Dilek Gappi

Dilek Gappi

dilek.gappi@dogangazetecilik.com.tr

Tüm Yazıları

Türkiye genelinde açıklanan ihracat rakamlarında belirgin bir artış var. Bu artışta Egeli sanayiciler katkısını yükseltti. Egeliler, Türkiye geneli ihracatın neredeyse üç katı bir artışa imza attı.
Yaz aylarında ve Avrupa’daki krize rağmen ihracatta yaşanan artış büyümenin bir anlamda seyir değiştirdiğini gösteriyor. Seyri değiştiren öncelikli etken elbette döviz kurlarında yaşanan yükselme oldu.


Sanayi kesimi, artışı gerçekçi bir kur politikasının sonucu olarak görüyor.
Kimi kesim ise bu artış eğilimini Türkiye’nin önündeki büyük risk olan cari açığın azaltılmasına yönelik politikalara bağlıyor. Ancak bunu söylemek için henüz erken. Sektörel teşviklerin yoğunlaştırılmasına karşın Türkiye’de yeterli bir yatırım ortamından söz etmek hala zor.

Bir süredir ülkenin üretimden, sanayi büyümesinden uzaklaşarak kredilerle büyüme ile ulaşım, yapı ve inşaat sektörünü dinamo alarak ekonomiyi tetikleme çabaları günü idare etse de gelecek risklerini yükseltiyordu. Henüz bu riskler hala kapıda ve 2012’nin ilk çeyreğinde yaşanan yüzde 2,7’lik düşük büyüme hızı gerçeği de hala karşımızda.
Üstelik özel kesim yatırımı ilk çeyrekte sadece yüzde 1,6 oranında artabildi.
Ancak şimdi kurlardaki artışın etkisiyle de olsa ihracat ve büyümenin dopinglenmesi, Türkiye’de ilgiyi yeniden üretime odaklamak için de fırsat olarak görülmeli.
Elbette şu anda daha çok, kurlardaki artışa bağlı olarak sanayicilerin dış pazarlara ve diğer taraftan da yerli girdiye yönelmesinin etkileri görülüyor. İşte Türkiye bu etkiyi kaybetmemeli ve hatta körüklemeli, desteklemeli.
Hizmetler sektöründen beslenen bir ekonomiyi eğer sanayi büyümesiyle destekleyemezseniz, tek bacakla ayakta durmaya benzer.
AVM’ler, rezidanslar, konutlar yaparak, kamu projelerini hızlandırarak tek bacağı sağlam tutmaya çalışmak da dengeyi sağlamaya yetmez.
Uzun zamandır tek bacakla durmaya çalışırken, yavaşda olsa üretim bacağını canlandırmaya başladık. Yine de bu canlanmayı yalnızca kurların gerçekçi değerlenmesinin sırtına yüklemekle değil, ithalatı azaltacak önlemleri daha hızlı devreye almakla kalıcı bir iyileştirme sağlanabilir. İhracattaki bu artışta ‘katmadeğerli, tasarıma yönelik , kalite çıtasını yükselterek Türkiye ihracatını üçe katlayan’ Egeli ihracatçılarımızı onlarla çalışan tüm emekçileri kutlamayı da unutmamak gerekiyor.