Yunanistan krizi o kadar derinleşti ki, tüm dünya gözlerini Komşu’ya çevirdi. Akıllarda tek soru var: Şimdi ne olacak?
Yunanistan’da borçlu ve alacaklılar için en fazla gündem yaratan konu ise emekli maaşları... Haksız da sayılmazlar. Yunanistan AB üyesi ülkeler arasında, bütçesinden emekli maaşlarına en yüksek payı ayıran ülke durumunda. Yunanistan’ın ekonomik krizin başlangıcından bu yana emekli maaşları konusundaki cömert tavrını pek değiştirdiği söylenemez.
Üstelik hala finansal olarak bu yapıyı sürdürebilecek bir kaynağı da ortaya koyabilmiş değil. Emekli aylıklarınnda bir geri adımın toplumsal infial yaratacak olması konunun hassasiyetini artırıyor.
Tehlikenin farkındaydı
Aslında Yunan hükümeti de emekli aylıklarına ayrılan paranın fazla olduğunun farkına varmış durumda. İlk adım 2010’da 2050 yılı itibarıyla emekli aylıklarının bütçe içindeki payının yüzde 25 düzeyine çıkarılmasının iptal edilmesi; ikinci adım ise 2013’de emeklilik yaşının 67’ye çıkarılması şeklinde atılmıştı. Emeklilere yılda 2 kez verilen prim de iptal edilmişti.
Peki Türkiye...
Yunanistan OECD’ye göre 67 yaşında emeklilikle efektif emeklilik yaşının üzerinde bir yaş belirlemiş durumda. Yani bir kişinin emekli olduktan sonra aylık alacağı süre ile ortalama yaşam süresi ve ödediği primlerle aylıklarını karşılama oranı açısından ideal durumdan bile daha yüksek bir emeklilik yaşı söz konusu.
Türkiye’de ise bu yaş 65. Efektif emeklilik yaşından daha erken emeklilik söz konusu. Ancak sigorta girişinin eskiliğine bağlı olarak erkeklerde 62-63, kadınlarda 57-58 yaşında emeklilik mümkün. Türkiye’de emeklilik yaşının artırılmasının arkasında finansal sürdürülebilirlik yatıyordu. Yunanistan’ın bugün düştüğü durum atılan bu adımın doğru olduğunu gösteriyor.
Yaşla birlikte aylıklar da çok önemli. Bu konuda çok önemli iki gösterge var. Birincisi emeklilere yapılan ödemelerin gayri safi yurt içi hasıla içerisindeki payı ve emeklilik fonlarının toplam yatırımlar içerisindeki oranı. Bu iki veri emeklilere yapılan ödemelerin kaynağının sağlam olup olmadığını ve ekonominin büyüklüğü içerisindeki önemini ortaya koyuyor.
Sürdürülebilir bir sistem şart
Emeklilik ödemeleri için ayrılmış fonların milli gelir içerisindeki payı uzun zamandır tehlike çanlarının çaldığını ortaya koyuyordu. 2013 itibariyle Yunanistan’da emekli aylıkları için oluşturulan fonun gayri safi yurtiçi hasıla içerisindeki payı yüzde 0.1’di. Bu oran bütün OECD içerisindeki en kötü oran.
Yani fon ekonominin büyüklüğü içerisinde neredeyse hiçbir anlam ifade etmiyordu. Bu da emekli aylıklarının ödenmesini mümkün kılacak sağlam bir fon yapısının bulunmadığı anlamına da geliyor. Türkiye’de yüzde 4.9’luk oranla karşılaşıyoruz. Bu anlamda emekli aylıklarının ödeneceği fonun hem büyüklüğü, hem de şeffaflığı ve ekonomik açıdan sağlamlığının ne kadar önemli olduğu görülüyor.
Ayağını yorganına göre uzat
Yunanistan’daki emekli aylıklarının ekonomideki payının yüksek olduğunun göstergesi emeklilere yapılan ödemelerin gayri safi yurtiçi hasıla içerisindeki payının 2012 yılı itibarıyla yüzde 12.2 olması. Aynı oran Türkiye için yüzde 6.1. OECD ortalamasının 6.9 olduğunu düşündüğümüzde emekli aylıkları konusunda komşunun ayağını yorganına göre uzatmadığını rahatlıkla söylemek mümkün.
Komşu’da emekli maaşı 882 euro!
Yunanistan’da ortalama emekli maaşı 882 euro. Bu rakam AB üyesi ülkelerindeki ortalama emekli maaşından 169 euro daha fazla. AB ortalaması 713 euro’ya denk geliyor. Bu rakam 2010’da 1.200 euro’nun üzerindeydi. Hatta ülkede 3 bin euro emekli maaşı alanlar bulunuyordu. En yüksek emekli maaşı şimdilerde yüzde 45 kesintiyle 1.650 euro’lara denk geliyor. Komşu’da 2.6 milyon emekli her ay emekli maaşı alıyor. Aylık yükün 6 milyar euro’yu bulduğu hesaplanıyor.