Rengarenk beslenmenin bir faydası daha
Temmuza veda ederken ağustos ayı bizi yüksek hava sıcaklıkları ile karşılıyor. Çoğumuzun sevdiği, su içeriği yüksek meyve ve sebzeler de ağustos ayının en serinletici yanlarından biri olsa gerek... Peki meyve tüketiminizi arttırarak, ileri yaşlarda ortaya çıkabilecek depresyonu önleyebileceğinizi söylesem? The Journal Of Nutrition, Health and Aging dergisinde geçtiğimiz günlerde yayımlanan araştırmaya göre yetişkinlik döneminde tükettiğiniz sebze meyveler, ilerleyen dönemdeki ruh sağlığınız üzerinde söz sahibi.
Yüzde 21 daha düşük risk
Dünya genelinde yaşlı nüfus artıyor, raporlar yaş ilerledikçe depresif semptomların yaygınlığına da dikkat çekiyor. Gecikmiş bilişsel duyu ve iştah kaybı, uykusuzluk, düşük konsantrasyon ve artan yorgunluk gibi semptomlar da buna örnek verilebilir. Yaş almayla ilişkili bu nörodejeneratif değişikliklerde beslenmenin rolü de oldukça büyük.
Bakın çok yeni bir araştırma bu ilişkiyi nasıl açıklıyor; ortalama yaşları 50 olan 13 bin 738 birey 20 yıllık bir süre boyunca takip edilmiş. Günde 3 porsiyon meyve tüketen bireylerin, bir porsiyon ve daha az tüketimi olanlara kıyasla yaş almayla ilişkili depresyon olasılığı yüzde 21 daha düşük bulunmuş. Bu ilişki ise yüksek antioksidan ve anti-inflamatuar mikro besin seviyeleri ile ilişkilendiriliyor.
C vitamini, karotenoidler ve flavonoidlerin vücuttaki oksidatif stresi azaltabileceği ve vücutta depresyon gelişimini etkileyebilecek inflamatuar süreçleri engelleyebileceğinin de altı çizilmiş. Singapur’da yapılan bu araştırmada bölgede en sık tüketilen 14 meyve incelenmiş. Bu meyveler arasında ve portakal, mandalina, muz, karpuz, elma, papaya ve kavun gibi meyveler yer alıyor.
Her zaman mevsiminde ve yerel beslenmenin önemini hatırlatıyorum. Öyle ki mevsiminde ekilen meyve ve sebzeler doğal döngülere uyumlu bir şekilde büyüyor ve sağlığınıza olan faydası artıyor. Aynı şekilde yerel beslenerek de hem bağırsak mikrobiyatanıza uygun beslenmiş oluyor hem de karbon ayak izini azaltarak doğaya da fayda sağlamış oluyorsunuz.
Ağustos ayının incisi incir
İncir, ağustos ayının favori sebze meyvelerinden biri. Öyle ki kuru incire yıl boyu ulaşabilmemize rağmen eşsiz doku ve tada sahip olan taze inciri yemek için mevsimini beklememiz gerekiyor. Taze incir, özellikle koyu renkli olanları karoten, lutein, tannin gibi birçok antioksidan bileşen ve A, E, K gibi birçok vitamin içeriyor. Ağustos ve eylül aylarının vazgeçilmez meyvesinin 1 orta boyu yaklaşık 50- 60 kalori içerirken, içeriğindeki lif ve antioksidanlarla da pek çok fayda sağlıyor. Siz de ara öğünlerinizde 1-2 adet incire yer verebilir, dengeli kan şekeri kontrolü için yanında yoğurt veya peynir tercih edebilirsiniz. Sebze ve meyveleri bir arada tüketerek de faydasını arttırabileceğinizi hatırlatmakta fayda var. Mevsim yeşillikleri ile hazırlayacağınız salatalara da incir ilavesi yaparak antioksidan kapasiteyi arttırabilirsiniz.
Ağustos ayı meyveleri:
İncir, mürdüm eriği, üzüm, kırmızı erik, vişne, kayısı, şeftali, kavun, karpuz, dut, böğürtlen.
Ağustos ayı sebzeleri:
Kabak, domates, patlıcan, bamya, mısır, taze fasulye, barbunya, börülce, dolmalık biber, yeşil biber, kırmız biber, fesleğen, nane, biberiye, tere, maydanoz, dereotu, reyhan.
