Dışişleri Bakanı Fidan “Suriye’de tarafların karşı karşıya gelmemesi için İsrailli, Amerikalı olsun, Türkiye, Rusya teknik düzeyde özellikle hava, çatışmasızlık kurallarının belirlenmesi gerekmekte... Bu çerçevede yürüyen görüşmeler var, bir kaza meydana gelmemesi için” dedi
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye ile İsrail arasında Suriye’de çatışmasızlık mekanizması kurulması için başlatılan görüşmelerin sürdüğünü belirtti. Fidan, “İsrail’in uzun zamandır Suriye içinde yürüttüğü operasyonların istikrarsızlığa hizmet ettiği ortada. Suriye’de tarafların karşı karşıya gelmemesi için İsrailli, Amerikalı olsun, Türkiye, Rusya teknik düzeyde özellikle hava, çatışmasızlık kurallarının belirlenmesi gerekmekte. Bu çerçevede yürüyen görüşmeler var, bir kaza meydana gelmemesi için. Bunlar yeri geldikçe kamuoyuyla paylaşılıyor” dedi.
‘Provokasyondan kaçınılmalı’
Fidan, dün sona eren Antalya Diplomasi
Antalya Diplomasi Forumu’nun (ADF 2025)ilk gün favorisi Suriye Arap Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ahmet Şara, ikinci gün favorisi ise Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’du. Lavrov’un tek konuşmacı olduğu toplantı, forumun en geniş salonlarından birinde yapılmasına karşın, tıpkı geçen seneki gibi hınca hınç doluydu. O kadar rağbet vardı ki bazı büyükelçiler onu dinleyebilmek için salona kendileri sandalye taşıdılar. Lavrov da izdiham nedeniyle salona biraz geç geldi. Salona girişi sırasındaki alkış ise, ayakta ve yere oturarak konuşmayı dinlemek isteyen katılımcı yoğunluğuyla kıyaslandığında cılızdı. Yani onun söyledikleri merak ediliyordu ama teşvik edilmiyordu.
Başka uluslararası toplantılarda da benzerine rastlandığı gibi, Lavrov’u dinlemeye gelen katılımcılar arasında Avrupa ülkelerinin diplomatik temsilcileri değil, Afrika, Orta Asya, Uzakdoğu ve Arap ülkelerinden olanlar ön plandaydı. Rusya’ya uygulanan ambargonun bir örneği toplantı salonuna yansıdı denilebilir.
Dikkatini dağıttı
Rusya Dışişleri Bakanı’nın “NATO’nun en büyük düşmanı
*Dördüncüsü düzenlenen Antalya Diplomasi Forumu (ADF) 2025’de, üçüncü kez bulunduğum için öncekilerle de kıyaslama yapabilecek kadar deneyimli bir Forum katılımcısı olduğum söylenebilir. Her yıl sıkı şekilde uygulanan güvenlik önlemleri bu yıl da en çok dikkat çeken nokta.
*Forum katılımcıları uçaktan indikten sonra ADF’nin servis araçlarıyla otellerine kadar bırakılıyor ancak her araç havalimanına her girişinde bomba aramasından geçiyor. Forum alanı ve oteller bölgesinin tamamında alınan güvenlik önlemleri doğal olarak trafiğe de yansıyor. Oteller ve kongre merkezi arasında da düzenli olarak servis hizmeti var. Ama anlaşılan katılımcı sayısının artması bu hizmetlerin her geçen yıl biraz daha karmaşıklaşmasına neden oluyor.
BM toplantısı gibi
*ADF bu yıl da küçük bir BM toplantısı gibi. Dünyanın dört bir tarafından gelen yabancı misyonlar, forum kapsamındaki toplantılar dışında benzerlerinde olduğu gibi bu etkinliği de ikili görüşme fırsatına çeviriyor. İkili görüşme alanındaki
Eğer 19 Mart 2025’te İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu gözaltına alınmamış, sonra da tutuklanmamış olsaydı ve CHP tıpkı birkaç ay önce konuşulduğu gibi parti içi muhaliflerin ittirmesiyle bir olağanüstü kurultaya gitseydi, o kesinlikle dünkü gibi bir kurultay olmazdı.
Zaten dünkü “etkinlik”, gerek yapıldığı mekan, gerek koşulları ve havasıyla kurultaya pek benzemiyordu. Bitirilip geride bırakılması gereken bir aşama gibiydi. Bir öncekinin tartışmalı hale gelmesi nedeniyle zorunlu görülen bir formalite.
