz, yaşanmalıdır” tarzındaki bu hayatımız son zamanlarda sayıları artan doktor dizileriyle biraz olsun gözler önüne getiriliyor.
Doğru bir iletişim önemli
Antalya’da, 5-8 Mart 2020’de Sağlık Çalışanları Kongresi toplanacak. Ben de bu kongrenin bilimsel kuruluna seçilmekten gurur duyuyorum. Kongrenin onursal başkanı ve İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu’nun desteği ve katkıları çok önemli. Memişoğlu, toplantıda, sağlık çalışanlarının hasta ve hasta yakınlarıyla doğru bir iletişimin sağlanmasına dikkati çekti. “Ailesini bırakıp gecenin bir saatinde insanlarımızı kurtarmak için çabalayan birçok sağlık çalışanı, kahramanı var. Onların sesi çıkmıyor. Hastalar bizim, biz hastaların yanındayız; sağlık çalışanları bizim, biz sağlık çalışanlarının yanındayız” diyerek sessiz sağlık kahramanlarının kalbine dokundu.
Toplantıya ayrıca İstanbul Sağlık Yöneticileri Derneği Başkanı Serdal Zelyurt, Sağlık Çalışanları Kongresi Genel Sekreteri Avukat Şule Yılmaz, kongre başkanı Doç. Dr. Rabia Bilici, Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği (OHSAD) Başkanı Reşat Bahat ile İstanbul’daki birçok hastanenin yöneticileri, çok sayıda sağlık çalışanı da katıldı. Bu kongre, ülkemizde hekime şiddet, hakaret gibi utandırıcı davranışlarda bulunan kendini bilmezlerin sayısını azaltmaya yardımcı olur mu bilemem, ancak bu sessiz kahramanların sesini duyurmakta ve haklarını ortaya koymada mutlaka yardımcı olacaktır.