Dr. Demet Erciyes

Dr. Demet Erciyes

demeterciyes@yahoo.com

Tüm Yazıları

Hâlâ umursamıyor olabiliriz ama Dünya Sağlık Örgütü, iklim değişikliğinin  21’inci yüzyılda en büyük sağlık tehdidi olabileceği uyarısında bulunuyor

İklim değişikliğinin dünyada yarattığı olumsuz etkiler sürekli konuşuluyor. Yaşantımıza, çevremize bu yüzden neler olduğunu görüyoruz, etkileniyoruz. Kimilerimiz farkına varıyor ve dikkat ediyor. Kimilerimizin ise hâlâ umurunda bile değil. “Kuraklık olur, suyumuz tükenir, içecek su dahi bulamayız, enerjimiz tükenir” diyoruz. Ancak kimse bunun yakın bir zaman içinde olmayacağını düşünerek umursamıyor. Oysa iklim değişikliğinin sağlık üzerine olumsuz etkileri kendisini çok daha önce gösterecek, hatta göstermeye çoktan başladı bile.

Haberin Devamı

Mevsimlerdeki anormallikler hepimizin dikkatini çekiyor. Aralık ayında 20 derece sıcaklıkları görüyoruz. Güzel güneşli günler belki bizi geçici olarak mutlu edebilir. Ancak dünyanın gittikçe ısınması, ileride kuraklık ve susuzluğun ortaya çıkmasının habercisi de olabilir. Kış mevsiminin bu şekilde ılıman geçmesi ile beraber yaz mevsimi de aşırı sıcak ve bunaltıcı bir şekilde karşımıza çıkıyor. Sıcak havanın özellikle kalp damar sistemine ve solunum sistemine olumsuz etkileri vardır. Yaşlılar, bebekler, 5 yaş altı çocuklar, kronik hastalığı, özellikle de kalp ve akciğer hastalığı olan kişiler, bu etkilerin en çok tehdidi altında kalan riskli grubu oluşturur. Sıcak havanın yarattığı olumsuz etkiler, sadece sıcağın vücutta yol açtığı doğrudan etkilerin yanı sıra solunan havanın kalitesinde de kendisini gösterir.

İklim sağlıkta sinyal veriyor

Yerli otomuz çevre dostu

Dünyamızı saran atmosfer bir battaniye gibi ısınmamızı da sağlar. Atmosferin içinde, sera gazı olarak adlandırılan karbondioksit, metan, su buharı, ozon, azot oksit vb. gazlar bulunur. Bu sayede yeryüzüne gelen güneş ışınları ile beraber yaşamı sürdürecek ısı sağlanır. Ancak bu gazların miktarındaki anormal artış, küresel ısınma dediğimiz dünyanın kaderini etkileyen süreci de başlatır. Endüstriyel atıklar, fosil yakıtların kullanımı, motorlu taşıtların sayısındaki artış, insan kaynaklı hava kirliliğini, karbondioksit (CO2) gazındaki aşırı artışı tetikler. Geçtiğimiz günlerde Türkiye Otomobil Girişim Grubu’nun (TOGG) geliştirdiği ilk yerli otomobilimizin tanıtımı Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılımıyla gerçekleşti. Tasarımıyla, kalitesiyle gurur duyduğumuz millî otomobilimiz aynı zamanda elektrikli ve çevre dostu. Çevre kirliliğine ve iklim değişikliğine son derece önemli bir fayda sağlayacak bu örnek girişim iki kat gurur duymamızı sağlıyor.

Haberin Devamı

DSÖ uyarıyor

Geçen ayın başında Madrid’de yapılan Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Taraflar Konferansı’nda (COP25) tüm dünyanın geleceğini etkileyen bu konu etraflıca tartışıldı. Akabinde Birleşmiş Milletler’in alt kuruluşlarından biri olan Dünya Sağlık Örgütü de iklim değişikliğine yönelik yeni raporunu açıkladı. DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, rapora ilişkin yaptığı açıklamada, “İklim değişikliği sadece gelecek nesillerin ödemesi gereken bir fatura değil, aynı zamanda insanların günümüzde sağlıklarıyla ödedikleri bir bedeldir” diyerek konunun aciliyetini vurguladı. Bu raporda ayrıca iklim değişikliğinin 21’inci yüzyılda en büyük sağlık tehdidi olabileceği uyarısı da yapıldı. İklim değişikliği sebebiyle görülen sağlık problemleri arasında kalp akciğer ile ilgili kronik hastalıkların yanı sıra stres ve aşırı hava olayları ile gıda ve su kirliliği, kolera, dang veya sıtma gibi bulaşıcı hastalıklar da yer alıyor. O yüzden, bu konuyu umursamakta ve duyarlı olmakta yarar var.