Okula dönüş zili çalmaya başladı. Tüm öğrencilerimize sağlık, başarı dolu bir eğitim öğretim dönemi ve bolca motivasyon diliyorum. Okul başarısı için de sağlıklı büyüme için de yeterli ve dengeli beslenmenin etkisi tartışılmaz. Gelin okul dönemi başlamışken ‘İyi Beslen İyi Öğren’ başlığı altında üç önemli ipucunu inceleyelim.
Rengarenk beslenme 1 numara
Rengarenk tabaklar hem kendi sağlığınız, hem de çocuklarınız için ilk hedef olsun. Mevsiminde, yerel sebze-meyve tüketimi antioksidan içeriğiyle bağışıklık sistemine destek olurken lif içeriği ile de bağırsak dostu rol oynar. Okula dönüşle birlikte elbette bağışıklık da yeniden gündeme geliyor. Mevsim ve hava değişimi soğuk algınlığı ve nezle oranlarını artırabilir, aman dikkat. Bu noktada da salgınlara karşı mevsim sebze meyveleri koruyucu kalkanınız olsun.
The Lancet Global Health dergisinde geçtiğimiz günlerde yayımlanan bir araştırma Dünya çapında milyarlarca bireyin sağlığımız için kritik öneme sahip mikro besinleri yetersiz düzeyde tükettiğini vurguluyor. Küresel nüfusun yarısından fazlasının kalsiyum, demir, C ve E vitaminleri başta olmak üzere 15 mikro besin ögesini yetersiz seviyelerde tükettiği vurgulanmış. A, C ve E gibi antioksidan içeriği yüksek vitamin mineralleri almanın en iyi yolunun mevsim sebze meyvelerinden geçtiğini hatırlayın. Okula dönüş maratonunda kemiklerin görünmeyen kahramanı kalsiyuma ayrıca parantez açmak istiyorum. Kalsiyum
deyince aklınıza sadece süt, yoğurt ve peynir gelmesin. Lahana, ıspanak, brokoli ve roka gibi yeşil yapraklı sebzeler ile susam, fındık ve pekmez de kalsiyum içeriğiyle beslenmenizde yer bulsun.
2 numara haftada iki balık
Yeni balık sezonunun 1 Eylül’de başlamasıyla birlikte balıklar tezgâhlardaki yerini almaya başladı... Balık tüketimi ve yeterli Omega-3 alımının özellikle büyüme dönemindeki çocuklar, bebek bekleyenler ve ileri yaştaki bireyler için oldukça önemli olduğunu hatırlatmak istiyorum. Öyle ki, zihinsel sağlık denince aklınıza gelmesi gerekenlerden biri Omega-3. Çocukların zihinsel sağlığına destek olmak için haftada iki kez balık tüketimine özen gösterin.
Sürdürülebilir yöntemlerle avlanmış, yüzde 100 izlenebilirlikle ağdan sofranıza yolculuğunu takip edebileceğiniz balık ürünlerine sofranızda yer vermeyi önemseyin. Bitkisel Omega-3 kaynağı olarak ise semizotu, ceviz, keten tohumu gibi alternatifler sofranızda olsun.
İyi bir gıda okuryazarı olunmalı
Ebeveynler çocuklarına sağlıklı ve güvenli gıda sunmaya çalışırken gıda okuryazarlığı konusunda bazı soru işaretleri olabiliyor. Bu noktada ben market alışverişlerinde ‘Tarladan Sofraya’ mottosunu gözetiyorum, danışanlarıma da buna dikkat etmelerini öneriyorum. Bir beslenme uzmanı olarak özellikle ‘İzlenebilirlik’ ilkesini göz önünde bulunduran marketleri tercih etmenin önemine inanıyorum. Metro Türkiye ürünlerin hasadından raflara ulaştığı sürece kadar her aşamada gıda güvenliği ve kalite standartlarını korumaya özen gösteriyor. Aynı zamanda gıda okuryazarlığında da farkındalık sağlıyor. Sizler de market alışverişine çocuğunuzla beraber giderek, yiyeceklerin üzerinde bulunan besin etiketleri okuyabilir, QR kodları taratarak o gıdanın nereden geldiğine dair fikir sahibi olabilirsiniz. Metro Türkiye’nin balık kategorisinde de yüzde 100’e yakın bir izlenebilirlik sunduğunu hatırlatmakta fayda var. Bu sayede balıkların hangi denizden geldiğini, hangi tarihte avlandığını, hangi tedarikçiden tedarik edildiği gibi bilgilere ürünlerin üzerindeki QR kod ile ulaşmak mümkün.