Olağanüstü kurultay kararının ilan edilmesinden sonra pek çok kişinin aklına gelen ilk soru Eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun aday olup olmayacağıydı. Bahse tutuşanlar olsa da, Genel Başkan Özgür Özel’in tek aday olacağı kanımca en baştan malumdu. Çünkü hem bir önceki kurultay hakkında yürütülen soruşturmalar, hem de İmamoğlu’nun tutukluluğu, ortaya “gerçek” bir rakibin çıkmasının önündeki en temel engellerdi. Böyle bir atmosferde gerçek bir rekabeti
Bakan Uraloğlu sosyal medyada yaş sınırlaması için “13-16 yaş arası ebeveyn iznine tabi, 13 yaş altına izin verilmesin” dedi. Uraloğlu yakında Google’ın algoritma değişikliğine karşı da çalışma yapacaklarını kaydetti.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, medya kuruluşlarının Ankara temsilcileri ile iftar programında biraraya geldi. Başta sosyal medya kullanımında yaş sınırlaması konusunda yürütülen çalışmalar olmak üzere bakanlığının faaliyetlerine ilişkin kapsamlı bilgiler aktaran Uraloğlu, Türkiye’nin ulaştırma vizyonunu, dijitalleşme adımlarını ve demiryolu hedeflerini anlattı.
13-16 ebeveyn izni şartı
Bakanlık bir süredir sosyal medyada yaş sınırlaması konusunu ilgili bakanlıklarla değerlendiriyor. Uraloğlu, bu konuda gelinen son noktayı şöyle açıkladı:
“Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile birinci derecede, İçişleri ve Adalet Bakanlığı ile de genel anlamda sosyal medyada yaş sınırlamasını değerlendirdik. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız ekipleri ile bir araya geldik. Aşağı yukarı bir yol haritası tespit ettik. Geldiğimiz nokta şudur: Sosyal medyada
19 Mart 2025’te İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması ile başlayan hukuki süreç, siyasette birden fazla karşılık üretecektir. CHP’de, CHP dışı muhalefette ve iktidarda. Ancak şimdiden kurulan hiçbir kesin cümlenin hükmü de yok. Sonuçtan kastım da seçime yansıma değil. Bugünden seçime kadar geçecek sürenin uzunluğu dikkate alındığında, o vakte kadar olacak gelişmeleri bilmeden, dikkate almadan söylenenler ancak iddia ve temenni olabilir.
Öte yandan seçim en önemli final. Tam bir hafta sonra 31 Mart 2024 yerel seçiminin yıldönümü. Bir yılda Türkiye’nin siyasette bir uçtan öteki uca kaydettiği gelişmeler şöyle bir hatırlandığında, en erken 2027 baharında ya da sohbaharında beklenen seçime kadar sığabilecekleri tahayyül etmek neredeyse imkansız.
An itibariyle görünen ise özellikle muhalefet seçmeninin üzerindeki ölü toprağının atılması gibi erken bir gelişmenin yaşanması. CHP tabanı, konsolide oldu. Ekrem İmamoğlu her CHP seçmeninin gönlünde
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, basın yayın kuruluşlarının Ankara Temsilcileriyle iftarda buluştu. Suriye’ye gerçekleştirilen son üçlü ziyarette YPG’nin askeri kabiliyetinin yok edilmesinin Türkiye açısından öneminin altının çizildiğini belirten Fidan, emir komuta, silah, füze üretimi, hava savunma sistemi yeteneklerinden uzak tutulmaları ve Suriye dışından gelenlerin gönderilmesi için “Zorunluluk” dedi. Fidan, “Süreç içerisinde ihtiyatlı olmak ve kontrolü elden bırakmamak gerekiyor. Çok yakından takip edeceğiz” ifadesini kullandı.
Bakan Fidan Türkiye’nin Rusya - Ukrayna savaşında iki tarafın da mutabık kaldığı anlaşmaya katkı verebileceğinin altını çizerek, “Taraflar ileriki bir aşamada bir barış gücü oluşturulmasında mutabık kalırlarsa biz katkı sunabiliriz. Ama şu noktanın altını çiziyoruz: iki taraftan birinin zorlayıcı girişiminin parçası olmakla, mutabık kalınmış bir çözümün parçası olmak farklı şeylerdir. Biz ikinci seçenekte varız” dedi. Fidan
Dışişleri Bakanı Fidan, Suriye’de YPG ile ilgili konularda ileriye yönelik tezgâhlar olabileceğini söylerken, üst düzey bir güvenlik yetkilisi de “Bize Suriye bayrağı altında silah doğrultursa vururuz. O zaman hesabı da oraya sorarız. Meşru müdafaa her yerde çalışır” dedi.
Geçen hafta Ortadoğu Araştırmaları Merkezi’nde (ORSAM) Türkiye’nin Terörle Mücadelesinde Yeni Dönem: PKK, YPG ve PJAK’ın geleceği konulu bir oturum düzenlendi. Konuşmacılardan biri olan ORSAM İcra Direktörü İbrahim Aydın aynı zamanda terörle mücadele uzun yıllar görev almış bir isim. Emekli Tümgeneral Aydın’ın “Suriye’de Kürtler” isimli bir kitabı da var.
Konuşmasında terör örgütlerinin canlı organizmalar gibi doğup, büyüyüp sonunda da öldüğünü yani etkisizleştiğini belirten Aydın, “faydacı yapılanmalar” olduklarını da kaydederek, “yeni bir forma kavuşurlar” dedi. Aydın terör örgütlerinin nasıl sona erdiklerini anlatırken de 468 örgütü kapsayan